Beyaz en sevdiğim renkti. Tüm renkleri içinde taşıyan ama asla hiçbiri olmayan. Bir o kadar saf ve temiz olan. Her renkle uyum sağlayan.
Annemin üzerime tuttuğu beyaz diz kapağimdaki çiçek dekolteli elbiseye baktım. Boyum ne kısa ne de uzundu orta boyluydum. Belki birazdaha kısaya yakın. Aynadaki orta güzellikteki görüntüme baktım. Kumral saç ela göz ve gamzelerim. Belki herkezin istediği özelliklerdi bunlar ama ben genede o kadar güzel bulmuyordum kendimi. Kilo sorunum yoktu. Elli iki kiloydum ve gayet hoş duruyordu ama sanırım üzerime tutulan çiçekli elbiseyle değil.
"Anne bu elbise gerçekten çok hoş ama elbisede çiçek sevmediğimi biliyorsun gayet iyi..." dedim artık yoruldum diyen bakışlarımla.
Annem derin bir nefes aldı.
"Kızım iki saattir elbise gösteriyorum artık birinide beğen" dedi sıkıntıyla...
Aslında oda hakliydi boşu boşuna yormuştum kadını."Tamam o zaman bu elbise olsun" diyerek elindeki kirmizi elbiseyi göseterdim. Elbisenin üstü tül dekolteliydi. Altı biraz daha dardi üstüne gore ortasındada ince bir kemer vardı.
Annem gözlerini irice açarak
"Kızım altüstü adamla görüsmeye gidiyorsun. Düğününüz değil." dedi gözlerini dahada açarak. Evet belki gidiyor olabilirdim ama ne kadar şık olursam o kadar iyiydi.
Annem, aptal üvey babamın beni istememesi üzerine beni evlendirmeye çalışıyordu ama daha on sekiz yaşımdaydım ve üniversteye gitmek istiyordum. Ama istenmiyordum. Ve bende bir an önce kurtulmalıydım.Evlenmek en son istediğim şeyde olsa bu evden kurtulmak için bunu yapabilirdim. Hergün eve geldiğimde elinde içki şişesiyle duran aptal adamdan kurtulabilirdim. Evet bu yüzden şık giyiniyordum. Burdan ne kadar çabuk kurtulsam o kadar iyiydi.
"Umarım anne bu seferki beğendiğin damat adayı iyidir. Yoksa kafayı yicem önceki gittiğimdeki beni yicek gibi bakan ve sandalyenin zor taşidiği adam gibi olmaz umarım" dedim geçenki kabusu hatırlayarak. Kabustu tamda. Gittiğimde yaklasik 100 kiloluk bir adam bana bakip peltek peltek rüya hanım gelsenize deyince gerçektende evlenmekten korktuğumu anlamıştım.
"Merak etme kızım buseferki yakışıklı boylu poslu valla maşallah." dedi annem sırıtık bir sesle. Boylu poslu olsa neye yarar kızın daha genç anne. Her kız gibi bende evlenmeyi hayatımın aşkıyla istiyordum. Ama böyle değil. Sadece kendimi bu işe verdim evlenecektim.
Tamamdir dedim gülerek. Masanin üzerindeki kolyeyi alırken iğneyi devirdiğimi farkettim. Yer hep küçük iğnelerle dolarken Bende bu gidişle evde kalcağımı düşünüyordum.
Anneme göz ucuyla bakarak
"Kızın evde kaldı anne" dedim kahkaha atarak.
Annemde aynı şekilde karşılık verdi. Annemle çoğ zaman iyi anlaşırdık ve anneme o adamla evlendiği için kızmıyordum. Çünkü annem o adama aşik ve muhtaçtı her ne kadar ben nefret etsemde.
........................Kafenin kapısından içeri girerken aynızamanda gözlerimle buluşacağım erkeği arıyordum. Kafe küçüktü ama yinede hoş bir görüntüsu vardi. Bu kafeye lisede kanka dediğim ama aslinda platonik asigi oldugum bücür tipi bozuk Emreyle gelmiştim.
Ve evet büyük rezillikti. Elbise üzerimde gittikçe beni dahada boğarken ben nefes alması için vucudumda kendimce delikler açmaya çalısıyordum ben neden bu lanet elbiseyi giymistimki. Ayağımdaki topuklular zaten beni dahada zorlarken birde bu. Eminim düşünmemek daha iyi gelcekti.
Sağımdan gelen hoş bir sesle irkildim."Rüya"
Biri rüya demisti yani yandaki yakışıklı.Hemen bakışlarımı sağa çevirdiğimde karşımda bir biscolata erkeği gördüm.
Ve on saniye saygı duruşuna geçip sese doğru ilerledim. Önümde mavi mavi göz + kumral saç +kas yığını duruyordu ve evet kesinlikle bu benim çocuklarimin babasiydi.
Heyecanla oturdum. Kafenin sandalyeleri pek rahat sayılmasada oturulabilirdi. Tabi üzerimdeki kıyafetle gerçekten zor oluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR ÖKÜZ MASALI
ChickLit-sen tam bir öküzsün -ama seni seven bir öküz Rüya ve Yağızın Eşsiz öyküsü Bir aşk hikayesi