'Tıpkı sana olan hislerim gibi, öyle birdenbire, istemeyerek. '
Arabanın yavaşlaması ve ve Girby'nin ipleri çekerken çıkardığı ses ile baloya vardıkları belli olmuştu. Andra eteğini sıkıca tutarken elmacık kemikleri çıkana kadar gülümsedi.
''Sanırım geldik.''
Bell karşılık olarak tebessüm edince Andra'nın içine güven dolmasını sağladı. Girby kapıyı açarken gülümsedi ve reverans verirken gözlerini bir çizgi oluncaya dek kıstı. İlk olarak Andra'nın inmesine yardımcı oldu. Ardından Bell elbisenin göğüs dekoltesini azaltmak için yukarıya doğru çekti ve Girby'nin elini tutarak arabadan indi.
Sabahın güneşinin sönmesiyle etraf soğumuş ve insanın tüylerini diken diken edecek bir rüzgarın esiri olmuştu.
Girby eli ile kapıyı işaret ederken gülümsedi.
''O halde bayanlar, artık içeriye girebiliriz.''
Kızların ikisi de gülümserken, Larkec, Andra'nın geldiğini bay ve bayan Grant'a bildirdi. Onun birkaç santim arkasında duran Bell ellerini birleştirerek heyecanla gözlerini açtı. Uzun koridordan geçerlerken Andra kafasını hafifçe yana çevirip Bell'e muzip bir bakış attı.
Aşağıdan gelen müziğin sesi daha yakından gelince ve bazı konuşma tınıları artınca salona yaklaştıklarını anladılar. Merdivenlerin başına geldiklerinde birbirinden farklı yüzler ikisini de hayranlıkla süzüyordu. Ardından gelen alkış sesiyle Andra samimi bir şekilde gülümsedi. Bell hemen arkasından onu izliyordu. Fakat o Andra gibi gülümseyemiyordu. Yapmacık bir şekilde ağzını germekten başka bir şey yapmıyordu. Çünkü ona göre bu insanların çoğu yapmacıktı.
Andra aşağıya indiğinde birkaç tanımadığı insana reverans verdi. Şaperonlardan bir kaçı bir tarafa toplanmış Andra'ya bakıp hayranlıkla fısıldaşıyordu. Fakat bir süre sonra Andra'dan ilgiyi çeken insanlar sanki oraya henüz gelmiş gibi Bell'i süzüyordu. Bunların birkaçını duymuştu.
''Hey şu Bay ve Bayan Grant'ın evlatlık kızı değil mi?
''Ah hayır Thomas, kız evlatlık değil, köşke çalışan birinin akrabasıymış, fakat ona değer verdikleri gayet orta da.''
Ardından başka konuşmaların sesi de geldi. Bell bu insanların fazla meraklı ve düşüncesiz olduğunu düşündü.
''Güzel bir kızmış.
''Evet gerçekten de çok farklı fakat... biraz küçük duruyor.''
Bell daha fazla dayanamayarak kendi hakkında konuşan ve birini uzaktan tanıyan kadınların yanına gelip ellerini göğsünde birleştirdi ve tekrar yapmacık bir şekilde gülümsedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Arka Bahçeden Sevgilerle
Fiksi Sejarah#TarihiKurgu ''Pek az kadın terkedildiği erkeğe karşı bu kadar samimi davranır. Ve yine pek az kadın asla bitmeyecek olan bir sevgiyi ömür boyu kalbimde taşır. '' Bu sarışınla hayatın omzuna yüklemiş olduğu yüklerin henüz farkına varmayan uslanmaz...