Forgive Me

Bölüm 1

Medya: Louis, Harry ve Taylor
" Louis onun içinde önemli eşyalarım var. Lütfen dikkatli ol." Harry'nin diğer valizini de asılarak yanına ilerledim. Londra'ya gelirken  kendisi için 3 valiz hazırlarken ben sadece 1 valiz ile gelmiştim. Ayrıca belinin ağrıdığını söyleyip tek ve en hafif valizi alıp gitmişti ve bana emir veriyordu. Ne de olsa evimize dönecektik o kadar fazla valize gerek yok değil mi? Yoksa gitmeyecek miydik?

3 valizi de asılarak gitmeye çalışırken sonunda ona yetiştim. Ilk defa bu kadar fazla insan içine çıkacaktık. Derin nefes aldım. " Harry çok yoruldum. Bana yardımcı ol."

" aşkım belimin ağrıdığını söyledim. Ama çok yorulduysan....." Başımdaki şapkayı aldı. Ona cins bakışlarımı gönderdim bana büyük yardımcı oldu! " farkında değilsin ama görüş alanını kısıtlıyordu."

" haklısın aşkım. Bunu fark edememem benim aptallığım."

" kesinlikle." Derken şapkamı kendi kafasına takmıştı. Havaalanından çıktığımızda Harry bir taksiyi durdurdu. Şoförden bagajı açmasını rica ettikten sonra bagajı açtı. Elimdeki tüm valizleri koydum. O da kendi valizini koydu. " Harry ben korkuyorum. Başımıza bir iş gelirse seni gebertirim. sadece çocuğu sevip gidelim. Şimdiden evimizi özledim."

" Louis adresi hatırlıyor musun?" Başımı olumsuz anlamda salladım. " Louis hatırlamak zorundasın. Yoksa anneni arayacaksın."

" ah sanki hatırlıyorum."

" ama önce Taylor için hediye almalıyız."

" buna gerek yok Harry. Beni kabullenceğini bile bilmiyoruz. İkimizde onu tanımıyoruz ve ben tanımadağım kişilere hediye almaktan kesinlikle hoşlanmam." Ona öfkelenmiştim. Kendini 1 günde bu saçmalığa inandırıp hayaller kurmaya başlamıştı. Bizi hemen kabullenmesini bekliyordu ama bu mümkün olmayacaktı. Her ne kadar bana o sesli mesajı bıraksa bile benden nefret ediyor. Harry'yi ise " amcası " olarak biliyor. Taylor bize kötü davranacaktı. Harry'nin bunu bilmesi gerekiyor. Ona bunları söylediğimde Taylor'dan nefret ettiğimi söylemişti. Kim çocuğundan nefret edebilir ki? Sadece onu hayatımda istemiyorum o kadar. Harry'nin bu kadar sevecen olmasını seviyorum ama önce Taylor ile aramızı düzeltmeliyiz. Ondan sonra hediye alabiliriz. Bu şartlarda olmaz.

Taksinin arka koltuğuna oturduğumda şoföre gideceğimiz adresi söyledim. Harry de yanıma oturmuştu, benden göz temasından kaçınıyordu. Anlaşılan arkada söylediğim şeyden dolayı kırılmıştı.

" aşkım yemin ediyorum ki alacağız. Ama şuan değil. En azından 2 gün sonra? Hem ona istediği birşeyi hediye alırız? Böylesi daha iyi olmaz mı?"

" gerçekten mi? Sadece onu istemediğin için böyle söylediğini düşündüm. Tanrım dünyanın en sevecen insanı ile beraberim." Diyerek bana sarıldı. Bende ona sıkıca sarıldığımda yanağından öptüm. Şoförün aynadan bize pis pis baktığını fark edince çekildim. Anlaşılan burada eşcinsellere iyi davranılmıyordu.

Derin nefes alıp sadece Harry'nin elini tutmakla yetindim. Boşta olan elimi sakallarıma götürüp sıvazladım.

Evet şuan herşey harika ama artık gerçekten de iş bulmalıydık. 5 sene boyunca sadece hesabımızdaki parayı kullandık ve artık ünlü değildik. Grubumuz yoktu. Normal bir iş bulmak zorundaydım. Bu zor olacaktı benim için.

~

Eve geldiğimizde Harry ile bagajdan valizleri aldık. Kötü bir tepki almamak için bahçeye dua ederek girdim. Yeniden korkmaya başladım. Harry yanımda olmasaydı çoktan kaçmıştım. Ama beni bunun için zorluyordu. Bazı şeylerle karşılaşmak için hazır değildim. Özellikle oğlumla. Onu sırf sikik bir kafa karışıklığı yüzünden terk ettiğimi söyleyemezdim. Ayrıca yıllardır babasını görmedi birden yanına gelip ben senin babanım diyemezdim. Beni her şekilde kabul etmeyecekti. Ben bile bazı şeyleri anlarken babam karşıma çıktığında kabullenememiştim.