Malesef doğru tahmin gelmedi.
Olsun nasıl olsa şimdi öğreneceksiniz. iyi okumalar...
...............................
Ben kafamda bin bir türlü şey üretirken Ömer araya girdi.
"Hala anlamadın mı be kızım?"
Hayda ben çok mu salaktım acaba..Yoksa gerçekten anlaşılmayacak bir şekilde mi konuşuyorlardı.
"Evet hala anlamadım,doğru düzgün açıklarsanız belki anlayabilirim"
Bunu biraz iğneleyici söylemiştim. Ama ne yapayım sinirlerim bozulmuştu . Böyle olaylardan nefret ederdim. Çünkü hiç sabırlı değilim. Her şeyi anında öğrenmek isterim.
"Sevda ve Ömer iki senedir birbirlerine aşıklar ama bir türlü açılmıyorlar"
Evvet işte budur biliyordum! İlk gördüğümde anlamıştım.
"Eee"
"Sen benim yanıma,Ömer de Murat'ın yanına oturursa Sevda ile Mehmet de yan yana oturmak zorunda kalacaklar"
Bu neydi şimdi ya? Aynı matematik problemi gibiydi. Şu şunun yanına oturursa o bunun yanına oturur.O öyle yaparsa bu böyle yapar. X iki katına çıkarsa y beş katına çıkar.
Şimdi bir de alıcı gözüyle bakalım. İşin sonunda Sevde ile Mehmet yan yana oturacaklardı. Aha şimdi anlamıştım işte. Böylelikle birbirlerine yaklaşacaklardı.
"Haa şimdi anladım"
"Bi zahmet!"
Ömer'in bu lafı üzerine ona öldürücü bakışlar attım. O da özür dilediğini göstermek için ellerini havaya kaldırdı. Böyle çok masum görünüyordu. Ama sinirlenmiştim bi kere .Kolay kolay beni sakinleştiremezdi. Ne kadar tatlı olsa da!
Nazlı bakışlarımızı görmüş olacak ki konuya geri döndü.
"Belki böylelikle birbirlerine yakınlaşabilirler"
Bu gayet iyi bir fikirdi. Hatta süperdi. Ama bunu neden geçen sene yapmadıklarıni anlamamıştım. Herhalde benim gelmem onlara ilham vermişti.
"Tamam bana uyar" Bunu söylerken gözlerim Murat'ı arıyordu. Acaba o bunu nasıl karşılayacaktı?
Nihayet gözlerim onu bulduğunda Özge ve birkaç arkadaşıyla konuşuyordu. Geçen günkü maç ile ilgili konuşuyorlardı. Birbirlerine hararetli hararetli bir şeyler anlatmaya çalışıyorlardı. Özge ve yanındaki diğer kızın iyice sıkıldığı anlaşılabiliyordu.
Ben onları incelerken Özge beni gördü ve selam verdi. Ben de hafifçe başımı salladım. Giydiği kıyafetlerin dün giydiklerinden aşağı kalır yanı yoktu. Ne yalan söyliyim kızın fiziği çok güzeldi.
Az sonra Ömer Murat'ı çağırarak ona meseleyi anlattı. İlk başta küçümseme ve vurdumduymazlıkla başından savmaya çalıştı. Ama Ömer çok ısrar edince daha fazla dayanamayıp kabul etti.
Onun da gözleri beni arıyordu sanki. Ya da bu sadece benim kuruntumdu. Ama yine de başımı önüme eğdim. Çünkü onunla göz göze gelmek istemiyordum. Neden olduğunu bilmiyordum ama onunla göz göze gelince karnımda bir şeyler oluyordu. Acaba anlamı neydi. Aşk mı? Bilemem!
Hoca sınıfa girince düşüncelerimden sıyrılıp derse odaklanmaya çalıştım. Ama nafile. Hep Murat'ı düşünüyordum. Tam başka bir şey düşüneceğim sırada istemsizce ona bakarak tekrar onu düşünmeye başlıyordum.
...
Öğle teneffüsünde Nazlı ve Ömer'le yemeğe gittim. Sevda ve Mehmet birliktelerdi. Planın bu kadar çabuk işlemesine şaşırmıştım doğrusu. Herhalde yakınlaşmak için böyle bir ortamın oluşmasını falan bekliyorlardı.
Her neyse en azından birileri mutluydu.
...
Bu akşam okulda etüte kalmam gerekiyordu. Hiç istemiyordum ama hoca çok zorlamıştı. İşin kötü tarafı da akşam tramvayla eve dönmek zorunda kalmamdı. İlk defa İstanbul'da yalnız başıma bir yere gidecektim. Umarım kaybolmazdım !
Açıkçası etüt çok sıkıcı geçmişti. Çünkü hiç kimseyi tanımıyordum. Boş boş oturup durmuşum. Eminim ki bir dahaki etüte tanıdığım birileri kalmazsa asla kalmazdım!
Etütten çıktığımda ilk başta nereye gideceğimi bilemedim. Yoldan geçen bir bayana sordum. Aksi şey "Biraz yürü görürsün" dedi. Sanki ben sana onu sordum. Herhalde yürüyeceğimi ben de biliyorum. Ne tarafa gideceğimi söyleyecektin!
İçimden kadına baya bi saydırırken dalmıştım. Her şey bir anda olup bitmişti. Hiç bir şey anlayamadan kendimi yerde buldum. Kıpırdayamıyordum. Çok fena telaş yapmıştım.
Hareketsiz kalmamın nedenini anladığımda daha çok telaş yaptım. Üstümde biri vardı ve altta eziliyordum. Haliyle bu da hareketlerimi zorlaştırıyordu.
Kendime gelince üstümdeki kişinin yüzüne dikkatlice baktım. Neden hala kalkmadığını merak etmiştim. Aramızda sadece bir santim vardı. O yüzden yüzünü dikkatle inceliyordum. Çok karizmatikti. Birazcık kıpırdasam dudaklarımız değecekti. Nefesini yüzümde hissedebiliyordum.
Çok heyecanlanmıştım ve korkmuştum.Kalbim sanki yerinden fırlayacak gibi delice çarpıyordu.Onunki de öyle...
.....................................
Sizce de fazla heyecanlı bitmedi mi??
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeni Şehir, Yeni Hayat
Teen Fictionİki kişi arasında kalmak...Nasıl bir duygudur az çok bilirsiniz. Peki bu iki kişi kardeş olursa... ### "Geç kaldık galiba. Zaten ben öylesine söylemiştim.Sen ciddiye alıp buraya geldin." dedim. Tam arkamı dönüyordum ki Murat'ın sesiyle i...