Hava biraz bulutluydu sanki rahmetli olan hayallerim yetmezmis gibi tepemin üstünde o umutsuz gorunumleriyle bana bakiyorlardi ama bazilari bunu sorun etmiyerek bi cafeye oturmus yada can sıkıntisinda alisverise cikmislardi bende kasfetli ve isyankar kıyafetlerimle yolda yuruyordum her zamanki gibi siyah rujum siyah yırtık pantolonum ve rengi solmus siyah bir tisort vardi bu insanlari korkutuyordu ama bu sikimde degil.Okul yoluna dogru yurumeye basladim, okuldakiler bu gorunume aliştiklari icin bunu önemsemiyorlardi.
Ne yazikki okula gelmistim sinifa cikarak cantami siranin uzerine firlattim bu sikik okulda okumak igrenc bi duyguydu cunku sans eseri kazanilmis ve nasil kazandigimi bilemedigim bir burs tutturmustum.Her yer zengin parfumu kokuyordu Aslı ve Cenkin yanina gidiyordum onlar oldugu icin kendimi yanliz hissetmiyordum.Aslının yanina geldigimde yüzü asıktı neden oldugunu sormadan Cenke baktim oda her zaman oldugu gibi banktaki yerine oturmus boş boş etrafi izliyordu,benim geldimi görunce kafasini cevirip "selam"dedi.Aslıda yuzunu asmis "hoşgeldin Özge "diye mırıldandı.İkisinede selam vererek bende bankta ki yerimi aldim,karşimda okulun popiler çocugu Güney bana bakiyordu ondan nefret ediyordum cunku en son yaşidigim olaydan sonra onun yüzüne tokat atip, kafasini tuvalet deligine sokmak istiyordum pis mahluk.
Beş alti dk sonra yanima gelerek "benimle gel" dedi. Tabikide onu dinlemiyecektim "neden popi çocuk"dedigimde gözünu devirerek "yürü"diye emir verdi onun her zaman yaptigi o emir kiplerinde hoşlanmiyordum kolumu ellerinin arasindan kurtararak "gelmiyorum o en son yaptigin seyden sonra seninle bi daha konusumami nasil düşünüyorsun"dedigimde o piçimdi gülümsemesini yüzüne yapistirarak bana bakti "hakkettin keçicik" dedi onun bana gereksiz lakaplar takmasindan da nefret ediyordum kisacasi onun bana dedigi herseyin icine kusasim geliyor.Böyle bi insanla neden nefret ettigim ve hala niye konustugumu anliyamiyorum
Beni okulun arka tarafina götürdü o yaptigi şakadan dolayi özür dilemişti Güney benden özür diledi,bu başka bi savaşin başlangicimiydi yoksa gercekten ateskesmi ilan etmisti,çok fazla şaşırtıcı olsada onun özrunu kabul ettim.
Bunlarin ardından Cenk yanimiza geldi neler oldugunu merak ettigi icin gelmis olmaliydi "noldu Cenk, ne zamandan beri Özgeyi bu kadar merak ettin" dedi.Güneyden beklendik bi hareketti "saçma düşüncelere gerek yok Güney "diyerek kolumdan tuttu ve yanina dogru çekti bu canimi acittigi için küçük bi sızıltı çıkarttım ama Cenk bunu aldıriş etmeden oradan beni uzaklaştırdı.
Evet Cenk bu zamanlarda bana gerçektende garip davraniyordu Aslıda kendi halinde yaslara bogulmustu sebebini ögrenmek için okul çıkışı onunla buluştum "Noldu sana Aslı" diye bi soru yöneltigimde bana bakti ve "Ailevi sorunlar anlatacak bişeyi yok"dedi.Fazla üzerine gitmek istemedim ama gerçekten merak ediyordum Aslı gerçekten eglenceli ve erkeklerin yarisindan daha delikanliydi son zamanlarda yüzünü her fırsatta somurtuyo olarak görmek benimde canımı sıkıyordu bir kere daha "Seni bu kadar üzdüyse anlatilak bisey vardır" diyerek anlatmasi için israr ettim.Yanitlamasini umarak gözlerine baktim "Üstüme gelme Özge anlatamam"dedi ama merak ediyordum bi yandanda Asliyi daha fazla üzmek istemiyordum.
Onu hem üzmeyip hem kendine gelmesi için biraz yanliz bıraktım ve bende bugünün yorgunlugunu atabilmek üzere eve dogru yürüdüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FISILTI
Teen FictionBir genç kızın darma dagan hayalleri karşısında ayakta durmaya calişan umutlari ve küçük bir fısıltı ile hayata yeniden baslamasi onu daha agresif bir hale getirmişti karsina sır dolu suskun,gizemli bir çocuğun çikmasiyla hikaye basladı...