Rüyalarda Buluşalım

~ Girdap ~

BÖLÜM 1

5 Mayıs 2015

Biricik, part time garson olarak çalıştığı Türkiye' nin en ünlü , en pahalı restorantından çıktıp evine gidiyordu. Bu gün her zamankinden dolu olan restorant yüzünden mesaiye kalmış ve yorgunluktan adım atacak hali bile yoktu. Gece yarısını çoktan geçtiği için otobüs seferleride bitmişti. Neredeyse boş olan cadde de ağır adımlarla yürümeye devam etti.

Aklına babası geldi ve biraz daha hızlı yürümeye zorladı kendini, zorladı çünkü babasından önce evde olmalıydı. Bu saatte işten çıktığını ve gecenin bir saattinde yalnız başına eve gittiğini duyarsa çok kızardı Kemal bey, gerçi Emel ablasını çıkarken aramıştı ve mesaiye kaldığını babasını ondan önce gelirse idare etmesini istemişti.

Kemal bey, Biricik' i öpmeden uyumazdı gerçi Biricik' te her gece babasını beklerdi. Gelip ' İyi geceler benim Biricik' im ' diyerek onu öpmezse sanki o gece karabasanlar onu rahat bırakmayacakmış gibi gelirdi. Babasının sadece bir öpücüğü her kötülükten korurdu onun için hep böyleydi.

İyi ki Emel ablası vardı. O olmasa hayat hem Biricik için hemde babası için daha zor olabilirdi. Sonuçta Biricik bir kızıdı ve genç kızlığa adım attığında babasıyla konuşamadığı bir çok şey olduğu için, kendisini babasına karşı kapata bilirdi. İşte o zamanlarda girmişti emel ablası iki kişilik hayatlarına.

Peki annesimi neredeydi.. ? İnanın onun nerede olduğunu Biricik' te bilmiyordu.

Annesi gitti. Sadece giderken Biricik' e öyle bir bakmıştı ki sanki ' Artık ayağımda bir pıranga istemiyorum o yüzden seni arkamda bırakıyorum. Burada beş parasız yaşayamam ! Ben bu değilim, böyle bir hayatı yaşayamam ! Yapamam ! ' der gibiydi. Biricik ona olan son bakışını ve onun gibi mavi olan gözlerini hatıyordu.

Onu son görüşü böyleydi. Ne Biricik onu aradı ne de o Biricik' i görmek için geldi.

Babasına gelecek olursak Dokuz yıl önce Emel ablasıyla evlendi. Emel ablası dünya tatlısı birisi ama sinsilerin sinsirrellası bir kızı var Biricik' le aynı yaşta. Babası ve Emel ablası onların kardeş olmalarını birbirlerini sevmelerini istiyorlar. Bırakın o içten pazarlıklıyla kardeş olmayı aynı havayı bile solumazdı da Biricik, Emel ablasına dua etsin di yoksa şimdiye kadar saçlarını yolup eline vermişti ve hatta evden postalamıştı.

Biricik' i yanlış tanımayın. Aslında uysal birisi her ortama rahatlıkla uyum sağlar, sever ve sevilir ama konu Cansu olunca kayış kopuyor onda neden mi ?

Çünkü;

O sinsi yaratık evilerine geldiğinden beri Biricik' in kötü olması için elinden geleni yaptı. Lise yılların da Biricik' in arkadaşlarını kışkırtarak Biricik'e cepe almasını sağlayarak onu  yalnız bıraktı. Dört yıllık sevgilisi olan Ozan karaktersiziyle birlikte oldu.

Aslında bakarsanız Ozan' a aşık değildi. Onunla arasın da olan şey sevgimi, hoşlantımı veya alışkanlıkmı bilmiyordu. Ama Cansu ' yla onu öyle  görünce canı yandı. Atlatması uzun sürdü ama başardı.

Şimdi ki zamana gelecek olursak üniversite son sınıfta ve bir ay sonra mezun oluyordu. Part time işte akşamları saat yediden on ikiye kadar ünlü bir restorantta garsonluk yapıyordu. Babası çalışmasını istemesede hem ev masrafları hemde Cansu' nun dershane ücreti, Biricik' in okul masraflarıyla birleştiğinde zorlandığı için kabul etmek zorunda kaldı.

Ve Biricik işten çıkmış caddede yürüyordu. Bugün yoğundu durmaksızın çalışmış ve şuanda adım atmak için çabalar durumdaydı. Bir an önce evde olması gerektiği için caddeden yürümeye devam edemezdi eğer devam ederse yolu yarım saat daha uzayacaktı. Kestirmeden giderse daha az yorulup evine, sıcak yatağına kavuşmuş olurdu.