Final "Kışıma bahar olurmusun"

165 33 43
                                    

"Benden ne istiyorsun, ben sana ne yaptım" daha önce sesim hiç bu kadar aciz çıkmamaştı. Çünkü daha önce sona bu kadar yaklaşmamıştım.

"Senden değil küçük kedi, benim istediğim Annendi."

Annemin adını anması midemi bunaltmıştı. Bu adamla Annem aynı cümlede yer bile almamalı.

"Annem asla senin olmayacak, senin gibi bir canavar Annemi hak edemez." Madem beni öldürecekti ona olan öfkemi mezara götürmiyecektim, bugün her şeyi yüzüne kusacaktım.

iki adım atıp önümde diz çöktü artık yüz yüze bakıyorduk,

"Peki," dedi onaylamaktan çok sorar gibi.

"Nazanı babanmı hak etmişti, Baban ona layıkmıydı."
Sustum Babam hakkında bildiğim şeyler beş parmağımı geçmezken onun hak ettiğini söyleyemezdim.

"ikinizde onu hak etmiyorsunuz"dedim.

Gerçek fikrimi söyleyerek. 
Güldü içten olacağına inandiğım bir gülümsemeydi.

"Aferin kedime, demek Babasını sevmiyor" durdu ve eliyle çenemi tutup yüzüne bakmamı sağladı.

"Baban Nazanı hiç hak etmedi"dedi. Beni bu gerçeğe inandırmak ister gibi gözlerimin içine baktı.

"Ona nazara ben daha çok hak ettim. Onun için çok şey yaptım Nefes. çok kayıp verdim Can aldım ama bil bakalım sonunda ne oldu."

Çenemde duran eli artık canımı yakıyordu, yeşil gözleri dahada bir koyulaşmıştı. Beni öldürmek ister gibi bakıyordu.

Aptal kafa biraz sonra uygulamalı olarak seni öldürecek zaten

"Babamı tanıyormuş gibi konuşuyorsun" dedim. onun sorusunu es geçerek.

Elini çekip ayağa kalktı sırtı bana dönük bir şekilde durup ellerini ensesinde birleştirdi. Biraz sonra söyleyeceği şeyde kararsız kalmış bir hal sergiliyordu.

"Ölüm saatini hızlandırmak istiyorsun anlaşılan" beni öldürecek gerçeği türlerimi diken diken etti. insanlar neden ölmeyecek gibi yaşarlardıki sanırım o tetiği beynimde patlatana kadar öleceğime inanmayacaktım.

Bana döndü duvarın dibinden getirdiği eski sandalyeye oturdu. Artık bana üsten bakıyordu.

"Kenan'ı tabiki de tanıyordum, Babanın adının Kenan olduğunu biliyorsun değilmi."

Dehşetle açıldı iki gözüm Ercüment Babamı tanıyordu bu daha önce tahmin ettiğim bir şey değildi. Aklımın ucundan dahi böyle bir şey geçirmemiştim.

ilk defa Babamın ismini duyuyordum, kulaklarım aynı isimle çınladı.

Kenan benim için özel bir anlam taşımayan bu ismi red etti zihnim. Belli ki Kenanda Ercüment gibi pisliğin tekiydi.

"Kenanla biz dünyanın en iyi dostuyduk kardeşten öte bir bağımız vardı.Beraber büyüdük bile diyebilirim, maddi durumu benimki kadar iyi olmasada zekasıyla kapatıyordu açığını. Sonra Nazan girdi hayatımıza onu ilk gördüğüm de aşık olmuştum ona. Öyle güzeldi ki ona baktıkça Kenana duyduğum dostluk yerine büyük bir nefret aldı."

Dostunun sevgilisine aşık olmuştu Ercüment. İlk defa Babamla ilgili bir anı duyuyordum bu his çok tuhaftı. Daha önce onu hayal bile etmezken artık onunla ilgili anılara sahiptim. hayatın bana ölmeden önce sunduğu bir hediye gibiydi bu.

Sessiz ÇığlıklarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin