Zeynep:
Elime kumandayı alıp koltuğun tepesine çıktım ve o malum şarkı döküldü dudaklarımdan.
"Uçacaksın uçacaksın havalara uçacaksın, ayağını yerden kesicem senin kalbime konacaksın"
Aynı anda da koltuktan atlamıştım.
"Off geberiyorum yalnızlıktan."
Kendimi yere bırakıp üç beş kez yerde yuvarlandım ama sonra sırtımı sehpanın ayağına çarpmıştım.
"Ölüyorum anlasana. Irmak eğlensin diye beni öldürdün abi, beni beni cadını..."
Yerde birkaç kez tepindikten sonra kafamı kaldırıp etrafa bakındım.
"Off kabus değilmiş, cidden yalnızım. Yaa iyice Recep İvedik'e bağladım yalnızlıktan."
Yerde sürünerek koltuğun üstündeki telefonu aldım ve kilidini açtım hızla.
Rehberde biraz ilerledim.
Ve fark ettim ki benim hiç arkadaşım yokmuş la Alper ve Irmak'tan başka.
Alper'i çağırmıştım ama işleri varmış hain kardeş.
Rehberde birinin isminin üstünde durdum ve uzun uzun isme baktım.
Koray'ı arasam mı ki?
Sonuçta arkadaşım, aynı zamanda patronum.
Ya gelmezse?
Gelmezse en fazla ölürüm ne olacak ki?
Arama tuşuna basıp telefonu kulağıma götürdüm ve telefonu açmasını bekledim.
Açılma sesini duyduğum anda konuşmaya başladım.
"Koray ölüyorum Koray. Lütfen hemen bize geeel adam öldürüyorlar."
"Zeynep bir sakin ol iyi misin noldu?"
"Koray beni evde tek bıraktılar, bak birazdan gidip kafamı fırına sokmayı düşünüyorum bence gelip beni kurtarmalısın"
Karşı taraftan kıkırdama sesleri yükselmişti.
"Gülme komik değil! Koray gülmeyi kes."
"Ta.. Tamam gü.. Gülmüyorum."
"Bak hala gülüyor, gelme be sana muhtaç değilim ama geledebilirsin yani."
"Bekle, birazdan orada olurum."
"Oh canımsın. Birde gelirken balık kraker al, çok az kalmış dolapta."
"Tamam alırım."
"Şey birde çikolatalı süt alır mısın? Şöyle üç beş on tane filancık"
Karşı taraftan bir süre ses gelmemişti. Kesin gülüyor zeytin ezmesi.
"Tamam onu da alırım, başka isteğiniz yoksa yola çıkacağım Zeynep hanım."
"Yok ama çabuk gel. Koray, sensiz ben nefees alamam, buralarda hiç duramam tek başıma yalnız kalamam" durup devamını söylememeye karar verdim.
"Tamam ben gelene dek ölmemeye çalış sen."
He kolaydı zaten.
Telefonu kapatıp yana koydum, yaa Koray gelene kadar kafama sıksam da Koray gelince uyansam filan olmaz mı?
Sürünerek koltuğun tepesine çıktım ve kendimi aşağı sarkıtıp amuda kalkarak etrafa hüzünlü bakışlar attım. Keşke şuan Sam gelse çünkü ateşli yani... Of ne diyorum ben, beynime kan gidince nevrim döndü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıldızları Say
Genç Kurgu"Yine kavga ediyorlar" dedi Irmak elindeki oyuncak ayıya daha sıkı sarılarak. Bahçedeki çimlerin üstüne, benim yanıma çöktü. "Ama artık alıştım" dedi gözlerini kaçırarak. "Gerçi yine de üzülüyorum" "Benim ailemde bazen kavga ediyorlar ama sonra heme...