Yeni bir başlangıç

3 0 0
                                    


Havalar sıcak ve bunaltıcıydı. Eylül ayına girmiştik ama yaz hala devam ediyordu. Okulların açılmasına az bir zaman kalmıştı. Bu sene 10. sınıftım çömlükten kurtulmuştum bu iyi bişeydi tabiki. Okulun en küçük sınıflarından birinde değildim artık. Sorun şu ki şehir değiştirmiştik ve tanıdığım kimse yoktu okulda. Zaten şehre alışmamıştım daha. Üstelik buraya geleli iki üç hafta olmuştu. Okula nasıl alışacaktım, öğretmenlere, sınıfa, arkadaşlara..! Bunları düşünmek bile yorucuydu en azından sevimli bi kedim vardı. Yumuşacık siyah beyaz tüyleri ve çıkardığı sesler beni rahatlatıyordu.

Yine herzamanki gibi bahçeye oturup kedimi seviyordum. Durak evimizin tam karşısındaydı villa tipi güzel bi evimiz vardı. O an durağı seyrediyordum. Aman Tanrı'm çok yakışıklı! Durakta birisi bekliyordu dalgalalı ve güzel saçları vardı giyinişi tarzı çok farklı ve bi o kadar da güzeldi. Dolmuşa bindiğinde cam kenarına oturmuştu ve göz göze geldik bi an kendimden geçtim sanki zaman durmuş gibiydi ki tam da o anda kedim yüksek sesle miyavladı. Çitlerin ardından havlayan köpekten ürkmüştü ve içeri kaçtı. Ben ise tekrar önüme döndüğümde dolmuş çoktan gitmişti. 'Onu bidaha görebilecekmiydim acaba?' diye düşüşünüyordum. Annem yemeğe çağırmıştı kalkıp hemen elimi yıkayıp sofraya oturdum. Yemekler güzeldi , şehir değişmişti ama annemin elinin lezzeti aynıydı.

Kırtasiye alışverişleri yapılmış okul kıyafeti alınmıştı. Beyaz gömlek siyah kravat ve etek evet klasik ama hoş. Yarın okul başlayacak ve hiç istemiyorum tabiki açılmasını dersler yazılılar arkadaşlar herşey değişiyor ve sonuçta heycanlıyım tabiki!

Umarım sınıfta boş bi sıra bulurdum da tek otururdum. Çünkü ilk günden biraz mesafeli olmak iyidir demi yani. İlk gün dolayısıyla herkes sivildi ben mavi bi omzu düşük tişörtümü ve siyah dar paça pantolonumu giymiştim. Saçlarımı açık bıraktım. Okula babam bıraktı. Sınıfa geldiğimde herkes yerleşmişti. Benden hemen sonra hoca geldi. Ben de oturacak yer bakıyordum tam bir tane buldum ama yanı doluydu malesef. Arkası dönüktü güzel vücut yapısı vardı bişeyler anlatıyodu sonra önüne dönünce nefesim kesildi. Bu oydu durakta gördüğüm çocuk. Hayal görüyorum  sandım bi an sonra hocanın boş bir yere  geç demesiyle kendime geldim ve gittim yanına oturdum. Henüz yüzüne bakmadım   zaten bu halde bakamazdım kızardığımı hissettim. Sanırım bu hoca yeniydi çünkü sınıfa girdiğinde kendini tanıttı falan sonra sırayla herkeze adını sordu. Klasik merasim bir nevi. Sıra bana geldi "Zeynep" dedim. Yanımda oturan yakışıklı durakta gördüğüm çocuk "Demek Zeynep" dedi ve hafiften gülümsedi önündeki kitaba bakarak, bu beni heycanlandırmıştı ama çaktırmamaya çalıştım. Sıra ondaydı normal bir şekilde "Burak" dedi. Ona doğru bakıcaktım ama kendindimi tuttum ve yüzüne bakmadan "Imm Burak güzel isim" dedim. Ahh niye böyle bişe yaptıysam. Neyse ki karşılık vermedi.

Zil çalmıştı çantasından bir kitap çıkarttı okumaya başladı. Bende o ara kitabın adına baktım "İnsan Piskolojisi" ımm güzele benziyodu böyle bi kitap okuması beni şaşırttı. Tamam bende kitap okuyordum ama hiç bu tarz denemiştim genelde bilim kurgu ve macera tarzı şeylerdi benim okuduklarım. Sonra birden ona döndüm
-Ne okuyorsun
-İnsan Piskolojisi
-Bende okuyabilirmiyim
dedim alaylı bakışlarıyla bana baktı ve aynı şekilde güldü
-Sen anlamazsın ufaklık
dedi ufaklık dedi bana dedi ya tamam o uzun olabilir ama bende çok kısa değildim ki 1.60 tan fazlaydım bi kere çok bozulmuştum. Gıcık şey işte ne olacak.! Nedense sonradan bitirince veririm belki sana faydası olur dedi laf sokuyor aklınca beyfendi. Tamam deyip teşekkür ettim.

İçeri zili çalmıştı o arada. İşte bi ders daha boş geçti ilk günden tabi sonra kitapları masaya koydular tenefüste herkes derslerden birer tane alıcaktı. Tenefüs oldu herkes kitapları almaya başladı. Bende kalktım aldım geliyordum tam sıraya koyacakken diğer sıraya ayağım takıldı ve bütün kitaplar yere düştü bende düşmemek için sıradan tutundum. Ne işi vardı o sıranın benim yolumda neyse işte eğildim etek giymediğim için kendimi şanslı hissediyordum. O ara sakar şey dedi acaba kim dedi. Tabiki de Burak! Sonra geldi ve yardım etmeye başladı baya şaşırmıştım doğrusu. Kitapların bir kısmını masaya bırakırken kafa kafaya çarpıştık aşağı doğru bakıyordum ben nasıl görim ki onu. Ahh başım çok ağrımıştı sonra ona baktım başta sinirliydi ama göz göze gelince gülümsedi ve kafasını yana salladı. "Boşuna demiyorum sakar diye." dedi bende dil çıkardım ve yüzüne bakmadım sırama geçip oturdum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 16, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Yeni bir başlangıçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin