Elinde bir dosya ile dışarı çıktı. İçinde birçok kağıt vardı. Bu kâğıtlarda Perth ve Geraldton'da yaşayan Katie'ler vardı.Dönen kapıdan geçti ve bulduğu ilk banka oturdu. Dosyadan kağıtları çıkardı. Ne kadar çok olduklarına bakarken sürekli ofluyordu. Perth'de çok fazla Katie vardı neredeyse iki milyon nüfuslu bir şehir için bu hiç de şaşınılacak bir şey değildi. Katie çok güzel bir isimdi. Hiç eskimeyen bir şarkı gibiydi. insanların neden bu ismi bu kadar çok kullandığını anlayabiliyordu.
Kağıtları özenle tekrardan dosyanın içine koydu. Boş eliyle banktan destek alarak kalktı ve arabasına doğru yürüdü. Arabaya binince hiç arkasına bakmadan omzunun üstünden dosyayı arka koltuğa attı ve sürmeye başladı. Bavulunu toplamaya gidiyordu. Perth'deki konser için yola çıkacaklardı.
Bay Cooper'ın araştırması sürüyordu. Şişenin gelmiş olabileceği sınırları daha da daraltmaya çalışıyordu. Luke Perth'de bulunduğu süre içerisinde Bay Cooper'dan haber almayı umut ediyordu.
...
Cam kenarındaki 21 numaralı koltuğa oturdu. Kulaklıklarını kulağına taktı. Hani bazı şarkılar vardır. Dinlediğin ruh haline göre şekil alır. O şarkılar ne çok yavaştır ne de çok hızlı orta bir tempo tutturup ilerlerler ama sen o şarkıyı üzgünken dinlersen o da seninle birlikte üzüntülü bir hal alır. İşte böyle bir şarkı açtı. Uçağın kalkışıyla kulaklarında oluşan basıncı önemsemeyip dinlemeye devam etti.
Bu gece 12 uçağı bulutları parçalayarak onları dev ülkenin doğusundan batısına uçuracaktı. Belki de Luke'u Katie'siyle buluşturacaktı.
Evveeet nasıl bir bölüm olmuş? 😄
Ve birden teşekkür edesim geldi bu bölüme kadar okuyan oy veren yorum yapan herkese çoook ama çoook teşekkür ederiiiim
YOU ARE READING
Message Bottle // l.h.
FanfictionLuke sörf yaparken okyanusun altında parlayan bir şey gördü.