Benim adım Zoey, Zoey Peazer. 18 yaşındayım. Yaşıtlarıma göre pek de sosyal olduğum söylenemez. Ben genellikle yalnız takılır ve metal müzik dinlerim. Ha bir de cinayet romanı yazmaya başladım bu aralar. Romanın 14 bölümünü yazdım, 6 bölüm daha yazarsam kitabımın basılabileceği söylendi. Ben de bunun için uğraşıyorum. Okulum Richard Lisesi. Bu okulu sevdiğim söylenemez. Çünkü okuldakiler fazlasıyla gereksiz. Hepsinin canı cehenneme, onlardan nefret ediyorum. Özellikle Perrie sürtüğünden. Tanrım, o kız kendini nerede görüyor?! Gözünün üstüne yumruğu bastığımda da beni küçük görebilecek mi acaba? Neyse, benim sakin ve sessiz olmaya devam etmem gerekiyor. Duruşum böyle, fakat içim tam tersi. Her ne kadar kanım deli aksa da ben buyum bu olmalıyım. Tarzımdan vazgeçemem.
Off, bugün neredeyse okuldan atılacaktım. Tahmin ettiniz sanırım. Dediğim şeyi yaptım. Perrie'ye yumruk attım. Ama nasıl bir yumruktu... Kız savruldu resmen. Tanrım, süper güçlerim var sanırım. Ama o hak etti. Onu uyarmıştım, bana bulaşmamasını defalarca kez söylemiştim. Sonunda yumruğu yedi. Benim sorunum değil. Ama okuldan atılmaktan kurtuldum ya ona seviniyorum. Gerisi problem değil.
xxxxxxxxxxxx xxxxxxxxxxxx
Bugün okul tamamen boştu. Herkes piknikteydş çünkü. Ben ise bu tür faaliyetleri gerekli görmediğimden gitmedim. Onun yerine okulda kalmaya karar verdim, eve gidemezdim zaten. Müdür yardımcısı bana eve gitmeyi yasaklamıştı. Yani bu lanet kokuşmuş yerde mecburen kalacaktım. Bizim katta yalnız olduğumu varsayarak sınıflara teker teker girip tahtaya saçma sapan şeyler yazmaya başladım. Tamamen can sıkıntısı... Bir yan sınıfa girip tahtaya "Öleceksiniz köpekler!" yazdım. Arkamı döndüğüm an kalpten gidiyordum ve yerin dibine girmiştim resmen. Esmer, dalgalı saçlı, ela gözlü, tek kulağında küpe olan bir oğlan sıraya yaslanmış, sırıtarak beni izliyordu. Bozuntuya vermemeye çalıştım. "Bir sorun mu var? Neden izliyorsun?" Oğlan "Tipine baktığım yok. Napmaya çalıştığını izliyordum sadece" dedi umursamaz bir tavır takınarak. Ben " İyi o zaman." dedim. Tam gidecekken çocuk arkamdan " Bu arada ben Jason, memnun oldum" dedi. Ona döndüm. Hala aynı tavırla gülümsüyordu. Cevap vermeden sessizce sınıftan çıktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I'M WITH YOU
RomanceZoey Peazer. Yalnızlık onun vazgeçilmeziydi. İnsanlara değer vermezdi. O gelene kadar. Jason Simons yani okulun en popüler çocuğu Zoey'nin hayatını allak bullak edecekti. Sonunda kaybedilen hayatlar ve zamanlar olsa da kazanan yine aşk olacaktı.