Huzurumsunuz....

23 3 0
                                    

Üç ay sonra Melis' den...

Yüzümdeki sebepsiz gülümseme... mis gibi 'AŞK' kokan adam... Karnımda bebeğim... Ve herkesin rahatlamasını sağlayan bir şey daha... Sıcacık bir yatak ve pazar günü! Sonunda o an geldi demek ki! Herkesin beklediği o gün, geldi..

"Yine dalmışsın?" Elleriyle gözlerini kaşıyan Kerim' e aşkla baktım. Çok masum ve tatlı görünüyordu. Bi an lisede yaşadıklarımız geldi aklıma. Ben ondan vazgeçmeye çalıştıkça bana bu şekilde gülüyordu, ve ben yine vazgeçemiyordum ondan. İyi ki de geçemiyordum.

"Dalmadım, sadece yüzünü inceliyordum." Dedim ellerimle yüzünü avuç içlerime alırken. Karnım çok olmasa da biraz büyümüştü. Belirgin hale gelmeye başlıyordu yavaş yavaş. Ve benim miniğimde 'Ben buradayım heyoo!' diyordu artık.

"Ama sen bana böyle bakmaya devam edersen hiç iyi şeyler olmayacak(!)" Dedi bana imayla. Gülümsemem sırıtmaya dönerken yanaklarını sıkma isteğimin ağır basmasıyla yanaklarını sıkmaya başladım Kerim' in.

"Amanda benim koca bebeğim beni tehdit mi edermiş?" Kafamı geri atarak gülmeye başladım bu sefer.
"Amanda benim bitanem bana beni öldürecekmiş gibi de mi bakarmış?" Gülmem daha da şiddetlenirken son kez ona yaklaşıp kokusunu içime derince çektim.. "Amanda benim bebeğimin babası beni öpemezmiş mi?" Dedim onu öperken. Sonra geriye çekilip sırıtmaya devam ettim.

"Benden günah gitti o zaman! Ben seni çook uyarmıştım!" Dedi o da sinsice sırıtarak. Korkmalı mıyım şuan!?

"Kerim dur!" Olduğu yerden aniden fırlayıp beni kucağına alırken mutfağa doğru gitmeye başlamıştık. Amaç?

"Planı sadece bir kere söyleyeceğim.. hazır mısın koç?!" Koç?

Tamam hadi kalk bakalım koç! Yeter bu kadar şamata. He bu arada, tikin olduğunu öğrendiğim iyi oldu...

Hatırlamıştım o anı. O gün bileğimi zedelemişti öküz güçlü sevdiğim(!)

Hatırladıklarımla cevap cerdim. "Hazırım kaptan!" O da hatırladı sanırım ki gülmeye başladı.

"Kahvaltı yapılır, kontrole gidilir, istediğimiz gibi, hatta Öykülerle beraber istediğimiz gibi gezilir veee.. kapanış. Uyku vakti küçük hanım." Dedi ve burnuma dokundu o ince uzun parmaklarıyla.

"O zaman benim minik kı-" Dememe kalmadan Kerim girdi araya. "Hooop! Kız mı? Emin misin matmazel? Çünkü bizim bebeğimiz erkek olacak." Dedi kendinden emin bir şekilde.

"Nerden biliyorsun acaba?" Bilmiyorduk. Bugün belli olacaktı inşallah.

"Bilmiyorum, hissediyorum." Dedi bir yandan bana göz kırpıp, bir yandan da menemen yapmak için yumurta kırarken. Abi çok tatlı ya!!!

.
.
.

Kahvaltımızı yaptıktan sonra Öykülerle konuşup anlaşmıştık. Piknik türü bir şey yapacaktık bugün.

Arabaya bindiğimizde Kerim bir şeyler yaptı. Daha çok arabayı kontrol eder gibiydi. Kaputu da açıp bir şeyler yapınca arabaya bindi ve yola çıktık.

Hastahaneye gittiğimizde heyecandan bayılacaktım artık! Doktordan randevulu olduğumuz için saati bekleyip girdik içeriye.

"Evet. Heyecanlı mısınız bakalım?" Çok samimi bur şekilde gülümsemişti bize.

"Çok fazla hemde. Hadi çabuk olalım." Deyip sedye gibi olan ama adını hala öğrenemediğim şeyin üzerine yattım. Seval hanım (doktor) da gülünce heyecanla ekrana bakmaya başladım.

SIRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin