Media sırasıyla; Çisel, Poyraz.
Rüzgar, SenaAdının Poyraz olduğunu öğrendiğim adam bana doğru sinirle bakarken Mira olanları anlatmıştı. Poyraz sinirle kasılırken Miranın az önce anlattıklarından sonra olay yerine gönderdiği adam aramıştı.
-Evet Rüzgar...Hayır iyi Mira..tamam sen getir..tamam burada o da ...
Dediği son şeyle beni kastettiğini anlamamla Miraya veda edip kapıya doğru gitmem bir oldu.
Bileğimi tutan sert bir şeyle geriye doğru çekilmem bir olmuştu.
-Ne yapıyorsun sen? Bırak kolumu salak!!Canımı acıtıyorsun!! Bağırmamdan dolayı kolumu daha çok sıkıp bana daha da fazla yaklaştı ve;
-Bana bağırma bu bir! Bir daha bana hakaret ettiğini duymayayım bu iki! Ben izin vermeden de evimden kimse çıkıp gidemez bu da üç!!
Diyerek gürlediğinde istemsizce yerimden sıçradım ama Poyraz daha da sinirlenerek devam etti;
-O p*ç adam bulunana kadar buradasın!!
Kolumu ondan kurtararak ;
-Hayır dedim sana!! Burada kalmak istemiyorsam kalmam bunu sana soracak değilim!
dedikten sonra hızla elimi cebime attım ve telefonumu çıkartarak 'babam' yazısına tuşlayarak kulağıma götürecektim ki Poyraz telefonu elimden hızla çekerek yere fırlattı ve telefonumu paramparça etti. Lan o iphone6 parçalanmaması gerekiyordu!! Ama hayvan herif nasıl attıysa artık telefonun parçaları yerde sürünüyordu resmen.
Ağzım şaşkınlıkla açılırken;
-Ne yaptığını sanıyorsun?...ya...hayır ...sana inanamıyorum!!
-Bana bağırmaman gerektiğini sana söylediğim sanıyordum...ayrıca benim hakkımda inanamadığın tek şey bu mu?(kahkaha) ozaman daha çok şaşıracaksın..
İki elim belimde ona 'Gerçek misin' bakışları atarken kapının aniden açılmasıyla olduğum yerde kaldım. Karşımda bileğini ovuşturarak söylenen gözlerindeki korkuyu hissedebildiğm bir Sena vardı...
**********************
Sena 'dan
Offf! Çisel hala gelmemişti ve iki saati geçmişti. Onun için endişelensemde dağ evinin içinde gözümü gezdirdigimde yüzümü istemsizce burusturdum. Evdeki herkesi boşaltmıştım. Ama sorun bu değildi. Benim ve Çiselin yokluğundan yararlanan sarhoş 'arkadaşlarımız' evin içine etmişlerdi. Ve babam kesinlikle Çisel ve bana ceza verecekti. Bu düşüncelerimden kısa süreliğine kurtularak sehpanın üzerindeki içki şişelerini kaldırmaya başladım. Ne kadar toplasam o kadar kârdı bizim için. Arkamdaki kapının açılmasıyla sesini duyduğumda o tarafa dönmeden;
-Parti bitti! Dedim. Ama ayak sesleri bana doğru geliyordu ve hızlanmıştı. Arkamı dönmemle tanımadığım bir adam ile burun buruna gelmiştim. Usulca ama bir o kadar da sinirlice;
-Parti bitti dedim,duymadın mı?
Hızla kolumdan çekerek beni villadan çıkarttı. Bileğimi çok güçlü sıkıyordu ve sırf bu acı yüzünden nefesim kesiliyordu.
-Ya..biraksana çok acıyor.. nolurr bırak..
Sesim biraz daha ağlamaklı çıktığında kolumu bırakarak bana döndü. Elini biraz gevşetti ve elimi elinin içine aldı. Kızarma ve morarma safhalarını bir arada yaşayan bileğime bakarak yüzünü buluşturdu ve birkaç küfür mırıldandıktan sonra ;