BÖLÜM- 56

8 0 0
                                    

        Çarşamba günü Saat:10'da dakika sektirmeden Hocalar Sinem'in Holdingdeki odasındaydılar. Sinem onları Seher, Selma ve Derya ile karşılamıştı. Prof. ADA " Kızım aklımıza takılan birkaç soruyu açıklığa kavuşturmamız gerekecek. Senin de sorun varsa cevaplayalım. Böylelikle ileride ıdı bıdı yapmayız. Bilgi notunda yazdığın gibi gerçekten hiçbir işimize karışmayacak mısın?" diye sordu

         Sinem " Evet Karışmayacağım. Zaten sizden beklentimi yazdım hocam 300 kalem araştırma konunuz var. Başkaca konular da araştıracaksanız ne mutlu bana. Hassas olduğum iki konuyu size bırakmadığım için üzgünüm. Biri güvenlik, tamamen bana bağlı olacak. Hiçbir şekilde müdahale etmenize izin veremem. Diğeri ise tesiste kesinlikle kâğıt kalem kullanılmayacak. Bunların dışında sizden talebim olursa söylerim. Yapıp yapmamakta yine serbestiniz. Fikir almak isterseniz başım üstüne söylerim yine uygulayıp uygulamamak size kalmış. Örneğin Sayın ÇİLE. Asistanınız hakkında hiç iyi düşünmüyorum. Ama siz ben ona sahip olurum ve asistanımla çalışmak isterim derseniz emriniz başım üstüne" dedi.

         Prof ADA kaşlarını çatarak Dr. ÇİLE' ye dönüp " Yahu İsmet bırak artık şunu bak ünü sınırları aşmış. Kızın da işin de şakası olmadığı belli. Diken üstünde durmanın ne gereği var?" dedi. " Ne deseniz haklısınız. Yolu ayırmanın zamanı geldi de geçti bile. Senin asistan kızı bana ver o zaman hiç olmazsa huyunu suyunu biliyorum" dedi. Dr.ÇİLE.

         Sinem şaşkınlıkla " Hocam durumu biliyor muydunuz?" diye sorunca " Çoban güttüğü davarın yolda giderken kaç tane saçtığını bilir kızım. İsmet de Asistanının neme nem olduğunu bilir. İsmet senin olsun sevinir kızcağız. Artık bana asistan yerine sekreter lazım. Bunu da çözdük. Kızım de bakalım. Milyon dolarlar harcıyorsun. Bizi keyfe keder bırakıyorsun. Harcadıklarını kurtarabilecek misin? Ne kazanmayı umuyorsun buradan?" dedi bu kez Prof ADA.

        " Hocam oradan çıkacak her buluş, icat, fikir, eser adı her neyse Av. Derya 'nın oraya özel olarak yollayacağı ve emrinize tabi olacak hukukçu tarafından kesinlikle tescil altına alınacak ve satılacak. Bedeli SİSER ' in kasasına girecek. Acil İhtiyaç duyduğumuz bor türevleri üzerinde bizi dışa bağımlılıktan kurtaracak on kalem ürün SİSER' in tüm giderlerini karşılayacaktır. Kendi yağınızda kavrulduğunuz andan sonrası benim için önemli değil" dedi.

         Prof ADA bu kez " SİSER' in merkezi İstanbul' da imiş. Bide o konuda aydınlanalım" dedi. " Hayhay hocam. Gölbaşı'nın kesinlikle göz önünde bulunmasını ve afişe olmasını istemiyorum. Bu nedenle SERENLİ kuruluşları da dahil her türlü anlaşma, sözleşme, talep, teslim vs. orada yapılacak. Orası ile Sesli ve Görüntülü On-Line iletişim halinde olacaksınız. Sistem kurulu. Oraya görevlendireceğiniz ekibi de siz seçeceksiniz" dedi. Prof ADA " Anladım. Oraya İş den anlayan okumuş yazmış, kültürlü, vitrin bebesi koyacağız. Şu kamu olayında da aydınlat bizi. Neden Bakan onayı ve teyidi isteyeceğiz?" diye sordu. " Hocam SERENLİ kuruluşları hiçbir dönemde devlet ile iş yapmamıştır. Malumunuz devletin resmi kuralları ile bizimkiler pek uyuşmaz. Bileni bilmeyeni, yetkilisi yetkisizi, saymakla bitmez sıkıntısı olur. Atanmışından, seçilmişine elimizi verirsek kolumuzu kurtaramayız ipini koparan, eline iki satır kâğıt alan kapıya dayanır. Açılış kokteyli bile vermeyeceğim. Zaten gizlilik konusunda güvenlik müdürü başta size ve tüm çalışanlara özellikle GÖLBAŞI hakkında kimselere bilgi verilmemesi üzerine ayrıntılı bir brifing verecek. Orada misafir dahi kabul edemeyeceksiniz. Zaten Kâğıt kullanılmasını yasaklamamın ana sebebi de bu. Diyelim devlet oraya zor kullanarak ya da yargı kararı ile girdi. Orada Laboratuvarlar, alet edevat dışında hiçbir belge, delil vs. bulamayacak. Yetkililerin girişte 10 dakika bekletilmesi yeterli olacak. Sistem tek bir komut ile kendini Holdinge yedekleyip her şeyi silecek. Çaycı bile siparişini tabletler üzerinden alacak. Bilmem anlatabildim mi?" dedi.

           Prof. ADA keyifle gülümseyip " Vay vay vay sonuna kadar teknoloji kullanacağız yani Vallahi pek sevindim. Harcamaya Limit koyacak mısın laboratuvarlar için?" diye sordu gülümseyerek. Sinem son derece ciddi bir tavırla" Asla. Toplu iğne bile uluslararası standartların üzerinde olsun. Her şeyde teknolojinin en ileri seviyesini rica ediyorum" dedi. Prof ADA " Personelin ikamet sorunu ve geliş gidişi için ne düşünüyorsunuz?" diye sorunca " Hocam dileyen personel Ceren'e müracaat edebilir. Üst düzey yöneticiler için villa sitesi, personeller için yaklaşık 300 kadar daire satın aldım. Dileyen satın alabilir, dileyen kiralayabilir ikamet sorunu yok" dedi. Prof ADA Dr. KANSU'ya dönüp " Yahu Atıf kız iğneden ipliğe her şeyi düşünmüş. Sana bizim sitedeki villayı alalım artık" dedikten sonra Sinem''e elinde tuttuğu dosyaları uzatarak " Buyur kızım sözleşmelerimiz" dedi.

         Sinem Sözleşmeleri açıp baktığında başlama ve ücret hanelerini boş gördü. " Hocam Ücret ve başlama tarihleri ile bitiş tarihleri boş" deyince " Kızım bizim parayla işimiz yok. Oraya yazacağın meblağ ile bir süre önce vefat eden Rahmetli Dr. Nihat ODABAŞI' nın ailesi ve Rahatsız olan bir meslektaşımızın bakımını sağlamanı rica ediyoruz" dedi. " Özür dilerim hocam. Bunu yapamam" diye cevap verdi Sinem.

         Sinem cümleyi söyler söylemez üçünün de anında rengi değişip birbirlerine bakınca Sinem gülümseyerek " Hemen kararmayın öyle. Dr. Nihat ODABAŞI' nın sahibi olduğu beş patent SERENLİ holding tarafından kullanılıyor. Bir süre önce patent bedellerinin iade edildiğini fark edip araştırdığımızda hesapların kapatıldığını öğrendik. Avukatlarımız hanım efendiye ulaşarak hesaplarını yeniden açtırdı. Birikmiş bedellerin tamamı hesaplarına aktarıldığı gibi kızı da eğitim hayatı boyunca SERENLİ bursuna alındı. Dr. Filiz KANDEMİR ise Dünya Hastanesinde Tedavi altında. Durumu da iyiye gidiyor gibi. Kızı İstanbul'da oldukça zor durumda eğitimini sürdürmeye çalışıyormuş. Neredeyse karanlık ve uygunsuz hallere bulaşmak üzereymiş. Kızını güvence altına aldıktan sonra yaptığımız araştırmada Dr. KANDEMİR' in birkaç bankada ciddi meblağlarda birikimi olduğunu bulup kızı adına bloke ettirdik. İçiniz rahat olsun. Bu nedenle istediğinizi yapamam dedim. Önümüzdeki eğitim yılana yetiştireceğim iki anaokulu, bir sonraki yıla yetiştireceğim iki ilköğretim okulu olacak. Her birinize dört çocuk vereyim. Onların eğitim hayatlarının sponsoru olun ne dersiniz?" dedi.

         Üçü de çok şaşırmış halde Sinem' i can kulağı ile dinliyordu. Dr KANSU " Öğrenci işini sevdim olur da Hoca Dr. Filiz KANDEMİR ismini zikretmeden siz o olduğunu nereden biliyorsunuz?" dedi.

         Sinem elinin altında böyle bir soru ile karşılaşacağını düşünerek hazırladığı dosyayı Prof ADA' ya uzattı. Prof. ADA dosyayı alıp içine bakar bakmaz " Bunu nereden buldun yav" dedi heyecanla. Dosyayı Dr. KANSU' ya uzatırken " Hocam Avukat Sami YILMAZER rahmetli Sayın Cevdet SOLEY' in şahsi avukatıydı. Sayın SOLEY' de babamın kadim dostuymuş. Zaten Sayın SOLEY' in epeyce patentini SERENLİ kullanıyor. Sayın SOLEY buluşlarını önce SERENLİ HOLDİNGE getirirmiş. Dosya da Rahmetli Prof. Dr. Cevdet SOLEY' in Emaneti ve vasiyetiyle bize ulaştı. Sizlere de bu dosya sayesinde ulaştım zaten. Bor üzerindeki çalışmaları geliştirmeye de bu dosya üzerinden karar verdim" diye cevap verdi. Prof ADA " Kaldığımız yerden devam mı edeceğiz?" dedi heyecanla. " Hocam heyecanınızı anlıyorum ama ne yazık ki bunun için henüz çok erken. Önce Kendi ayaklarımızın üzerinde sağlam durup bilgi ve can güvenliğinden emin olmam gerek. Sizler bizim için paha biçilmez değerlersiniz. Birinizi daha kaybetmeyi göze alamam. O nedenle bu dosya şimdilik aramızda kalacak. İnanın çalışmalarınız güvende" dedi.

         Dr. ÇİLE " Ne zaman başlıyoruz?" diye sordu. " Hocam Güvenlik Müdürü, İdari Müdür, Personel Müdürü, Bilişim ve Teknoloji Müdürü, Mali Müşavir ve Satın alma müdürü SİSER' de teşriflerinizi bekliyorlar. Personel Müdürünüz ile Holdingden Selma Hanım sürekli On-line olacak. Artık dükkân sizin ben aradan çekiliyorum. Güvenlik Brifingini aldıktan sonra dilediğiniz yerden başlayabilirsiniz. Bu arada SİSER'in her türlü ithalat izni var. Holding ve Seher Hanım da Koordinatörlük birimi ile emrinizde yeter ki talebinizi iletin alternatiflerle en kısa sürede size döneceklerdir. Holding ve bağlı Kuruluşlarımızın tamamına sizin taleplerinize öncelik verilmesi bildirildi. Ayrıca tüm kuruluşlar araştırma geliştirme taleplerini gözden geçirip Koordinatörlük birimine yollamaya başladılar bile" dedi. Prof ADA " Eh artık daha fazla lak lak yapmanın anlamı kalmadı. Hadi bakalım beyler gidip birifinglenelim de bir an önce başlayalım" dedi.


SIRA DIŞI YAŞAM ÖYKÜLERİ-2 ( KAYIP FORMÜL )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin