12.Bölüm ▶▶ Beni, seviyor musun?

5.4K 422 539
                                    

Red - Hymn For The Missing

Sana sarılınca geçer sandım.
Sana inanınca biter sandım.
Sana bağlanınca düşmem sandım...

Yüzüme düşen yağmur damlalarıyla gözlerimi kapadım. Arka bahçede saatlerdir çimlere uzanmış bir şekilde yatıyordum. Havanın karardığını bile fark etmemiştim. Üzerimde ince bir body vardı ve şimdiden sırılsıklam olmuştu. Yağmur gittikçe şiddetini arttırırken içeri girmemekte ısrarcıydım. Hasta olacağımı bile biliyordum. Ama inadım tutmuştu işte.

"Görüyor musun baba halimi? Oğlun ne kadar da güçsüz?" Kara bulutlar kaplamıştı gökyüzünü bir tanecik bile yıldız göremiyordum. Ama fısıltı gibi çıkan sesimi belki babam duyardı diye ümit ediyordum.

"Papatya kokulun çok güçsüz baba.. Artık herkesin yanında ağlıyorum. Güçsüzlüğümü onlarda görüyorlar. Bana acıyorlardır muhtemelen." Yağmur damlaların karışan gözyaşlarımla ağzımdan bir hıçkırık kaçmıştı. Oturur pozisyona geçip bacaklarımı karnıma çektim. Kollarımı da bacaklarıma dolarken yağmur hızını arttırmıştı.

"Keşke yanımda olsaydın.. Saçlarımı öpüp her şeyin geçeceğini fısıldasaydın.." Babam yanımda olsaydı belki de bu kadar yalnız hissetmezdim. Yalnızdım işte. Arkadaşlarım yoktu. Bir ailem bile yoktu. Sığınabilecek derdimi anlatabilecek kimsem yoktu. Benim kendimden başka kimsem yoktu.

Çimlerin üzerinden zorlukla  kalktığımda belime dolanan kollarla sıçramıştım. Kıkırtısı kulağıma dolduğunda sarhoş olduğunu anlamıştım. Yüzümü yavaşça ona döndüğümde gözlerini kaçırmıştı. Gözyaşları yanaklarına süzülürken başını önüne eğmişti.

"Özür dilerim Baek. Çok özür dilerim." Çenesini kavrayıp yüzüme bakmasını sağladığımda bana bakmamakda ısrarcıydı. Belimdeki kollarını gevşettiğinde bir iki adım benden uzaklaşmıştı.

"Sözümü tutamadım. Lanet olsun! Özür dilerim Baekhyun." Neyden bahsettiğini anlamıyordum. Sürekli özür diliyor, bedenini sallıyordu.

"Ne sözü Sehun? Niye sürekli özür diliyorsun?" Yere çökmüştü. Hıçkırarak ağlamaya başladığında zaten ağlamaya hazır bir halde olduğum için bende ağlamaya başlamıştım. Onun yanına çöküp bacaklarımı karnıma çektim. Hıçkırıkları kesildiğinde konuştu.

"L-luhan?" Devamını getirmeden yine hıçkırıklara boğulmuştu. Luhan'a bir şey mi olmuştu?

"L-luhan'la.. birlikte oldum." Yüzünü elleri arasına alıp daha şiddetli ağlamaya başladığında verdiği söz gelmişti aklıma.

"Sen, beni affedene kadar kimseye dokunmayacağım." Ama bu söz Chanyeol'ü sevmeden önceydi. Ben, Sehun'u sevmiyordum ki. Eğer sevseydim o zaman affetmezdim.

"Ç-çok sarhoştum nasıl oldu bilmiyorum." Aramızda onun beni sevmesi dışında bir bağ yoktu. İstediği kişi ile birlikte olmakta özgürdü. Niye suçlu hissediyordu? Hem Sehun, Luhan'a ısınmış olmalıydı. Yoksa onunla birlikte olmayacağını en iyi kendisi biliyordu.

"Luhan'ı seviyorsun Sehun. Sarhoş falan da değildin. Her şeyi isteyerek yaptın buna eminim." Dediğimde itiraz etmeye başlamıştı. Ayağa kalkıp eve doğru ilerledim. Arkamdan sürekli özür diliyordu. Ama ben ortada bana yapılmış bir hata göremiyordum.

fratello :: chanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin