Okul kapısının önüne geldiğimde birden geri dönme isteği ile arkamı döndüm karşımda duruyordu onu, hiç tınlamadan ileriye doğru yürümek için adımlar atarken bir ses duydum
''sen hayırdır okuldan mı kaçıyorsun !''diye .Ne olduğunu bilemedim döndüm ki yine o bu kez kızgındım hızlı adımlar ile tamam yanına gittim:
''asıl sen hayırdır ,sen kimsin ! benle uğraşıyorsun .''dedim ama içimden ''kızım sen mal mısın ? '' dan başka bir şey geçmiyordu . ve cevapla dünyada olduğuma anladım :
''BEN Mİ KİM İM? Ben DERİN ?'' dedi. ilk defa adını duyduğum için mi kızardın yoksa başka bir şeyden bilemedim tek diyebildiğim :
''eh ii ne yapayım kimsen kimsin yeter ki uzak dur benden !'' diyebildim ama ben mi ağzım mı diyordu bilmiyordum velakin Cevaplar da sertleşmeye kırıçıllaşmaya başlamıştı konuşma uzadıkça :
''lan sen kimsin kızım senle uğraşayım ! '' tabi o böyle sert konuştukça bende öyle konuşmaya başlamıştım :
''ii o zaman defo! telefon numaramda o lanet telefonundan sil .... geri zekâlı şey!''dememle yanımda Doğu'nun sesi geldi ama Deri'nin yüzü baya kasılmış damarları belirmişti:
'TALYA ,hayırdır ii misin ?'' demesini beklemiyordum dünden sonra ama ne biliyim mutlu olmuştum aynı zamanda o mal Derin'e karşı benle olması ona ne deyim diye düşünmeme zaman kazandırıyordu ki Derin'den beklemediğim bir cevap almıştım :
''lan oğlum yeter lan bir kere de karışma lan ,inadına mi yapıyorsun ?yettin ''diye elini yukarı kaldırdı ki benim araya girmem ile yavaşladı ve :
''tamam bulmuşsunuz birbirinizi yürüyün gidin işinize'' dedi ve uzaklaştı gitti .Bense donmuş kalmıştım ne diyeceğimi ne yapacağımı şaşırmıştım Doğu'ya döndüm ve :
'' sen ii misin ? niye karışıyorsun her şeye benimle niye ilgileniyorsun işine baksana '' dedim bozuldu yine yüzünün düşmesinden anlaşılıyordu ama yine de cevap vermişti soruma :
''karışmayım diyorum bir doğru durmuyorsun uzak dur ondan üzülürsün bak sonra'' dedi oda gitti .bense ne demek istediği anlamamıştım ve eve gitmekten vazgeçmiştim bile güya eve geri dönecektim ama DOĞU 'NUN dedikleri Derin'in dedikleri aklımı alt üst emişti sınıfında bulmuştum kendimi birinci ders bitmişti ve ben kendimi Doğu'nun sınıfında bulmuştum kendime şaşırmıştım benden beklenmedik hareketlerdi ama ben den çok DOĞU ve sınıf şaşırmıştı sınıfın en egolu kızı okulun bilinen en tikisi ERİS şaşırmakta tavan yapmıştı belki de ilk defa benle konuşmuş yanı :
''HAYIRDIR! ne var '' demişti ama sesini duymuştum sonunda her ne kadar konuşmasıyla insanı siniri çıkartıyorsa da onu tınlamadan Doğu'ya bakıp :
''DOĞU bir gelir misin?'' dememle sınıfta bir vay... vay... sesi geldi tam bir hayvanlar toplantısı arasında kalmış gibi hissetim kendimi DOĞU ise kendimi daha kötü hissetmeme neden oldu :
'' uzak dur demedin mi şimdi ne var ?!'' neydi şimdi bu dün ki bugün ki DOĞU nerde bu nerde diye düşünürken kendimi sınıfın kapısında buldum ve zil çalıyordu ama hangi zil olduğunun farkında bile değildim ki ta ki karşımda bizim KİRPİ ALİ (Tarih öğretmeni olur kendisi) görene denk :
''Ne vardı kızım yürü sınıfına dolaşma'' diye bağırmıştı demek ki öğretmenler zili çalmıştı az önce bağırmasına da alışkındım.Her zaman ki haliydi yanı kısaca başka bir şey yapmazdı konuşma kültürü yoktu yanı kısaca bende onun dilinden konuşarak:
'' tamam hocam !'' dedim sınıfıma gittim NEŞTER (Fizik öğretmeni)derse girmişti çoktan :
'' O TALYA HANIM GELMİŞ ! KIZIM NE GEVŞEKL SEN YA '' diye bir bağırmaya başlamıştı Kirpi Ali çakmasıydı buda yanı kısaca buna da alışkındım yanı bende bir şey demeden yerime geçtim oturdum o daha söyleniyordu .kendisi dersine geri dönerken akşama kadar rutin işime camdan dışarı bakmakla geçirdim pek teneffüse gitme alışkanlığım olmadığından akşam olduğunu fark etmemiştim ,zil çaldığında sınıftakilerin çantalarına yönelmeleri ile bende hiç açmadığım çantamı aldım ve çıkışa özgürlüğüme doğru yürümeye başladım ki yürürken arkamdan bir sesin :
''TAYLA !TALYA!'' diye okul koridoru yankılanıyordu ama tınlamıyordum bahçe kapısında evimin yolunu bulmuştum çoktan ama peşimde ki ses hiç azalmıyordu eve yanaşmıştım ki arakama dondum artık baktım Doğu aslında şaşırmamıştım sesine alışmıştım artık her ne kadar iki gündür tanışmış olsak da yeterince sesini duymuştum ama bu kez gayet sinirlenmiştim
''ne bağırıp duruyorsun arkamdan , sınıftaki havan nerde şimdi '' dedim ama resmen köpek gibi bağırıyordum oysa bozulmuştu her zamanki gibi ama konuşulmakta direniyordu
''ne yapmamı bekliyorsun bütün bahçede bana git de sonra gel ve beni çağır yanına mi gelme mi beklemen doğru mu ?' dedi aslında haklıydı ama ben kendimi haksız çıkarmazdım bu yüzden her ne kadar sert olsa da
''şimdi niye peşimden geliyorsun köpek gibi defol '' diye bildim belki de dememeliydim çünkü Doğu'nun gözleri kocaman açılmıştı o kemik gözlüklerden anlaşılıyordu bense kendimi kötü hissetmeye başlamıştım tam özür dileyecektim ki Doğu arkasını donup gitmişti bile ben oda kalmıştım kendime sayıp dökmekten Doğu'nun yüzünü unutamadan telefonumun çalmasıyla irkildim babam arıyordu merak ediyordu herhalde açmamanın iyi olacağını düşüp geliyorum diye mesaj attım ve eve doğru yürümeye başladım ama aklıma Doğu da kalmıştı galiba baya kötü kırmıştım eve kadar böyle düşünerek yürüdüm .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞIRI ASİ
Novela JuvenilZorlanacak kadar sevmek zorken ne kadar gitmek istesen de kalırsın ....AŞIRI ASİ ama bir o kadar da benim !!