Hayatım....Bütün bu olanlar 6 yaşındayken doğum günümde başladı.Benim adım Sophia 18 yaşındayım sigara içen uyuşturucu bağımlısı olan hayırsız bir evlatım peki bu yaşanlar'ın nasıl olduğunu bilmek istermisin ?
30 Mayıs 2013...
Doğum günü partisi...SONG("Son Of Scary Monsters'')
Bugün.. benim doğum günümdü yada lanet olası bi hayatın başlangıcı...Her sabah olduğu Mrs.Diana ziyaret ederim çünkü biz fakir bir aileyiz ve babam bizi terketti Mrs.Diana'da bize bakıyordu.Normalde kapıdan her zaman klasik müzik sesleri gelirdi fakat bugün hiç ses yoktu ...Ürperdim kapıyı tıklıyaçağım anda kapı açıldı..Bir sessizlik vardı Seslendim:
-Mrs.Diana ordamısınız ?
Ses yoktu tekrar tekrar söylendim...hiç bir şey yoktu bir kaç damla sesinin dışında merdivenlerden geliyordu .İçimden bir ses gitmemi söylüyordu fakat ben Mrs.Diana seviyordum.Merdivenlere baktığımda şelale gibi akan kan...Baktım fakat önemsemedim... İlerledim korkakça Mrs.Diana odasına ve kapıyı açtığımda defalarca bıçaklanmış ve asılmış bir şekilde gördüm..Durakladım diğer insanların yaptığı şeyi yaptım çığlık atıp ağlamak...Eve gittim koşarak.. O kan şelalesinden geçerken yırtık ayakkabılarım iz bırakıyordu..Annem'in yanına gittim Maria.. bir anda konuşamadım ..Durakladım annem eve bıraktığım kan izlerini sordu...
-Bunlar da ne böyle ?! Sophia ....dedi
Annemi Mrs.diana yanına götürdüm.Sanki bu olanların olacağını biliyor gibiydi..Polis'i aradı ambulans'ı olması gerekenleri yaptı.. Zavallı Diana'nın bizden başka akrabası yoktu..Eve geldiğimizde annem bunları unutturmamı sağladı.Şimdilik.... Bana kendi yaptığı bir hediye ve ufak bir kek'in üstüne mum...Onu üzmemek için gülümsedim..Mutlu rolü yapmaya devam.........
4 Haziran 2013....
Bir söz.......Song(Crash Soundtrack- A Really Good Cloak)
Herşey düzelir diye umut vardı içimde fakat o akşam umutlarımı yıktı...Anlamıştım o gün annemi lavaboda yakaladım kan kusuyordu ...
-Anne?! dedim.
+Ahh.Hayatım..'' su ile temizlemeye başladı.
-Anne korkuyorum...
+Neden hayatım?....
-Seni kaybetmekten ...Seni kaybetmekten korkuyorum Anne...
+Ben burdayım hayatım dedi....Kısık bir sesle ise ''sanırım''..
-Söz ver Anne....Beni bırakmayacağına söz ver..dedim
+Söz veriyorum birtanem seni bırakmayacağıma söz veriyorum..
Ağlıyorduk ikimizde çünkü biliyorduk...Birgün o gidecek ve ben yalnız kalıcam...
Günler geçti.Annemin rahatsızlığı ilerlemeye başladı . Ben ise yollarda ondan gizli dileniyordum fakat en fazla 5 dolar kazanabiliyordum.Çünkü insanlar acımasız diğerinin mutsuzluğu diğer insanı ilgilendirmiyor.Eve geldim normalde her ev gelişimde annem beni kapıda karşılardı bu sefer karşılamadı.Korktum eve girmekten onu ölü bulmaktan korktum.Daha buna hazır değildim söylendim kendi kendime.
-Hayır...Buna hazır değilim..Hayır...
Eve girdim korkarak annem o kanlar içerisinde yatıyordu bağırdım çığlık attım . Sanki kimse beni duymuyordu.Annem'in ölüsüne bağırdım.
-Hani bana söz vermiştin !!! bırakmıycaktın beni...Beni bırakmayacağına söz vermiştin..
O gece annemin ölüsünden hiç ayrılmadım başındaydım...Uyumadım bir an olsun...Gözlerimi ayırmadım ondan...Gözyaşlarımı eksik etmedim başında...