Gaia ile Poseidon'un oğulları olan, yarı-dev Antaios, insana daha çok Grek-Berberi karışımı bir efsanenin kahramanı gibi görünüyor. Kaynaklara göre Libya'nın iç kesimlerinde yaşayan kral Antaios (Latinleştirilmiş hali Antaeus), gelip geçenlere güreşte meydan okuyor, güreşe tutuşup da tuş ettiği herkesi de acımadan öldürüyordu. Antaios hiç yenilmez ve öyle çok kişiyi altına alıp öldürür ki bunların kafataslarını Poseidon tapınağına çatı diye yığar. Antaios'un büyük sırrı, güreş esnasında toprakla, yani annesiyle olan temasını koruduğu sürece, Gaia'dan tükenmek bilmez bir enerji akışıyla beslenmesidir. Antaios'un ayakları bir kez yerden kesilecek olsa, bu hiç yenilmeyen dev, ancak herhangi bir insan kadar güçlü olacaktır. 11. görevini yerine getirmek üzere, Hesperidlerin efsanevi bahçesine doğru yola koyulan Herakles, yolu üzerinde Antaios ile karşılaşınca bu devle güreşmek zorunda kalır. Güreş sırasında çaresizce Antaios'u yenmeye gayret eden Herakles, bir yandan da onun neden hiç yorulmadığını çözmeye çalışır. Nihayet, doğru akıl yürütmeyle (bazı versiyonlarda tanrıça Athena'dan tüyo alarak) devin sırrına vakıf olur; onu havada tuttuğu bir sırada bir ayı kuvvetiyle sıkıp kaburga kemiklerini kırmak suretiyle öldürür. Yunan mitolojisine göre Antaios, Tinge, Tinga, Tingis, Tinjis vb. adlarla anılan, bir Berberi ilahesi ile evliydi. Tarihçi ve arkeolog Mustapha Ouachi, tanrıça Tinge ile Tanca şehri (Fransızca Tangiers; Fas'ın kuzey kesiminde bir şehir) arasında coğrafi bir bağın varlığına işaret etmiştir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Efsanevi Yaratıklar(İyileştirmede...)
Viễn tưởngbazı efsanelerin gerçek olduğunu herkes bilir.Hatta ben bile bazılarının gerçek olduğunu düşünmüyor değilim. Kitabı okuyun ve neyin doğru neyin yanlış olduğuna siz karar verin😇😜😜