Buraya okumaya başladığınız tarihi bırakabilirsiniz......
"Haftasonu herşey güzel olacak birtanem sana söz veriyorum."
"Balonlarda olacak dimi anne"
"Olacak tabii böyle büyük büyük hem de sonra arkadaşların gelecek onlarla oynayacaksınız, palyaçolar var, mis gibi havada bahçe olacak doğum günün evde tıkılıp kalmazsınız."
Küçük kız hızlıca annnesinin boynuna sarıldı. Yanağını sulu bir öpücü kondurduktan sonra yastığa başını koyup uykunun kollarına bıraktı kendini. Annesi onun bu haline tebessüm ederken yavaşça yataktan kalktı ve küçük kızının alnından öptü. Odanın kapısına ilerledi. Kapının kulpunu tutmuş kapıyı açarken küçük kız kalktı ve annesine seslendi.
"Anne!"
"Efendim kuzum"
"Seni ve babamı çok seviyorum. Hem de bundan da çok seviyorum"
Kız iki kolunu sonuna kadar açarken annesi tekrar tebessüm etti ve o da kollarını sonuna kadar açtı.
"Bizde seni çok seviyoruz, bundan da çok seviyoruz."
&
Kayıplar olsa da yaşamaya devam etmek ve buna alışmak insanoğlunun fıtratında vardır. Böylece hayatı sürdürüp gider ve hiçbir aksaklık olmaz. Zaman ise bu kayıpları döngü halinde tekrar gün yüzüne çıkartıp acılarımızın tazeliğini bize hatırlatır. Hem kayıplarımıza alışır hem de onların acılarını yüreğimizde taze tutarız.
Kitap kapağını yavaşça kaparken gözünü tavana dikti. Zaman ise bu kayıpları döngü halinde tekrar gün yüzüne çıkartıp acılarımızın tazeliğini bize hatırlatır. Düşünceler içimde boğulmama çalışırken kapı tıklatıldı.
"Ezel kahvaltı hazır kızım hadi in aşağıya"
Gözünü tavandan çekerken yataktan kalktı kitabı masasnın üstüne koydu ve hemen yanında olan çerçevenin içindeki fotoğrafa baktı. İç çekerken çocukluk dönemi geldi aklına elini uzattı almak için ama geri çekti.
"Geliyorum Emine abla"
Şarjda olan telefonunu uzandı.Ekran kilidini açarken gelen mesaja aldırmadan rehbere girdi.
"Alo Ece bugün alışverişe gidelim mi? Hem sinemaya da gideriz."
"Tamam, kaçta buluşalım ?"
"İki gibi buluşalım. Ben kahvaltı yapıp çıkarım."
"Tamam orada görüşürüz."
"Görüşürüz."
Telefonu tekrar masanın üstüne koydu ve dolaba yöneldi. Kapağını açıp bir gömlek bir pantolon seçip yatağın üstüne attı.
Kapıyı açıp çıkarken Emine ablanın sesi bütün evi inletmişti.
"Ezel! Ya kızım kahvaltıya çağrıyorum. Geliyorum diyorsun ama gelmiyorsun."
Merdivenlerden hızla inerken iki basamağı birden inince düşer gibi oldu ama son anda toparladı.
"Kız yavaş, bir yeri inciteceksin. Ne acelen var."
Koşa koşa yanına giderken boynuna sarıldı ve ikinci bir kazanın da eşiğinden döndü.
"Ay kız dur düşüreceksin beni. Hey allahım kime diyorum ki ben."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞEYTAN'IN VEZİRLERİ
AcciónKaybedecek hiçbir şeyi olmamak mı yoksa kaybetmeye razı olmamak mı ayakta tutan? Hangisi... Onu sadece geçmişinde kalan yitik hayalleri bırakmamıştı. Çocukluğu belki de en çok bu yakıyordu canını. Belki de yüreğinin gerilerine ittiği hasreti. Gözler...