-Ciğeri çıka çıka özlemek nedir bilirsiniz.
Böyle parça parça oldugunu görmek bir daha saramayacağını ve bir daha nefesini koklayamayacağını bilmek nedir?
Ve o doyamadığın tenin,ellerin baskasina ait olacağını bilmek Dünya'nın en buyük kazası ve en büyük acısı her gün bunlarla yaşamak en fenası ne paklar ki beni ?
Sesine gebe kalıp hasretler doğurmak,kutsal Anne lik duygusunu bana verir miydi?
Yoktu oluru kimler götürdü seni?Dedim...Ve bir türlü kendime gelemedim.
Başımda tarifi olmayacak bir sessizlik.Başımda bilmem kaç kilometreden duyulacak çığlıklar başlı başına bir çelişkiydim.
Gerçeklik payına yakışmayan yalnızlık evin içinde.işin kötüsü naklen yayın hayalin di.Nasılda dalmışız sevgine ve sensizliğe
inan ki Hayretimdin...Gözlerim karanlık kulaklarım kapalı ve dilim sessizdi.
Bedenim artık sensiz ve hissizdi.
Aslında bağıra bağıra küfrleri hak edendin sen
Ama gönlüm mantığıma el vermez di.
Peki Giden mi güçlüydü bu kararı aldığı için.
Yoksa kalanmı verilen kararı mecburiyetten kabullenip acı ile yandığı için?
Suçlu kimdi?
Peki ya bağlılık kalana ne kadar yetti?
Elimde kalan bu sorulara cevap veremezdim.
Ve ben bu sınavı öyle kolay geçemezdimm...
Uyuyordum uyanmak istemiyordum elimden birşey gelmiyordu...Anlatmak ve anlatmamak arasında gidip geliyordum,olmuyordu susuyordum.Ve hepiniz mutlaka gidenin sızısını,boğazda bir yumruk olarak hissetmişsinizdir.
O an hepiniz mutlaka bir defa ölmüşsünüzdür...
Gidenle bitmek kelimesine anlam katanlar ve arkasına bile bakmadan geride enkaz bırakanlar.
Hayaller ezilmiyor...
O ukteler hep boğazın oralarda bir yerde bütün olarak takılı kalıyor.
İşin kötüsü ise hiç bir lokma ,hiç bir su o bağazı temizleyemiyor...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bocalamak
No FicciónElbetde sizinde Vardır kapanmak nedir bilmeyen Lanet olası yaralarınız... Kursağınızda yapışıp kalan yutkunamamalarınız. Sıradan bir hikaye değil bu. Ölüme 250 gün kala...