Bölüm 25 -Görevin sonu

2.4K 281 12
                                    

Günler geçip gidiyordu. Elbete boğa ve adamları bu durumu fark edemiyorlardı. O gün boğanın yardımcı kaptanı yanına geldi. 

''Patron gerçekten bir anlamı kaldı mı? Sadece ölsek buradan kurtulamaz mıyız? Bu tarz gücü olan birisi bizi öldürmek istese zaten öldürürdü. O bizimle oynuyor. Ölene kadarda oynayacak.''

''Pes etme. Kimse pes etmesin. Hala bir şans var. Onun gücü sonsuz olamaz. Sonunda bu alan son bulacak. Bir ihtimal oyunu pes etmeden bitirirsek sağ kalabiliriz.''

''Patron gerçekten buna inanıyor musun? Sağ kalsak bile başımızda ödüller var. Neden bizi sağ bıraksın?''

''Yanlış düşünüyorsun. Onun gücünde birinin neden paraya ihtiyacı olsun ki bunların hepsini eğlenmek için yapıyor.''

''Doğru söylüyor. Eğer bu iş bittiğinde hala akıl sağlığınız yerinde olursa yaşayabilirsiniz.'' Yardımcı kaptanın yanında belirmiş olan figür söyledi.

Kamptaki herkes bunu duydu. Yeni bir yaşama isteği herkesin kalbinde oluştu. Umut olduğu sürece herkes direnebilirdi. 

Bu söylenenlerin sonucunda kampta çoktan delirmiş olan kişiler öldürüldü. Artık on beş kişiydiler. Boğa'nın emirleriyle herkes toparlandı.

Kalan yemekler düzenlendi. Uyku planları listelendi. Yeni bir yaşama başlamış gibiydiler.

Bir hafta daha geçti. Bu sürede figür hiç gelmedi. Bu insanları hem rahatlatıyor hemde endişelendiriyordu. 

Sonunda yemekler azalmaya başlamıştı. son birkaç gün için yetecek yemek kaldığında iri boğa beş kişiyi örgütledi ve nöbeti beşi tutuyordu.

Boğanın planı basitti. Kalan herkesi öldürüp daha uzun yaşamak. Yemek kısıtlıydı ve başka bir şansı kalmamıştı. Aslında diğerlerini tek başına öldürmeyi deneyebilirdi. Ama herkese karşı kazanabileceğine emin değildi. Geriye hala sağlam olarak kalan kişiler grubun en güçlüleriydi.

Diğer on kişinin uyuduğuna emin olduktan sonra plana başladılar. İlk üç kişiyi sessizce öldürmeyi başardılar. Ama tüm avantaj buydu. Sonucunda kalan kişiler tecrübeli haydutlardı. Sınırlarına dayandıkları anda dahi bir gözleri açık uyuyorlardı.

Yatan kişiler hızla kalmaya çalışsalar da o karmaşada uyuyan taraftan iki kişi daha düştü. Bunun yanında ilk uyanan haydutta onu öldürmeye çalışanı öldürmüştü. Aslında çatışma çok kısa sürdü. Sayılar beşe dört dahi olsa taraflardan birisinde boğa vardı. 

Tek başına beş kişiyle baş edebilecek kadar güçlüydü. Adamlarının da yardımıyla kalanları hızla öldürdü. Her şeye rağmen bu karmaşada. Kendi tarafından birisi daha öldü. 

Çatışma bittiğinde ayakta üç kişi kalmıştı. Yardımcı kaptanı Boğa'nın yanına geldi.

''Patron kazandık artık yaşay...''

Kugğh..

Boğazına bir anda bir hançer saplandı. Aynı şekilde Boğa'nın boğazının yanında da bir hançer vardı. Diğerinden tek farkı boynuna tam girememiş olmasıydı. Boğa yardımcı kaptanını yere attı.

Geriye tek kalan kişi. İri boğanın sevgilisiydi. Onun yardımlarıyla şimdiye kadar yaşayabilmişti. Ayrıca haydut grubundaki tek kızdı. Figür ona ne kadar konuşursa konuşsun hiç etkilenmemişti. 

O doğasının tamamen karşısına geçmiş; yeni şeyler denemek isteyen bir elfti. Kendi kabilesinde olan düzenden ve yaşam tarzından öyle çok sıkılmıştı ki sonunda bir haydut olmuştu. Uzun yaşamı ve zihinsel olarak çok dayanıklı oluşu onu bu faciada bir şekilde hayatta tutmuştu. 

Gölge (Suçluların Kabusu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin