Biri Sakar Mı Dedi?

5

Dediğim yerde açarsanız sevinirim 😊😊
Selin baya iyi, kafa kızmış. Cidden. Benim gibi sakar da değil yani tam benlik. Koca olarak almicam tabii. Ama şu Selin kesin abimi seviyo. Kesin.
"Ya bowling oynamaya gidelim mi?"
Selin? Seni seviyorum. Bowling ve voleybol en sevdiğim sporlar dir üstüme toz kondurmam.
"Süper fikir. Lütfen gidelim. Abi lütfen. ABİCİM. Canım. Lütfen. Dünyanın en yakışıklı abisi. The avengers daki kaptan amerika karizmasına sahip olan abicim. Thor gibi güçlü olan abim-"
"Tamam Almila gidiyoruz."
Selin ile ayni anda bağırdık.
"Olleyyyyy!!!"
"Bağırmayın kızım ya! Bizimki de kulak yani. Ayrıca voleybol oynamaya da gidelim bowling den sonra."
Çınar'i öpesim var suan. Ciddiyim. Çınar 'i öpücem.
Ayak parmaklarımın üstünde yükselip kimse bakmazken Çınar ın yanağına yumuşak fakat etkili bir öpücük kondurdum. Başını bana çevirince, gamzelerimi gösterecek bir şekilde gülümsedi m.
"Se-senin gamzen mi vardı ya?"
Kekeledi mi o? 😆
"Evet. Vardı."
Güldü. Gerçekten içten bir gülümsemeydi bu. Çünkü dün güldüğünde gamzesi yoktu. Ama şimdi öptüğüm yanağında yani sağ yanağında gamzesi oluşmuştu. Ayrıca çenesinde.
"Ağzını kapat güzelim."
Dedi ve fark etmeden açılan ağzımı kapattı. Güzelim mi dedi o?
"Hadi Almila gidiyoruz."
Doruk bana seslenince gözümü Çınar dan ayırdım ve Doruğu takip etmeye başladım. Çınar bir kahkaha koyverdi.
"Çınar? Noldu?"
"Hiç - hiçbirşey"
Dedi ve gülmeye devam etti. Yanıma yetişince omuzuna tokat attım.
"Ah! Yavaş ve kızım. Elin de ağırmış. "
"E tabi olum az smaç atmadı bu eller."
Fısıltıyla konuşuyorduk tabii. Şarkıyı açabilirsiniz 😊
Bowling e gelmiştik. Iceri geçip ayağıma uygun ayakkabıyı bulup giydim. Doruk;
"Takımlar nasıl olucak?"
Selin lafa atladı.
"Ben ayarladım takımları. Çınar ile Almila ben ile de Doruk."
Ne?!
"Ne ara  ayarladın kızım? "
"Ohooo sen daha uyu Almila. Sen hayvan gibi tıkınırken ben masa altında telefonumla ayarları yapıyordum."
"Biliyor muydun geleceğimizi? "
"Tabiki!"
Seni sinsi kız.
Çınar elini omzuma attı ve;
"Inşallah bowling o güzel oynuyorsundur bücür?"
Omzunu cimcikledim.
"Ah!"
"Çınar? Bugün noluyo sana?"
"Sadece ayakkabı ayağımı sıktı. "
Sadece çınarın duyabileceği bır ses ile;
"Ya ya tabi ayakkabı sıkmıştır."
O da boş durmadı tabii. Ayağım a bastı. Bu sefer acıyla inleme sırası bendeydi.
"Ah!"
"Noluyo size ya?"
"Hiç. Ayakkabı sıktı da."
Çınar yanımda gülüyordu.
"Gülme! "
"Sus bücür!"
Dedi ve saçlarımı karıştırdı.
"Ya ben o ar kuyruğunu yapmak için kaç saatimi verdim biliyo musun?"
Hayret ile sordu.
"Saat mi?"
"Şaka şaka sadece 5 dakika mi ayırdım. "
"Korktum bi an."
"Niye?"
"Hadi çocuklar!"
Doruk bize seslenince dikkatimi topladım ve yeşil renk olan 8 kiloluk topu elime aldım. Büyük bir dikkat ile topun parmaklarımdan kaymasına izin verdim. Veeee.... İşte bu! Labutların hepsini devirmistim. Böyle oynarken acıktığımı fark ettim. Bunu dile getirince maçı sonlandirmaya karar verdik. Son atış Çınarın di. Eline aldığı kahverengi 15 kiloluk topu dikkat ile yuvarladi ve hepsini devirdi. Sevinçten beni tutup etrafında döndürmeye başladı. Indirince;
"Pardon." Dedi ve Doruğa bulaştı.
"Kanka? Naber? Artik yemek sizden?"
Hemen söze girdim.
"Evet. Yenildiniz. Beleş mal, baldır."
Hepimiz bu soyledigime güldük ve yemek yerine doğru  yürümeye başladık. Herkes siparişini verince Doruğun tuz manyağı olduğu geldi aklıma. Kimseye çaktırmadan masadaki tuzluğun kapağını gevsettim ve yine çaktırmadan yerine koydum. Siparislerimiz gelince Doruk tahmin ettiğim gibi tuza uzandı. Şimdiden gülmemek için dudagimı ısırıyordum. Doruk tuzu tam yemeğine dokecekken tuz ondan once davranip dokuldu. Tuzluktaki bütün tuzlar.
"Ben aç değildim zaten. Almila bak Merve."
Ne? Merve mi? Nerde? Arkama döndüğümde Doruk yemeğimi aldı ve yemeye başladı.
"Ya abi cok acimasızsın. Gıcık. " dedim ve Doruğa patates kızartması attım. Çınar ise bana marul attı. Selin se çınar a turşu attı. Yemek savaşımı z devam ederken 4 tane görevli geldi ve bizi dışarı çıkarmaya çalıştı. Doruk la Çınar kendileri çıkacak larını söylediler. 1 görevli gitti. Ben zorluk çıkarınca bir görevli sağ kolumdan bir görevli de sol kolumdan tutup beni havaya kaldırdı.
"Ya bıraksana kardeşim beni."
Doruk ile Çınar çığlığım sayesinde bize dogru baktilar. Doruk;
"Biraksana lan kardeşimi!" Dedi ve beni kaldıran görevli lere yöneldi. Çınar ise;
"Bırak kızı!"
Dedi ve beni kaldiran gorevlilere yumruk atti. Bende malum yerine tekme atinca kurtulduk. Doruk beni kucağına aldı ve koşmaya başladı. Ben ise kahkaha atıyordum. Çınar sa Selin'in elinden tutup koşuyordu. Sonunda park gibi bir yerde durduk. Doruk beni yavaşça yere indirirken gülüyordu. Hepimiz gülüyorduk. Çınar;
"Beleş mal baldır." Dedi ve gülmeye başladı.
"Cok aksiyonluydu. Saol abicim."
Doruk söylediğim şeyle bana sarıldı ve;
"Canım ya. Sen iyi misin? Bişey oldumu sana?"
"Ona bişey olur mu sence Doruk? Hayvan ölüsü ağırlığında eli var onun. Adamın malumun yerine tekme atarken gördüm. Bence gidip adama sormaliyiz 'iyi misin? ' diye"
"Ho ho ho ne komik ama ."
"Sen nerden biliyosun ki?"
Aha.
"Nasibimi aldım diyelim."
"Hadi beni sallayın!"
Selin in sesiyle sağ tarafa baktım. Salincakta oturuyordu. Gelen yanındaki salıncağa oturdum ve;
"Hadi! "
Dedim. Doruk ve Çınar birbirlerine baktılar ve gülerek yanımıza geldiler.
Çınar beni salliyordu.
"Daha hızlı!!"
Diye bağırdım Çınar a. Oda gülerek cevap verdi.
"Nasıl isterseniz."
Uçuyordu m!!
"Hey! Siz! Olduğunuz yerde kalın! "
6 tane iri yari adamin bize doğru yaklaşması ile Çınar beni salincaktan indirdi ve elimi tutarak koşmaya başladı. Doruk ve Selin e bakamadim bile. Koşarken önünde tel olan bir yere geldik. Çıkmaz sokak!!
"Napicaz Çınar çıkmaz sokağa geldik. Kesin yakalanicaz. Modellik hayalim başlamadan bitecek ya."
"Modellik mi?"
"Evet. Ama Doruk uzun vermiyo."
"Iyi yapiyo."
"Ne dedin? "
"Hiç birşey. Simdi sen burdan tırmanacak sın."
"Ben nasıl tirmanayim ya!?"
"Hey! Olduğunuz yerde kalın! "
"Başka seçeneğimiz yok Almila. Senin düşmene izin vermem. "
"Vermezmisin?"
"Vermem."
"Durun!!"
"Hadi Güzelim. "
Tamam. Yavaşça tırmanmaya başladım. Telin diğer tarafına geçince Çınar da tırmanmaya başladı. Oda telin diğer kısmına geçti ve atladı.
"Hadi Güzelim. Atla."
"Atlamak mi?"
"Tutucam seni."
"Tutmazsan seni döverim. "
"Söz. Hadi."
Atladım. Sanırım bi 628738373636384820482938828 metre düşmüşümdür. Gözlerimi açtığımda Çınar ın kucağında idim ve koşuyordu. Önümüze araba çıkmasıyla durdu. Ama geç durmuştu...