Ve o gün geldi. Kapıda bavulu hazır bir adam duruyordu. Annemin ölumunden sonra vedalaşmaktan nefret eder olmuştum. Onun için veda etmedim. Sonuçta geleceğini biliyordum. Görüşürüz dedim ve odama çekildim.
Bir hafta olmuştu. Babaannem çok anlayışlı bir kadındı. Beni hiç zorlamadı. Bana hiç karışmadı.
Okulun bitmesine de iki gün kalmıştı. Artık yaz tatili basliyordu. Ama bu benim için bir fark yaratmayacakti. Çünkü annem yoktu, bu sıcak geçecek üç ay benim için ne kadar güzel olabilirdi ki?.
Artık okul kapanmıştı ve bu akşam babam geliyordu. Ölümden sonra ilk defa biraz da olsa bir sevinç oluşmuştu. Ama bu sevinç cok uzun sürmedi.
Zil çaldı. Kapıyı açtım. Karsimda iki yüz. Biri babam biri daha önce hiç görmediğim bir kadın. Ilk basta anlamadım. Babamin bir arkadaşı falandir diye düşündüm, aldırmadım.
Selamlastiktan sonra odama geçtim ve babamin hediyelerini açmaya başladım. Daha önceden çok mutlu olurdum ama bunları görünce eski tepkilerimi veremedim. Içimde bir huzursuzluk vardı. Nedenini bilmiyordum. Bi an annem zannettim ama bu başka birşeydi.
Salondan bi ses duyuldu, bu babamın sesiydi. Hemen gittim salona. Çünkü babamın sesi hem tedirgin hemde heyecanlı geliyordu. Salona bir girdim. Gozlerime inanamadım. Keşke o an ölseydim de o salona girip o manzarayı görmeseydim dedim. Ama görmüştüm maalesef. Babam ve yanındaki ismini bile bilmediğim kadın el ele tutuşuyorlardi. Babam iste o anda beni yere serecek üçüncü şok haberini verdi, 'BIZ EVLENIYORUZ.'