"Bırakma beni Hayley!" Bana bakan iki mükemmel yeşil göz vardı. Önümde diz çöktü. "Seni seviyorum! Lütfen lütfen lütfen gitme." Aynı hatayı ikinci kez yapmayacaktım. Elimi tuttu. Geri çektim. "Sen.. Sen beni aldattın Harry! Küçük kızımızı hiç düşünmedin! 3 ay sonra doğacak ve aşağılık bir babaya sahip olduğunu bilmesini istemiyorum! Sen kendini düşündün. Bizi, beni, kızımızı hiç ama hiç düşünmedin. Şimdi hangi yüzle duruyorsun karşımda? Sen beni asla sevmedin Harry. Sadece ihtiyaçların için kullandın. Oysa ben seni hep sevdim. Beni kullandığını bildiğim halde. Neden? Çünkü ben sevgim uğruna herşeyi göze aldım Harry." Gözlerinden yaşlar akıyordu. O muhteşem gözlerden değersiz yaşlar düşüyordu. Elimin tersiyle yaşlarımı sildim. "Bitti." Arkamı döndüm. Kolumdan tuttu ve kendine çekip öptü. Muhteşem dudakları beni yok ediyordu. Onu ittim. "Sana demiştim. Aynı hatayı iki kere yapmam." Ondan ayrılıp yürümeye başladım. Elveda Harry.
10 Yıl Sonra
"Hadi Katy üfle!" Katy mumları üfleyince Alex'le beraber alkışladık. "Artık 10 yaşındasın Prenses." Alex'in kucağına atladı. "Oleeeyy! Annem bana söz vermişti. Londra'ya gitcez!" Alex bana baktı. "Tatlım bak televizyonda sevdiğin kız şarkı söylüyor. Bitmeden yetiş." Alex'in kucağından indi ve koşarak salona gitti. "Londra'ya gidemezsiniz Hayley." Gelip bana sarıldı. O çok iyi bir dosttu. "Gitmek zorundayım Alex. Bizle gelir mis-" Lafımı kesti. "Tabiiki geliyorum. Senin yanında olmayacaksam yanında olmamın ne anlamı var?" Şakağımı öptü. Salona geçtik. Katy'nin sevdiği kadın çalıyordu. Kalkıp oynamaya başladı. Şarkı bitince ortamıza oturdu. Eski şarkılardan çalmaya başladı.
Skies are crying, I am watching
Gökyüzü ağlıyor, ben izliyorum
Catching teardrops in my hands
Ellerimde gözyaşı yakalıyorum
Only silence as it's ending
Sadece sessizlik, bu son gibi
Like we never had a chance
Hiç şansımız yokmuş gibi
Do you have to make me feel like there's nothing left of me?
Beni hiç terk etmemişsin gibi hissettirebilir misin?
You can take everything I have
Sahip olduğum her şeyi alabilirsin
You can break everything I am
Herşeyimi kırabilirsin
Like I'm made of glass
Camdan yapılmışım gibi
Like I'm made of paper
Kağıttan yapılmışım gibi
Go on and try to tear me down
Git ve beni yıkmayı dene
I will be rising from the ground like a skyscraper
Yerden yükseleceğim, bir gökdelen gibi
Like a skyscraper
Bir gökdelen gibi
As the smoke clears, I awaken and untangle you from me
Duman temizler gibi, uyanıyorum ve senden ayıklanıyorum
Would it make you feel better to watch me while I bleed?
Ben kanarken izlemek seni daha mı iyi yapıyor?
All my windows still are broken
Tüm pencerelerim hala kırık