Hava iyice kararmıştı ama Justin hala gelmemişti. Saat ilerledikçe uykum geliyordu. Kalkıp kendime mısır patlatmaya karar verdim. Çünkü uyumak istemiyorum. Kocaman bir kap mısır patlattım ve TV'nin karşısına geçtim. Birden kapı açıldı ve Justin içeriye girdi. Yanıma oturdu.
J: Bende mısır istiyorum.
A: Kalk içeriden al bu benim.
J: Sen git al bunu bana ver.
A: Bana ne! Bu benim.
J: TANRIM! Çok üşeniksin.
A: Ben mi? Ya o benim ver onu!!
Justin mısır dolu kabı elimden aldı ve bana vermiyordu. 1. Dünya mısır savaşları!! Ovv yeah! Noluya ya bir saniye. Sonunda koltuktan kalktı ve kabı kendi oturduğu yere koydu.
J: Hey bir fikrim var. Mısırı birlikte yiyelim ve film izleyelim. Olur mu?
Evet anlamında kafamı salladım. Bir film açtı sanırım korku filmi. Yanıma geldi ve mısır kabını kucağına aldı. Birlikte film izlemeye başladık. Ama ben daha dayanamıyorum gözlerim kapanmaya başlamıştı. Sonrasını hatırlamıyorum.
Sabah
Gözlerimi açtığımda koltukta Justinle sarılmış uyuyorduk. Iyyy bu iğrenç. Kalkmaya çalıştım ama kolumu üzerine yatmıştı koluma çekmeye çalışırken Justin uyandı.
J: Ne yapıyorsun sen?
A: Sana tecavüz etmeye çalışıyorum.
J: NE?!?
A: Ya of sana çok mu meraklıyım ben. Kolumun üzerine yatıyorsun. Kolumu çekmeye uğraşıyorum. Çekil ya da..
J: Yada Ne?
A: Yada seçeneğini mi seçiyorsun tamam bana uyar.
Justini itmeye başladım ve sonunda koltuktan düştü.
J: Ahhh! Bu acıttı!
A: Bu hoşuma gitti tekrar yapalım mı?
J: Tanrım sen delisin. Biz sarılarak mı uyuduk bu iğrenç.
A: Senin boğucu parfümün kadar iğrenç değil.
J: Benim parfümüm mü iğrenç? Senin ter kokundan iyidir.
A: Ben mi ter kokuyorum! Sen kaşındın!
Yanımda duran yastığı aldım ve Justin'in kafasına geçirdim.
J: Avvv! Bu savaş demek küçük hanım!
Oda yanında duran yastığı aldı ve bana vurdu. Yastık savaşı başlatmıştık. Birden içeriye giren çalışan oyunumuzu bölmüştü. Sırf kahvaltıya çağırmak için. Kahvaltı yaptık ve Ben üzerimi değiştirdim. Kısa bir şort ve askılı tişört. Aşağıya indiğimde Justin bana ters ters bakıyordu.
J: Nereye gidiyorsun sen böyle?
A: Erkek arkadaşımın yanına.
Dememle suratımda ki acıyı hissetmem bir olmuştu. Justin bana tokat atmıştı yanağımı tutarak ona baktım.
J: Ne erkek arkadaşı!? Biz evliyiz unut onu! Gerekirse seni eve kilitlerim! Ama bu halda hiç bir erkeğin yanına yollamam! ANLADIN MI!?!