HAPİSHANE Bölüm Beş
-inanamıyorum biz hapisanedeydik.hem de suçsuz yere .biz bay tabes i öldürmemiştik.hangi akla bizi hapisaneye atmışlardiki.
-kendimi çok kötü hissediyorum dedi kat.
-biz bir şey yapmadık kendini kötü hissetmene gerek yok kat, dedi rose.
-Rose haklı biz bişey yapmadık.
-2 yıl bişey yapmadığımız halde neden bu hapisanede kalalım ya bizi çıkaramazlarsa dedi kat. -merak etme kat herşey yoluna giricek dedim.ama bende nolucağını bilmiyordum sesimde bir korku vardı.birden annem ve babam geldi.onların yanına doğru gittim.
- Anne baba ben bişey yapmadım doğrusu biz birşey yapmadık.biz böyle bişey yapmayız dedim. Biliyoruz tatlımk siz böyle birşey yapmassınız.
-tamam baba o zaman ne zaman çıkıcaz.
-canım 1 saate kalmaz çıkarsınız. adamın sağlık raporuna bakıyorlar.
gidip kat in yanına oturdum başımı omzuna koydum.buna hala inanamıyordum ben alex bown 16 yaşındaki ben masum bir kız olan ben şu an hapisanede olamazdım.bu imkansızdı.birden polis geldi. -serbestsizsiniz.
derin bir oh çektim. hemen çıktık kat ve rose sarılıp onları öptüm.rose ' u evine kat bırakacaktı.arabada hiç bişey konuşmadık .eve geldiğimizde tam yukarı çıkıyordum ki.babam;
- alex bown buraya gel.aşağı inerken yavaşça iniyordum, bir yalan buluyum diye.şağı indim. Krem renkli koltuğa oturdum.babam ;
- alex orda napıyordunuz orası bir bataklık ıssız bir yer adam yaşlı başlı biri tanıdığımız biri değil orda napıyordunuz alex .
kendimde terleme hissettim.babama jeremy nin vampir avcısı olduğunu,adam diye bir vampir olduğundan,ailemizde bir lanet olduğunu söylersem beni deli sanıp deliler hastanesine yatırıcaklardı.o yüzden başka birşey uydurmam gerek.
-Baba kat in bir arkadaşı varmış biz onu görmeye gittik.ama yolu kaybettik.yolu sormak için durmuştuk... -bi daha öyle ıssız yerlere gitmeyin şimdi hemen odana. Daha cümlemi tamamlama bile izin vermemişti, anlaşılan çok kızmıştı. merdivenden koşarak çıktım.telefonum titriyordu bu kat di.
- alo kat. ailene ne yalanını söyledin.
-yolu kaybettiğimizi sormak için durduğumuzu sen.
-aynen bende aynısını rose da aynısını söylemiş.o demir parmaklarda kendimi garip hissettim sanki gücüm azalıyordu.
-normaldir ilk defa hapisanedeydik.neyse yarın görüşürüz.
- görüşürüz. bugün babamın iş arkadaşı edward not ve ailesi gelcekti.üzerimdekileri çıkarıp banyoya girdim.banyodan çıktığımda üzerime askılı siyah bi tişört üzeime kot yelek altıma kot şort saçım da açıktı.aşağı indim. aşağı indiğimde koltukta adele chance vardı.
- burda napıyorsun.
- senle konuşmak için geldim cafe ye gidelim mi?
-tabi baba biz adelalayla çıkıyoruz 1 saate dönmüş olurum. cafe ye geldik.
- benim kardeşim ölmedi.
- ne. ne saçmalıyodu bu ya çantamdan yavaşça telefonumu çıkardım. deli olma ihtimali yüksekti.
- yani öldüde benim en iyi arkadaşım bir cadı erica yı hayata getirdi şu an pariste okuyor lüten kimseye söyleme.
ağzım açık kalmıştı. -yani senin kar- kardeşin yaşıyor mu?
-evet.
-iyide bu imkansız insanlar ölür ve tekrar hayata dönemezler dünyanın döngüsü böyle.
-2 yıl önce erica trafik kazası geçirdi.çok yaralıydı herkez çok üzülmüştü.o sıralar ısobel in bir cadı olduğunu bilmiyordum.isobel bir büyü yaptı ve erica hayata döndü.bu büyüyü senin kardeşine de yapabilir.bak ben yalan söyleyemeyen biriyim ama sana hiç söyleyemedim yani zorlandım.sende başka bir güç var.
-yani jeremy hayata dönücekmi.
-evet ama kimseye söylememen gerek.ağzım açık kalmıştı.gerçekten jeremy hayata dönebilirdi ama ondan uzak kalıcaktım.ama yaşıyıcaktı.tamam kabul.
-yarın gece 12 de jeremy nin mezarının orda ol tamam mı?
-tamam. adela masadan gülümseyerek kalktı.inanamıyordum kardeşim hayata geri dönecekti.çok mutluydum.ben de masadan kalktım eve doğru yöneldim.eve geldiğimde yüzümde güller açıyordu jeremy hayata geri dönüyordu peki lanet geri gelirse ya ailem bu olayları duyarsa.bunların hepsini zamanı gelince anlıycaktık...
RESİMDEKİLER ROSS,KAT VE ALEX :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
çığlığın sesi
VampirBOWN ailesi normal bir aile olduklarını sanarlar.Ama onları daha gizemli şeyler beklememtedir.Yakın arkadaşının birisi cadı birisi vampir.Bide size aşık olduğunu söylemiş miydim?