Medya da Rose'nin arka bahçesi var.
Yorumlarınızı bekliyorumGece de yoğun bir sis vardı, kötüler araştırma yapıyorlardı; en güzel, en verimli filizleri toplamak için. Kötülerin saldırı yapacağı isim listesinde Rose'nin de ismi vardı. Tehlike çanları çalıyordu , Rose masum masum yatağında yatarken kendisini bekleyen tehlikelerden haberi yoktu. Rei gece boyunca yatmadan tapınakta neler olduğunu anlamaya çalışıyordu. Bir anda kötülerin saldıracağı masum insanlar Rei'nin gözünün önünden geçiverdi; aniden gözünü açıp "eyvah! Rose. Rose de tehlike de . Diğerlerini bilmiyorum ama en azından Rose'yi koruyabilirim. Bunları yarın diğerlerine de söylemeliyim "dedi. Herkes yatağında neler olacağını bilmeden mışıl mışıl uyuyordu, Rei hariç.
Ertesi sabah Rose biraz erken kalkıp okula kıyafetlerini giyip önce yatağını düzeltti, daha sonra mutfağa inen Rose akşam ki bıraktığı çerez taşaklarını toplayıp, kahvaltısını hazırladı. Rose tam çayını katıp kahvaltıya başlayacakken telefon çaldı; Rose kalkıp yerinden salondaki telefonun yanına vardı ve ahizeyi kaldırıp "alo" dedi, karşı taraf "Rose Warrior" dedi, Rose"evet, buyrun benim " dedi, karşı taraf " 27 martta parkta .... Orda seni bekleyeceğim büyük savaşçı " dedi ve telefon kapandı. Rose ahizeyi yerine koyup büyük bir şaşkınlıkla "büyük savaşçı mı?!" Dedi, "kim bu ? Benimle ilgili ne biliyor ?" Dedi endişeli endişeli.
Rei erken kalkıp kızlarla konuşmak için tapınaktan erken çıktı.
Seiya ve ekibi de erken çıktı Seiya'nın ısrarı yüzünden.
Yolda gelirken Seiya ve ekibi , Rei, Ami, Makoto, Minako ve Usagi'yle karşılaştı. karşılıklı selamlaştılar.Daha sonra Rei alevli alevli dün gece tapınak ta yaşadıklarını anlattı, saldırıya uğrayacakların bir listesini gördüğünü ve " ne yazık ki içlerinde Rose de var " diyerek anlattı, Yaten hemen lafa karıştı "bizde Rose'nin yanına gidiyorduk Seiya'nın endişesi nedeniyle!" Dedi "neden,niçin " diyerek lafa karıştı Minako, Taiki "nedeni ; yani Seiya'nın endişe sebebi; bizlere buraya görev üzere gelmeden önce kraliçe tarafından verilen bazı özel güçler var, daha bu güçlerin nasıl güçler olduğunu anlayamadık ama Seiya'daki sezimleme gücü olduğunu tahmin ediyoruz" dedi Makoto ve Rei "bunun Seiya'nın endişesiyle ne alakası var" dedi Taiki devam ederek "yani alaka; geçen gün Seiya Rose'yi evine götürüp bıraktıktan sonra, Rose evine girince çığlık atmış, " Usagi" eeeee" diyerek atıldı
Yaten lafa devam ederek "eeesi Seiya aynı sezintiyi dün akşam da sezdi. " dedi
Taki devam ederek "yani Rose'nin başına birşeyin gelmesinden korkup evine bakmaya gidiyoruz "dei .
Rei "Hmm, iyi olur hep birlikte gidip kontrol edelim oda tehlike de" Dedi.
Ami "aslında Seiya'nın bu sezimliliği iyi oldu , en azından masumların başına bir iş gelmeden koruyabiliriz " dedi.
Hep bir ağızdan "tamam, gidelim hadi" diyerek hep birlikte Rose'nin evine doğru gitmek üzere yola doğru yöneldiler.
Yolda Usagi merakla sordu " şimdi ki kötü yada kötüler neyin peşinde?" Diye
Ami cevaplayarak " içlerimiz deki ümit filizlerinin peşinde " dedi
Seiya "peki ama niçin, ne yapacaklar içimiz deki çiçek filizlerini?" Diye sordu
Ami" içimizdekiler normal birer çiçek filizleri değil! Onlar birer ümit filizleri " dedi,
Yaten "bunlardan ümit çiçek bahçesi yapmayacaklar ya. Ne yapacak? Hani biz de ona göre tedbirimizi alalım " dedi
Ami "işte bunu bilmiyorum, ama iyi olmadığı kesin çünkü hangimiz yaşaya biliriz ümitsiz!!" Dedi
Önce kısa bir suskunluk sonra kahkahalar yükseldi diğer kızlardan Rei " Ami ilk defa bir şeyi bilmediğini söyledi " diyerek gülmeye devam etti .
Ami hemen küstüğünü ifade edercesine yüzünü bozdu . Sonra bütün kızlar Ami'ye sarılarak "şaka şaka. Biz seni çok seviyoruz " dediler. Tam o sırada da Seiya "işte geldik " dedi ve bahçe kapısını açarak doğru evin iç kapısına koştu.
Ardından iç bahçeye Yaten, Taikive diğerleri girdi daha önce Rose'nin evinin bahçesini görmeyenler "Aaaaa! Ne kadar güzel bir bahçe " dedi .
Ami'nin bahçenin girişinde ki güller dikkatini çekti; üç gül fidanı açmış: sarı, pembe, mor. Bir gül fidanı yeni filizlenmiş, dört fidan yeri boş. Çok ilginçti .
Bahçeyi ilk defa görenlerin ilgisini ilk çeken bu gül fidanları idi.
Seiya kapının zilini çalmıştı. Rose de tam o sırada ; o telefonu eden kişiyi düşünerekten kahvaltısını ediyordu dalgın dalgın , tam çayını yudumluyodu ki, bir anda kapının zili çalınca aniden korkarak yerinden sıçradı ve elinde tuttuğu bardağın içindeki çay üzerine döküldü.
Rose "ufff yaaa" diyerek hemen kapıya koştu ve kapının arkasından "kimooo?" Dedi, diğerleri hep bir ağızdan "biziiiz" dediler.
Rose kapının üzerinde ki dürbünden baktı ve arkadaşlarının olduğunu görünce kapıyı açtı. Herkes şaşkın bir biçimde Rose'nin üstüne bakıyordu.
Seiya "Rose iyi misin?" Dedi endişeli bir şekilde, Rose tedirginleşerek "benn, şeyy, sanırım...." diye kekelerken
Yaten büyük bir kahkaha aktive gülerek "üstüne ne döktün yani? Çok komik gözüküyorsun " dedi. Diğerleri gülmemek için kendini zor tutarken Rose utanarak "şeyy üstüme çay döküldü. Peki ya sizin ne işiniz var hep birlikte?" Dedi .
Diğerleri çaktırmamak için içlerinden Minako "şeyy... hep birlikte okula gidelim diye senide çağırmaya geldik" dedi, Rose kolumdaki saate bakarak "okula gitmek için daha erken değil mi?" Dedi, diğerleri "şeyy, şeyy " diyerek kekelerken Minako "şey bazıları evini bilmiyor ya, hem evini merak ettiler görmek istediler ve bizde okula geç kalmayalım diye erken buluştuk " dedi
Rose " Hmm. Eee vakit varken içeri geçin, bende kahvaltı ediyordum , buyrun geçin hep birlikte edelim , hatta siz yerken bende üstümdeki kıyafetleri değiştireyim, böyle okula gidemem yaaa....." dedi ve henüz üstündeki kıyafetleri değiştirmek üzere yukarı odasına çıktı. Diğerleri de masaya oturdu .
Seiya , Taiki ve Yaten " uff, acıkmışız da. Acele evden çıkınca birşeyler yiyememiştik . İyi oldu valla" dedi üçü birden .
Diğer kızlar da acıkmış ki onlar da yemeye başladı.
Usagi o kadar aşırı hızlı ve çok yiyordu ki , kızlar hepsi bir ağızdan "ohaa Usagi ohaa" Makoto "biraz yavaş ye ayıp oluyor, kızın evine ilk defa geliyoruz , ayıp olmasın lütfenn "dedi , Usagi "Hmm, tamam" dedi ve kibarca yavaş yavaş yemeye devam etti . Minako başını kaldırıp "bende çok acıkmışım " dedi . Aceleyle koştur koştur geldik buraya...." dedi, Ami bile
"Ben bile çok acıkmışım " dedi ve kızlar dik dik Rei'ye baktılar ve Makoto " ne vardı sanki bu kadar erkenci ve aceleci olmanda , sen bile evden hiç bişey yemeden çıkmışsın " dedi Usagi "evet bende evden hiç bişey yemeden çıktım " dedi Minako" evet bende" dedi, Ami" evet bende" dedi Makoto da biraz hiddetlenerek " bendende..." dedi Rei suspus kalmıştı. Seiya"yeter kızlar... şimdi Rose duyacak ayıp olur " dedi, Rei kendini masumlaştırmak için "yaa kız tehlike de onu koruma altına almalıyız, yanından hiç ayrılmamalıyız" dedi , diğerleri de onaylarcasına kafa salladılar. O esnada yukarı da odasında yedek kıyafetini alıp giyinen Rose tam merdivenlerden sessizce indi ve Rei'nin dediği son cümleler duydu ve merdivenin son basamağında kalan Rose 'eyvah! Öğrendiler miki yoksa. Yok yok öğrenik değillerdir ama çok dikkat çekmişimdir. Daha dikkatli olmalıyım bundan sonra " dedi endişelenerek. İçeri girmeden önce endişesini belli etmemek için derin bir nefes aldı ve mutfağa arkadaşlarının yanına girdi ve ortaya laf atarcasına "gene kimi koruyacaksınız " dedi , hepsi pür dikkat kesilerek Makoto iki dudağının arasında fısıldıyarak "sende herşeyi duyuyorsun yaaa..." dedi diğerleri evet dercesine hafif kafa salladılar. Rose salondan bir sandalye aldı geldi, bardağına çay kattı ve getirdiği sandalyeye oturdu. "Hiç kahvaltı yapmamışa benziyorsunuz. Çok iyi oldu; size yaptığım 'zazu'yu tattırmak istiyordum " diyerek kahvaltı masasının ortasında duran kendi yaptığı reçeli gösterdi Rose.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gül Savaşçısı
FantasiAy savaşçısının devam hikayesidir , ay savaşçısı fanlarını beklerim (;