Aradan 3 ay geçti, 3 ay. Bak 3 ay 90 gün. Günleri boşver de beni neden bu kadar paramparça ettin ? Her gece aynı yastığa kafamı koyduğumda her gece gözlerimi kapattığımda aklıma sen geldin. Seni güzel hayal ettim, beni sevdiğini hayal ettim, biliyor musun ? Bizi çok güzel hayal ettim.Ve her sabah uyandığımda telefona bakıp senden güzel bir 'Günaydın sevgilim' mesajı varmış gibi davrandım.Hayır problem değildi ben buna da alıştım, ama bazı geceler gerçekleri düşündüm.'Niye sevmedi, Niye öylece gitti, Niye şimdi deli gibi özlerken özledim diyemiyorum, Duygularımı niye ziyan etti' ağlıyorum bunları düşünürken, ağlarken sabah oluyor.İçim acıyor benim seni hâla sevişime içim acıyor. Eski bizi düşünüyorum. Sen elimi tuttuğunda sıkı tutardın ben daha da sıkardım. Neden diye düşünmemiştim hiç. Düşündüm, artık cevabını biliyorum ikimizde korkardık, kaybetmekten korkardık. Ama bak sen boşuna sıkmışsın elimi, ben keşke daha da sıksaymışım. Sen gittin, ben kaldım.Yine olsa, yine.. Şu an o kadar çok çaresizim ki. Çaresizlik işte bu, sana değil bir yakınıma değil ben içimin sana ait olan kısmını, içimin hepsini buraya yazıyorum.Sence de çaresizlik bu değil mi ? Bana gitmeyi laik gördün, ben sende kalmayı.Benden defalarca gittin, defalarca parçaladın duygularımı.Yine sorun değil. Ama 'son gidiş'. Ne kadar acı verici iki kelime değil mi ? Oysa gittiğin, pardon son gittiğin gün Annemin doğum günüydü. Sabaha mutlu uyanmıştım. Dedim ki bugün özel bir gün herşey güzel olmalı. Sen benden gittin işte o gün. Bunu da bilmezsin sen, neyi bildin ki. Odama çekilip mesajına bakıp içime ağlıyarak yapma, gitme dediğimi unutmuyorum, unutamıyorum. Ha birde annemin yanına gözlerimin kırmızılığıyla, sesimin titreyişiyle 'İYİ Kİ DOĞDUN ANNECİĞİM' diyişimi unutmam. Tüm gün birçok insana sahte gülücükler attığımı, o güne böyle bir acıyı gömdüğümü, benden son gidişine bile doya doya ağlıyamadığımı unutmam. Bana herşeyi sil demiştin. Ben silmedim, sen sildin. Ben hâla senin beni sevdiğin günlere ait mesajlara dokunamıyorum. Dokunamadığım gibi hiç açıp okuyamıyorum da.Gittiğin günden bugüne bir kez bile açıp okumadım. O gün defalarca okumuştum ya zaten. Seni çok sevdim, seni kimsenin sevemeyeceği kadar sevdim, seni yaptıklarına rağmen sevdim ama artık içimdeki bütün sevgiler yerini öfkeye bıraktı.Vazgeçtim. Ben senden de eski senden de vazgeçtim. Sevgimi esir alan öfkelere sığındım. Seni gördüğüm ilk yerde, sarılmak mı hayır. Yüzüne tüküresim var. Yoruldum, bana hissetirdiklerin çok ağır, ne birini hayatıma alabiliyorum ne seni yazmayı bırakabiliyorum. İçimdeki duygular intihar etmiş gibi. Senin için 3 ay önce bir kitap yazsaydım Güzel başlardım, seni güzel anlatırdım o da beni sevdi derdim, sonunu kötü bitirirdim.
Ama şuan seni yazacak olsam
'Yalanmışız biz'
diye başlardım kitaba benim için gerçek bir başlangıç
'Vazgeçtim'
Bu da iyi bir son olurdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
'VAZGEÇİYORUM'
Teen FictionBen kitabın okunmayan önsözüyüm, gündüz görünen ay, bozulmuş bir sokak lambası, sahilde ki sıcak kum, Sevilmemiş bir kedi, açmadan koparılan bir çiçek, Merhaba ben 'hiçkimse'