BÖLÜM-53

8 0 0
                                    

          Sinem Dünya Hastanesinde Başhekim Prof.Dr. Can ATAKLI' nın odasındaydı. Prof Dr. Can ATAKLI " Kızım Dr. KANDEMİR kesinlikle Alzheimer değil. Elde edilen veriler bu hastalığı işaret etse de bu hastalıktan söz edilmesi mümkün değil. Şu an kullandığımız tomografi cihazı Ülkedeki en son teknoloji ürünü. Bu cihaz elimizde olmasaydı verilere göre belki biz de aynı yanılgıya düşebilirdik. Kadın bilerek veya bilmeyerek bir tür kimyasala maruz kalmış ve beyninin bir bölümünde hasar meydana gelmiş diyebilirim. İşin garip tarafı Serap kadının odasından kullandığı ilaçları da almış. Kullanılan ilaçların Alzheimer tedavisi ile uzaktan yakından ilgisi yok. İlaçlar daha çok beyin ve vücut fonksiyonlarını mevcut haliyle kalmasını sağlamak için" dedi.

        Sinem Ton Ton Can'ın gözlerina bakarak " Kadını iyileştirebilecek misin? " diye sordu. " Kadının kan örneğini İstanbul Adli Tıp Kurumu Başhekimine yolladım. Bizim laboratuar kimyasalın cinsini belirleyemedi. Sonucu beklemek gerek. Tedavi yöntemini ona göre geliştiririz " dedi. " İyi bekleyelim o zaman. Şimdi söyle bana İhtiyarların bebeleri 8 ay sonra kucaklarında olacak. Sen neyi bekliyorsun? Az daha beklersen karta kaçacaksın. Kadıncağız bekleye bekleye bir hal oldu yani" dedi kıkırdayarak.

         Ton Ton Can önündeki kağıtlardan başını kaldırıp gözlüğün üstünden bakarak " Ne diyorsun sen yahu? Hangi kadın neyi bekliyor? Ne haltlar karıştırıyorsun sen?" dedi kızarak. " Ne haltı karıştıracakmışım Tonton ne zaman evleneceksin diye soruyorum" dedi. " Bana Tonton deme sinir oluyorum yahu. Sana ne benim ne zaman evleneceğimden. Hem hangi kadından söz ediyorsun sen bakayım bacaksız? Çıkarsana ağzındaki baklayı" diye bağırdı.

         Sinem tatlı tatlı gülümseyerek " Bakla nedir tontonum?" diye sorunca Tonton " Delirtmesene insanı" diye bağırdı bu kez " İyi de tontonum biliyorsun ben hafıza özürlüyüm. Baklanın ne olduğunu hatırlayamadım ki" diye kıkırdarken Tonton Can hiddetle " Eşek gibi de hatırlıyorsun. Söyle bakayım hangi kadın o?" diye bağırınca " Ne bağırıyon ya bacak kadar çocuğa. Meral İşte. Dr. Meral" dedi.

       Tonton Can birden yelkenleri suya indirmiş şaşkın şaşkın " Hadi canım sende saçmalama. Ne yapsın Meral benim gibi moruğu?" dedi. " Gönül bu tontonum aka da konar " " Hele o cümleyi tamamla da kafanı bir kırayım senin" dedi.

       Tam bu sırada Dr.Meral içeri girdi. " Hayırdır hocam zaten zor toparladık kızın kafasını niye kırıyorsunuz bakayım?" dedi. Sinem Tonton Can' dan evvel davranıp " Tonton' a sana niye evlenme teklif etmediğini sordum. O da kafamı kırmaya kalktı" dedi. Dr. Meral Tonton Can'a dönüp " Ne yani Hocam benimle evlenmek istemiyor musunuz?" diye sordu. Tonton Can Dr.Meral'in soruyu gayet ciddi sorduğunu fark edince birden aptallaşıp kekeleyerek " Sen sen sen benimle evlenmek mi istiyorsun Meral?" diye sordu. " Becerip de adam gibi sorsaydınız bir cevap alırdınız hocam" dedi Meral gayet ciddi

         Tonton Can'ın imdadına çalan telefonu yetişti. O da fırsatı kaçırmayıp hemen cevap verdi. Arayan İstanbul Adli Tıp kurumundan meslektaşıydı. Bir süre konuştuktan sonra " O ne yav üstat hiç duymadım. Hele şu kimyasalın ne olduğunu harf harf heceleyerek söyle de yazayım. Bi yanlışlık yapmayalım" dedi.

         Tonton Can kimyasalın adını masadaki kâğıda yazarken Tonton Can'ın makam koltuğunda oturan Sinem Tonton Can'ın yazdığı harfleri çoktan bilgisayarın arama motoruna yazmıştı. Tonton Can adama veda edip telefonunu kapatana kadar Sinem bulduğu verilerin bir kısmını incelemişti bile. Telefonunu kapatan tonton " Meral İstanbul Adli Tıptan Meslektaşım Dr.KANDEMİR' de bulunan kimyalın ne olduğunu bulmuş. Adı buraya yazdım laboratuar şunu bir araştırsın bakalım neymiş" dedi.

       Sinem " Ben buldum bile tontonum bakın" dedi. Tonton Can ve Dr. Meral masanın çevresinden dolaşıp sağından ve solundan bilgisayarın ekranına eğilerek veriyi okudular. Tonton hemen birkaç kelime yazıp Sinem'e onları da arattırdıktan sonra verilerin tamamının çıktısı aldırdı. Bir kez de çıktıları baştan aşağı okuduktan sonra " Meral Dr KANDEMİR' e sadece serum füzyon vermeye başla. Tüm ilaçlarını iptal et. Hemen 6 saatte bir iki ünite kan alıp bir buçuk ünite kan vermeye başlayın. Yarından itibaren de karaciğeri destekleyen ilaç ve vitamin uygulamaya başlayın. Beş gün sonra yeniden değerlendirelim. Kimyasalı vücuttun ancak kan devridaimi yoluyla atabileceğiz" dedi.

       Sinem araya girip " Bu sorun şimdilik çözüldüğüne göre teklif konusuna dönelim mi?" deyince Tonton Can ve Dr. Meral Aynı anda dönüp ikisi birden Sinem'e hiddetle " Kapa Çeneni" dediler. Sinem Koltuğa azıcık büzülüp " Sustum be tamam işte" dedi.

SIRA DIŞI YAŞAM ÖYKÜLERİ-2 ( KAYIP FORMÜL )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin