Ağlıyor için için dil'imde ki suskunluğum, kusamadı gitti bir türlü şu içindekileri. Sesimden de bir haber yok, oda müptela çılgınsı sessizliğime. Yüreğimde ise bin yılın hasreti birikmiş özlediklerimden yana, ne yazıkki onunda örtüsü katı bir sessizlik, duyulmuyor feryadı etrafından hiç. İçinden çıkılmazlarım üşüşüyor bir bir yürümeye çalıştığım, umut dolu yollarıma. Neredesiniz hep yanımda bildiklerim, neden duymazsınız acı çığlığını sessizliğimin .! Düşecek gibiyim sanki, yoruldum artık kendi içimde böyle amansızca cenk vermekten. Dinlenmek istiyor artık yorgun ve çaresiz ruh'um, anlatabileceklerimin ince ve manâ'lı uzun hecelerinde. Dinlemez misiniz şimdi avazımda hiç'e bürünmüş uyuyan tüm sustuklarımı, haykıracaklarım bir hayli uzun ..!