Gözlerin maviydi Luke.Görebildiğim en belirgin mavi. İçinde metrelerce okyanusu barındırabilecek bir mavi. Gökyüzünü sınırsız kılan mavi.
Kahve dükkanına girdiğimde burnuma dolan koku artık sıradanlaşmıştı. Her sabah buraya uğramam artık buranın benim için olan önemini yitiriyordu.
Kahve dükkanının karşısındaki ev eşyası satan mağazada çalışmak buraya her sabah uğrayıp birşeyler yememe beni teşvik ediyordu.
Bu sabah yaklaşık geçirdiğim 49 sabahtan farklıydı. Çünkü sen oradaydın Luke.
Her zamanki asık suratımı görünce heyecanlı, yeni işine başlamış olma hevesin kırılmıştı. Yine de bozuntuya vermemiştin.
Kahvemi istediğimde yüzüne bile bakmamıştım. Önemli birisi olabileceğini zannetmemiştim. Arada kayan sesin beni ilgilendirmemişti.
Ama kahvemi bana uzatırken göz göze geldiğimiz anda artık tamamen ilgi odağımdın Luke.
O mavi gözler, bana bir hayat olduğunu anımsatmıştı. Ama yeterli değildi, ben de farkındaydım. Bu yüzden sonraki gün de seni görmeliydim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rainbow | l.h
Fanfictionİspanyolca'da seni seviyorum demenin daha orijinal ve bana kalırsa daha güzel bir yolu vardır. Bu seni seviyorum demekten farklı olduğu için benim için anlamı büyüktür " yo quiero comer culo" " hayatımın ışığısın" anlamına gelir. Luke sen benim hay...