Geçmişin Kırıntıları

68 0 0
                                    

Multi: Uygar
Not: Uygar'ın saç rengini değiştirmemesine karar verdim bu yüzden sizden özür dilerim :)

*******

Arabaya gidene kadar hiç konuşmadık.
Arabaya bindiğimizde Uygar üstüne arka koltuktan bi tane tişört alıp geçirdi. Bana de hırka verdi.
"Hala çok soğuk" dedim.
"Kaloriferi açıtım" dedi ve küçük düğmeye bastı. Arabayı kullanmıyordu. İkimiz de öylece oturuyorduk.
"Ne olduğunu anlatıcak mısın?" Diye sordum.
"Bir anda şoka girdin. Metin piçi seni köşeye çekti. Sonra ben de hepsini dövdüm" dedi bir anda.
"Aslında onu sormamıştım"
"Biliyorum" dedi. Soru sorar gibi bakıyordum ona.

"Annem öldüğünde 14 yaşımdaydım. Babam iş kolikti ve annemle aram çok iyiydi. O ölünce kendimi çok yanlız hissettim. İki yıl kimseyle konuşmadım. Bana bi bu konuda bi şey diyen herkesi dövdüm. 16 yaşıma geldiğinde barlara girmeye başladım çünkü ben Keskin dim. Efe ve Mert de her zaman yanımdaydı. Annemden sonra İpek'le çıkmaya başladım. Annemin yokluğunu onunla gideriyordum. Ama ona sevgili olmanın yanında dövüşüyordum da. Aynı bu gece olduğu gibi. Ve" dedi ve sessizleşti. "Uguşturucu kullanıyodum." Dedi. Şaşırmıştım. Hiç bi şey demeden onu dinliyordum.

"Bi gün baskın oldu. Çok büyük bir baskın. Bizi tutukladılar. Babam küplere bindi. Elimdeki her şeyi aldı. Beni içerden çıkarmak için her şeyi yaptı ve haberleri engellemek için de öyle. Bir buçuk yıl uyuşturucu kullandım. Daha sonra rehabilitasyona başladım ve onu bıraktım. İpeğin bu olaylardan haberi yok. Babaö her şeyi yok etti. Sadece Mert ben Efe ve Ege biliyodu. Şimdi de sen öğrendin" dedi ve sustu.

Bu onun için çok ağır olmalı. Güldüm. Bana tuhaf bakıyordu.
"Hiç birimizin mükemmel bi hayatı yok Keskin"
"Hadi am prensesler gibi büyüdüğüne eminim" dedi.
"Ben hep şehir şehir gezdim. Hiç evde olmadın ve bu gece süperdi" dedim.

Vicdan azabı duyuyordum. O bama güvenip her şeyini anlatmıştı ama ben bunu yapamıyordum. Ona gerçekleri söylemek istiyordum ama bunu yapamazdım. Ona anlatamazdım.

"Gece süper miydi, az kalsın tecavüze uğrucaktın" dedi. Kahkaha attım.
"Başımın çaresine bakabilirdim"

UYGAR

Bi şey söylemek istiyordu da söyleyemiyo gibiydi. Evet ona tüm hikayemi anlatmıştım. Çünkü ona karşı güven hissediyordum. Ve her şeyi görmüştü zaten. Onu seviyordum. Buna emindim. Ve ona çok güveniyordum. Başına bi şey gelicek diye çok korkmuştum. Onun kılına zarar verirlerse öldürürdüm onları.

"Evet çok güzel baktın" dedim. Ve ikimiz de bu sefer güldük.
"Uzun zamandır böyle aksyon yaşamadım."
"Uzun zamandır?"
"Ahaha başıma böyle olaylar çok geldi de" dedi. Sonra ikimiz de sustuk.

Onu öpmek istiyordum. Ona baktığımda düşünceli görünüyordu. Bir şeye karar veremiyo gibiydi. Ben de öyle. Onu öpiyim mi öpmiyim mi diye düşünüyordum.
İlk defa aramızda bir bağ olduğunu düşünüyordum ve şu an bunu bozmak istemiyordum. O yğzden şimdilik bu düşünceden vaz geçip arabayı çalıştırdım ve eve sürdüm.

ARYA

Bütün gece uyuyamamıştım. Ama kafamda soru işaretleri de vardı. Uygar'ın neden Doruğu sevmediğini bilmiyordum yada neden dövüşlere başladığını. Bunları bana anlatmamıştı. 1 saattir yatakta yatıyordum. Saate baktığımda 4 olmuştu. Kalktım çünkü uyuyamıyordum. Efe'yi aradım. Evet gece 4'te.

"Alo"
"Uyuyo musun?"
"Evet"
"Efe sana bi şeyler soramam gerekiyo"
"Yarını bekleyemez miydin?" sesi isyankar çıkmıştı
"Uyuyamıyorum ama"
"Beni de uyutmuyosun. Sor da hemen uyuyayım"
"Şey Uygar'la ilgili"
"Arya çocuk yan odada yatıyo git ona sor neden beni bu saatte arıyosun!"
"Ona sorabileceğim bi şey olsa seni aramazdın Efe"
"Tamam sor hadi"
"Biz bu gece Uygar'la depo gibi bi yere gittik"
"Seni dövüşlere mi götürdü" sesi birden canlanmıştı.
"Evet yani aslında mecbur kaldı. Sonra iki üç kişiyi dövdük"
"Dövdük mü lan sen de mi"
"Eheheh evet" dedim.
"Lan sen nasıl kızsın eee"
"Uygar bana bi hikaye anlattı. Geçmişiyle ilgili ama çok şeyi atladı ve bu yüzden birleştiremiyorum parçaları"
"Arya bunu telefonda anlatamam"
"Ama gündüz de anlatamazsın" dedim
"Doğru... Imm bize gelebilir misin?" Diye sordu.
"15 dk sonra sizdeyim."
"Tamam ben ahh kahve hazırlıyım" dedi ve telefonu kapadı. Hemen yataktan kalktım. Siyah bir tayt ve koyu gri kapşonulumu giydim. Altına da Ugg. Saçımı topuz yapıp telefonumu ve anahtarlarımı alıp sessizce odadan çıktım.

Bu saatte kimseyi uyandırmak istemiyordum. Çok küçük adımlarla evden çıktım. Hemen arabaya binip Efelerin evine soğru sürmeye başlamıştım.
15 dakika sonra onların evine gelmiştim bile. Bir iki kez gelmiştik buraya. Büyüktü ama Uygarların ki kadar değildi. Çünkü iki kişi yaşıyorlardı.

Hava çok soğuktu. O yüzden zaman kaybetmeden kapıyı çaldım. Ve kapı hemen açıldı. Efe kısa şortu ve tişörtsüz giyidiği kapşonluyla karşımda dergi mankeni gibi duruyordu. Hepsi mi kaslı olur!?

İçeri girdikten sonra sessizce Efe'nin odasına çıktık.
"Ciddi ciddi bu saatte buraya geliceni hiç düşünmemiştim."
"Uyuyamıyordum!!"
"İlk defa eve kız atmadım uyumak için ve sayende ben de uyuyamıyorum"
"İğrençsin"
"Ve bu iğrenç adam saan hikayeyi anlatıcak. Pekala sor hadi" dedi.
"Bana annem öldükten iki yıl sonra döbvüşlere başladım dedi ama sebebini söylemedi. Sonra da uyuşturucuya alıştım dedi ama bunun da sebebini söylemedi ve Doruk'la neden anlaşamadığını da bilmiyorum. Bu yüzden ona karşı kopuk hissediyorum" dedim.

"Aslında bunları sana anlatmazdım ama o sana her şeyi söylemiş. Bu yüzden anlatıcam. Sorduğun sorular birbirine bağlı aslında. Doruk ve Uygar çok yakın arkadaştılar. Biz dördümüz birlikte büyüdük. Şirketlerimiz de yıllardır ortak zaten. Uygar'ın annesi öldükten sonra çok değişti. Kimseyle çok konuşmadı, eski enerjisini kaybetti. Annesiyle ilgili bi şey söylendiğinde insanları dövmeye başladı. İnsanların ona acımasından nefret etti.

Uygar İpeğe çok aşıktı. Biz de bunu biliyorduk. Ama İpek Doruğa aşıktı. Doruk Uygar'ı bildiği için İpeğe yaklaşmıyodu. Bir gün Mert'le bunların yanına gittiğimizde Iygar Doruğu dövüyordu. Hemen ayırdık bunları. Doruk buna 'Nasıl yapıldığını sana göstericem' dedi ve yanımkzdan ayrıldı. Onları ilk defa böyle görüyordum. Mert Uygar'la kaldı. Ben de Doruğun ğeşinden gittim. Ne olduğunu sorduğumda Doruk her şeyi anlattı"

"Ne olmuş?" Diye sordum. Efe başınk aşağı eydi ve derin bir nefes verip konuşmaya devam etti.
"Doruğun annesi, Doruk 16 yaşındayken onları terk etti. Başka bi adamla dünya turnesi çıktı. Doruk bu yüzden çok serseri bi kişiliğe büründü. Kavgacı,sert ve acımasız oldu. Kızlara önem vermedi. Onun için sadece tek kullamılıktır kızlar. Umursamazdır ayrıca."

"Hiç öyle durmuyo"
"Çünkü buraya geldikten sonra değişti" dedi. "Doruk o gün Uygar'a artık böyle devam etmemesi gerektiğini söylemiş. Annesinin arkasından bu kadar yas tutmaması gerektiğini artık erkek gibi davranması gerektiğini filam söylemiş. Uygar sinirlenmiş benim annem seninki gibi değildi demiş ve bunlar kavga etmeye başlamışlar. Doruk Uygar'a kndisi gibi olmasını söylemiş. İstediğini alması gerektiğini ve eper bunu yapmazsa elindekini başkasının alabileeceğini. Uygar'a sorduğumuzda çok bi şey söylemese de aynı şeyleri anlattı. O gece İpeğin 16. Yaş günüydü. Büyük bir parti veriyolardı evlerinde. Okul olarak herkes davetliydi. Biz de öyle. Hepimiz bakirdik tabi ama zamanımız geçiyordu. O gece Uygar İpeğe onu sevdiğini söylücekti ama İpek o gece bekaretini Doruğa vermek için ortadan kaybolmuştu. Uygar onları öpüşürken görmüştü. Biz de ertesi gün böyle bi şey olduğunu öğrendik. Iygar hayatında en çok değer verdiği kadını tekrar kaybetmişti. O gün Doruk'la çok kavga ettiler. Uygar sinir krizleri geçirmeye başladı. Doruk'la İpekği birlikte gördükçe öfkesi artmaya başladı. Bi gece sokakta üç adamı tek başına dövdü. Cem abi bunu gördü ve ona dövüş kulübünde dövüşebileceğini söyledi. Ve Uygar dövüşlere başladı. Biz de öyle. Ve bi gün Uygar Doruk'la İpeği sevişirlen görmüş. Çıldırdı. Yine dövüş kulübüne gitti. 8 kişiyi hastanelik etti. Biz oraya gittiğimizde onu zor durdurduk. O gece ordaki barda Cenk diye bi herifle tanıştı. Mert ve Uygar onun yüzünden uyuşturucuya başladı. O gece sakinleşmek için. Çok içti. Mert'de aşk acısı çektiği için içmişti. O günden sonra bağımlı oldular."
" ve bi gece baskın oldu yakalamdırlar sonra rehabilitasyona başladılar ve tüm kanıtlar ortadan kaldırıldı" diye tamamladım.
"Aynen öyle"
"Şimdi her şey çok mantıklı geliyo. Sadece Doruğa hala kötü davranması dışında. Sevgilisi varken hala Doruk ve benimle uğraşması hiç mantıklı değil" dedim.
"O küçüklükten kalma öfke" dedi Efe'de. "Peki sen ona hikayeni anlattın mı?"
"Hayır" dedim.
"Anlatman gerekmez miydi Arya. O sana kimseye anlatmadığı hayat hikayesini anlatmış. Bunu ona borçlusun. Sen Uygar'ı tamımıyosun ama ben tanıyorum. 4 yıllık sevgilisi olan İpek bilen bunların hiç birini bilmezken 4 aydır burda olan sen biliyosun. Uygar hayatımda ilk defa ben ve Mert dışında birine gerçekten güvenmiş,yakın hissetmiş." Dedi. İçimde kocaman bir suçluluk duygusu oluştu. Haklıydı. Ona anlatmamam gerekiyordu. Hele ki Efe'nin söyledikleri gerçekten doğruysa.
"Belki haklısındır... Ben gidiyim" dedim ve kalktım.
"Saçmalama Arya saat 5.30 burda kal ben aşağıda yatarım" dedi ve gülümsiyip odadan çıktı. Ben de Efe'nin yatağına uzanıp gözlerimi kapadım. Bu gecenin hemen bitmesini istiyordum.

Evcilik Oyunu (#Wattys2016)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin