Haşim abi sabırsızlık içinde anasının, zeynep halayla, konuşmasını beklemiş, beklemiş.
Fakat, anasını çok uzun süredir hasta yatması, isteme olayını ertelemiş.
Öbür yanda, babam tüm olanın bitenin farkında olduğu için. Kararını verip annemi kaçırmaya karar vermiş.
Sabah, annemi çağırmış.
Medine ey, hadi tarlaya diyerek almış yanına, koyulmuşlar yola.
Babam ne yapsa söylesemi, söylemesemi kararsız kalmış.
Annemi alıp, yayladaki eve götürecekmiş. Ancak nasıl olupta onu o yola sokacakki, planın burası onu bir hayli zorluyormuş.Annem, arkadan gelen at arabasını duymuş.
MEDİNE :Mahir binekmi gelen at arabasına.MAHİR:Medine yok be binmeyek, tböyle güzel hemi.
Annem ne bilsin he tamam demiş. Babam ne yapmış, ne etmiş onu yayla yoluna döndermiş. İkiside bu yolları, avuçlarının içi gibi biliyorlarmış.
Yanlış girdiklerini anlayan annem,. birazda olsa korkmuş.MEDİNE:Mahir, bu yola niye. girdikki.
MAHİR:He, bu yanda büyük bir ahır varya, orda bizim sarıkızı bıraktık. Babamlarla, doğumu yanaştıydı. Bir bakak doğurmuşmu hemi.
MEDİNE :He bildim, eyi sarıkızı bende özledim, tamam.
Deyip yola devam etmişler. Babam içinden kıs, kıs gülerek gidiyormuş.
Sarıkız orda değilmişki, bu ahır büyük ama uzakta olduğu için, yaylada bile kullanılmazmış.Yokuş yukarı çıka, çıka dağ, bayır, tarla göre, göre gelmişler. Sonbahar olduğu için hava oldukça serinmiş. Şimdinin yazlık evleri, o zamanın yayla evleri ile aynı kış olunca kimse olmazmış.
Annem yorulmuş, terlemiş o dalgınlıkla ayağını taşa vurmuş. Can havliyle bir bağırmış, babam yetişip yakalamış. Sevdiceğini bakmış şöyle bir, durum ciddi incinmiş parmak, annem acı içinde kıvranıyor. Annemden tülbentini istemiş oda vermiş.
Annemin saçları, sırma sırma dökülüvermiş. Omuzlarından aşağı belinin ta aşağısına, ela gözlerine bakıp bir kez daha vurulmuş babam anneme, annem kırmızı kesilmiş
Utanmış. Babam dur sarıyom deyip, ayak bileğine dokunmaya bile kıyamıyormuş.Bu güzellik onu çok etkilemiş. Onu çok sevdiği için kıyamıyormuş. Sardım he tamam iyimisin,
demiş annem çok dayanıklı bir kadın. He tamam acımıyor demişAnnem birkaç adım atınca, sendelemiş. Babam, hemen kavramış belinden sıkı, sıkı tutmuş canı çok yanan annem, buna ses etmemiş. Ancak mahir dönek demiş. Babam, yok olmaz diye ısrarla karşı çıkmış. Yola devam etmişler.
O bayır benim, şu bayır senin derken bir mola daha vermişler. İşte ne, olduysa orda olmuş. Günlük güneşlik olan hava bir anda fırtına, kar gözgözü görmez olmuş.
Babam, bakıyor etrafta saklanacakları bir yer yok. Annem zor basıyor, kolunda o sırılsıklam olmak bir yana adeta sudan çıkan balık gibi kalakalmışlar orta yerde. Babamın, bildiği bir yer varmış. Hadi demiş, biraz gayret et. Hiç kıyamazmı bir insan sevdiğine,o sırada durduğu yerden gökyüzüne bakan annem dehşete kapılmış. Bu karanlık bulutların üstünden yağmurla karışık, beyazı daha önce hiç bu kadar yakından görmemiş.
MEDİNE :He mahir geiyom.
Deyip hızla babama doğru yanaşmış. Islanmış bu sırma saçların o kokusu babamın bir nefeste çektiği annemmiş.
Ona olan, bu aşkı ancak öldüğümde bitirecek rabbim demiş içinden. Annemin ayağı aksadığı için yokuş yukarı olan patikalardan, zorlanıyormuş. Birden ne olduğunu anlamadan, kenardan toprağın kaymasıyla sarsılmış annem babam bakmış olmuyor.
MAHİR:Gel medine, inat etme he bin sırtıma.
MEDİNE :Eyi emme.
Bunu fırsat bilen babam ,bu incecik rapunzel saçlı hanımı sırtına alıvermiş.
Babam uzun boylu, esmer yakışıklı bir gençmiş. Annem ilk defa ona dokunmuş. Sıcaklığını ve güvenini hissetmiş. Bu ikili hiç bir şeye aldırış etmeden yollarına devam etmişler.. Ne vakit, ne zaman gün ay, yıl boşa dönüyormuş. Onlar için.Ama hiç beklemedikleri bir olay karşısında donup kalmışlar.
Sevgilerle okullar açıldı. Biraz geciktim. Bol başarılı bir yıl olsun hepinize arkadaşlar..
Kayıp yitik zaman, sakla bir gün
Çalan saat kalbimi uyandıran aşk.
Kocaman dünyama sığmayan sen, zavallısın doğru yola sap aşk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYAT KİMİ SEÇER
Literatura Femininaİşte yapayalnız kalmak, çaresiz bağırmak, ağlamak boğuluyorum sandım. Yerler yarılıyor ben içine girip girip çıkıyordum. Bir ulaştığında gibi büyüyüyüp yeşerip hep, soluveriyordum. Ablam canım, ölüm haberi ah gurbet, zalım gurbet" annesinin ruhu ç...