beklenmedik misafirler

66 30 0
                                    

Saatlerdir araba kullanıyorum,peki ben tanımadığım bu şehirlerden nereye gitmeliyim?
Sokaklarda tüyler ürpertici sessizlik var,sanki burası yıllardır kullanılmıyor. Çiftlikten uzaklaşmamdan üç gün geçiyordu. Aclıktan ölmek üzereydim. Arabanın içinde babam hep bizim için bisküvi saklardı. Biz bu arabayla dolaşmaya çıktığımızda Simon hep aç olurdu. Benim 21 ,Simonun da 19 yaşı olmasına rağmen ,babam için biz hala çoçukduk .Aslında onları çok özlüyorum. Ben hiç babamın sözünden çıkmadım .O benim kendi ayaklarımın üzerinde duramayana kadar erkek arkadaşımın olmasını istemiyordu.Zaten nereye gitsem, param için hep ilgi görüyordum.Ama bunlar benim ilgimi çekmiyordu.Ben erkek aramak yerine,hikayelerdeki aşkı araştırmayı tercih ediyordum. Geçen tatilde arkadaşlarım beni Nik-le tanıştırdılar.İlk cümlesini beğendim, çünki babamla ilgili değildi.Sonra beni arabası ile eve bırakmıştı,zaten onunla iki gün takıldım o sırada anahtarsız araba kullanmayı öğrendim.O zamanlar ben ona inanmıştım,bilmiyordum ki o anahtarlarını kayb etmedi sadece araba onun değildi.
Bu arada…  benzin de bitmek üzereydi .Benim acilen bir benzinci bulmam gerekiyordu.
Uzaktan benzin istasyonu görünüyordu.Arabayı biraz uzakta park ettim .Sessiz olmam gerekiyordu.Her şeyi kontrol etdim ve arabaya döndüm.Araba benzine olan ihtiyacını giderirken,ben içerilere bir göz alacaktım .Ne zamandır,bilmiyordum ama burası da terk edilmişdi. İçerden bir kaç bidon ve su şişesi buldum,şükürler olsun ki dokunulmamış., bundan başka bıçak, kase ve en esası yiyecek birşeyler buldum.Onları toplayıp ,arabaya dönüyordum ki,durmak zorunda kaldım.Arabam 3 insan mı yoksa zombi mi, her kimdi  bilmiyorum ama etrafı sarılmıştı. , Burda böyle durmak niyetim yokdu. Addımlarımı sessizce atıyordum.Yaklaştığım an onların insan olduğunu anladım.Kendi aralarında" araba bulduk hadi ne bekliyoruz kaçalım" konuşmalarını duyduğumda ,
"Ey arabaya dokunma" sözü ağzımdan çıktı.
O an üçü de bana döndü.Yüzleri hiç iyi görünmüyordu.Galiba zorlu mücadileden çıkmışlardı. İki erkeğin yanında duran kız bana yaklaştı. Sen nereye gidiyorsun? diye sordu.Bende onlara Galaxy
Şirketinin zombilere karşı savunma kampına gitmek istediyimi söyledim.Ben bunu radyoda duymuştum.Galiba her şehirde savunma kampı vardı.Uzun lafın kısası bunlar da benim le gitmeliydi. Burda sonlarını bekleyemezlerdi .Bu arada erkekler centlmen çıktılar,bana yardım etmek için işe koyuldular .Her ihtimalı düşünüb,bidonlara benzin doldurduk.Onların isimleri John ,Laura ve Kent idi.Laura benimle aynı yaşlarda gibi görünüyordu.Kent Lauranın kardeşiydi .Kent 1.70 boylarında kardeşi gibi beyaz tenli biriydi ve konuşkan birine benzemiyordu.John onun aksine şaka yapmayı seven gülerken gözleri parlayan , çok yakışıklı biriydi.Böylece yolculuk için tam hazırdık.Bu yolculukta bizi neler bekliyor?!bunu zaman gösterecek.....

Kanla yazılan aşk (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin