Sabah yine annemin bana bağırmasıyla uyandım. Yatağımdan kalktığım gibi üzerimi değiştirdim ve aşağıya indim. Annemin yanına yani mutfağa gittim.
- Günaydın sultanım.
+ Günaydın kuşum. Bu gün Jessie'yle beraber bir eğitmen gelicek onunla çalışacaksınız.
- Ne çalışacağız?
+ Elementlerinize. Elementler hakkında sana ve Jessie'ye bilgi vericek.
- Tamam anne.
Annemin hazırladığı masaya oturdum ve bir güzel kahvaltımı ettim. Ve salona geçip eğitmenin gelmesini bekledim. Kapı çaldı. Bende koşarak kapıyı açtım. Karşımda orta yaşlarda bir bayan duruyordu. Sanırım eğitmen hanım.
- Hoşgeldiniz.
+ Hoşbuldum canım.
- Ben Lara.
+ Bende Mary.
Kadını içeri buyur ettim ve birlikte Jessie'yi beklemeye başladık. Sonra kapı çaldı ve gidip kapıyı açtım.
- Hoşgeldin canım.
+ Hoşbuldum canım.
Jessie'de içeri geçtikten sonra
+ Hadi kuşum ben kaçtım. 2 saat sonra gelirim eve.
- Tamam sultanım görüşürüz.
Annemde gittikten sonra alıştırmalara başladık. Kadın ilk baş Jessie'de tek ateş olduğu için ateş elementinden başladı. Onu bir güzel öğrendikten sonra diğerlerini de öğretmeye başladı ara sıra tam isabet atamadığımdan dolayı vazolar falan kırıldı. Bereket hiçbiri annemin en sevdiği vazolardan değildi. 1 saatin sonunda elementlerimi kullanmayı öğrenmiştim. Şimdi bize Mary sözel ders vericekti. İlk olarak eğer sıradan insanlara elementlerimizi söylersek cadıların bizi öldüreceğini söyledi. Ve benim çok dikkatli olmam gerektiğini. Çünkü 4 elemente sahip bir kişiyi cadılar çok kıskanırlarmış. Çünkü onlardan daha güçlü olurmuşuz ve bu yüzden bizi öldürmek istermişler. Sıradan insanların cadılardan veya elementleri olan insanlardan haberleri yokmuş. Zaten cadılar başka bir diyarda yaşıyorlarmış ve en önemlisi de elementlerimizi sadece önemli anlarda kullanmamız gerekiyormuş. 1 saatte bunları öğrenmekle geçtikten sonra Mary gitti. Annemde eve gelip Jessie'yle bize yemek hazırladı. Biz Jessie'yle yemeklerimizi bir güzel yedikten sonra dışarı çıktık. Kış aylarının sonunda olduğumuzdan dolayı havalar artık eskisi kadar soğuk değildi. Okulumuzun en güzel yönüde sadece ilkbaharda ve sonbaharda gidiyorsun. O da o kadar fazla değil. Jessie'yle beraber sahile doğru ilerledik. Yol boyunca ikimizde tek kelime etmemiştik. Sahile vardığımızda şezlonglara oturduk ve bir süre denizin sesini dinledik.