SIRA DIŞI YAŞAM ÖYKÜLERİ-2 ( KAYIP FORMÜL )

BÖLÜM-48

         Cuma gününe Burcu'nun tatlı sesiyle uyandı. Birlikte banyoya geçtiler. Burcu duşa kabin yerine küvete yönlendirince yine kese olacağını anlayıp kuzu kuzu küvete girip oturdu. Burcu yine sıcak suyla haşlama yaptıktan sonra keselemeye başladığında kesenin altından düşenlerin bu kez ipliksi ve oldukça açık renk olduğun görünce " Burcu bunlar neden geçen seferki gibi değil?" diye sordu. " Seni sabah akşam ben yıkıyom. Hem de az kirlenmişin ondan" dedi.

           Banyo'dan sonra yatağa geçtiler. Burcu yine masaj ve krem faslına başlamıştı ki kızın her yerinin parladığını görünce gülümseyip " Burcu sen ne güzel olmuşsun böyle pırıl pırıl tertemizsin" dedi. Burcu'nun birden yüzü aydınlandı. Sinem'in sözlerine çok sevindiğini hemen belli etti." Sen kadar değil emme" dedi al yanaklarını saklamadan.

           Burcu Sinem'in saçlarını da kuruttuktan sonra kahvaltı hazırlamak üzere bornozunu giyip çıktı. Burcu Kahvaltıyı verandaya hazırlamıştı. Kahvaltıya oturduğunda Burcu'nun o gün streç mini etek ve yakası oldukça açık bluz giydiğini, sutyensiz olduğunu fark etti. Belli ki Burcu İlk kez bu kadar kısa ve dekolte kıyafet giyiyordu. Sinem kızın farkında olmadan verdiği frikiklere epey gülümseyip eğlenirken Burcu sonunda dayanamayıp " Sende bi haller var kahvaltıya geldiğinden beri pek bi neşelisin. Yoksa bana mı gülüyon" diye sordu meraklı bir tavırla

          Sinem Burcu'yu elinden tutup içeri götürdü. Salonda gülmesinin sebebini anlatıp ona mini etek ve dekolte kıyafet taşımayı öğretti. Burcu'nun soruları, Sinem'in sorduğu sorulara verdiği cevapları Sinem'i o kadar çok güldürüp eğlendirmişti ki artık kasıkları ağrıyordu. Burcu saf olmasına rağmen müthiş zeki bir kızdı. Her anlattığını harfiyen uyguluyor, çok çabuk öğreniyordu.

          Burcu ile uğraşırken Kemal Bey ile Avukat Sami Bey'in arabalarının arka arkaya konağın önünden kendisini almadan geçip gittiğini görünce " Aaaaaa. İkisi de beni almadan gitti. Acaba bir şey mi oldu? Haberin var mı Burcu?" dedi. " Anaaaaa. Ben sana demeyi unutuverdiiiiimm. Sevgi ablaynan Lale Anan doğurcaklarmış ya. Ondan için Hastaneye gittiler. Seni almaya bişey müdürü gelcekmiş" dedi Burcu " İyi hadi bi kahve getir de içeyim o zaman" diye gülümseyip giyinmek üzere yatak odasına yollandı Sinem.

         Sinem Veranda'da Burcu'nun getirdiği kahveyi bitirmek üzereyken Beyaz Jeep tipi araç kapıya gelip durdu. Direksiyondan Güvenlik Müdürü Selim İLERİ Bey inince kendisini almaya geldiğini anlayıp çantasını alarak çıktı. Selim Bey " Günaydın Sinem Hanım. Zırhlı Aracınız BMW-X5 iniz. Bu beyazı. Bir de siyahı var bunun. Beğendiniz mi?" " Ayy. Mükemmel çok beğendim. Teşekkür ederim" " Kızlar da ileri sürüş eğitimlerini bitirdiler. Holding de bekliyorlar" dedi. Selim Bey'in söylediklerini algılayamayınca " Ne kızı Selim Bey?" diye sordu. " Dört kız istemiştiniz Sinem Hanım Şoför ve yakın koruma" deyince " Ah Evet tamamen aklımdan çıkmış. Kusura bakmayın Selim Bey aklım tamamen başka yerde. Lütfen Dünya hastanesine gidelim. Araç ve kızlar için çok teşekkür ederim. Artık ihtiyarlara yük olmaktan kurtulacağım. Sevindim" dedi.

         Hastaneye sürpriz ziyareti Serap'ı, Canan'ı ve Doktor Meral'i çok sevindirmiş. Bolca kucaklaşıp öpüşerek özlem gidermişlerdi. Canan Kaşla göz arası Erdal'ı da çağırmıştı. Sinem Erdal' ı kucaklayıp yanaklarından kocaman öperken Erdal " Abla yaaa. Fıstık gibi olmuşsun valla. Seni gördüğüme çok sevindim. Çok özlemişim seni" deyince Sinem " Hadi len yalancı. Beni bi kere bile görmeye gelmedin. İnsan bi kere eve veya holdinge gelir" dedi. " Abla valla billa benim bi suçum yok. Kaç kere dedim. Bunlar yollamıyo. Evin taaa Gölbaşı' daymış. Oraya gelemem çok uzak ama Holdingi merak ediyorum" dedi. " Sen bakma bunlara. Ablan kurban sana Holdingden Merve'yi veya Nazen'i ara. Holdingdeysem bunlara söyleme bile atla bi taksiye gel tamam mı?" dedi Sinem. Erdal mutlulukla " Tamam abla gelicem" diye söz verdi.