#Medya: ♠Özgür Sarsılmaz ♠
Uyandığımda üstümde bir ağırlık vardı. Tabikide Özgür! Yüzüne baktığımda elimi dudaklarına doğru getirip, üstünde gezdirdim. Tam elimi çekecektim ki Özgür birden elimi yavaşça ısırdı. "Ayy ödüm koptu" dedim. Özgür ise kahkaha atıyordu. "Kalk üstümden! Köpek misin? Elimi koparacaktın yaa!" diye sitem ettim. İyice üstüme çıktı. "Nerem köpeğe benziyo benim lan! Sende sapıksın o zaman" diyince kalakaldım.
Haklı resmen dudaklarını ellerken yakalandım. Surat ifademe güldü ve birden beni öpmeye başladı. Üstümden kalkıp dışarı çıkarken "Ben sapıksam sen ne oluyorsun?" diye bağırdığımda bir kahkaha sesi daha doldurdu odayı. Gülerek yataktan kalktım.
Banyoya girince elimi yüzümü yıkayıp mutfağa gittim. Özgür masaya oturmuş kafasını eline yaslamış gözleri kapalı duruyordu. "İnsan kahvaltılıkları çıkarır ama insan işte sana hak veriyorum" diye ona sabah köpek dediğimi hatırlattım. Hiç takmadan aynı şekilde duruyordu.
Buzdolabından sosis alıp tavada kızarmış yağa teker teker koymaya başlayınca "Hağğm" diye bir ses arkadan sarılan iki kol sayesinde kalbim az kalsın götüme kaçıyordu. Özgür hafifçe gülüp yanağımı,boynumu,omzumu ısırmaya başlayınca gülüp kaçmaya çalıştım. "Al sana köpek!" diyip gülmeye başladım. Özgür ise ısırmayı bırakmış kafasını omzuma yaslamış arkamda duruyordu. Ben ise sosisleri çeviriyordum.
Omzumda yatan Özgür sayesinde biraz zorlanıyordum ama neyse! Sosisler olduğunda hazırladığım tabaklara koydum. Arkamı döneceğim anda omzunda uyuya kalan bi Özgür ile karşılaştım. Özgür'ü uyandırıp masaya geçmesini söyledim. Oda uyandı ve masaya oturdu. "Afiyet olsun" dedim. Özgür'de yanağımdan öpüp "Teşekkür ederim kedicik " dedi. Yemekleri yedikten sonra sofrayı topladım.
Üst kata çıkıp eşyalarımı değiştirdim. Bol olan gri eşofman altımı ve yarım siyah tişörtümü giydim. Üstümede bol bir hırka geçirdim. Salona indiğimde Özgür koltukta oturmuş maç izliyordu. Fenerbahçe-Galatasaray maçı vardı. Hemen yanına oturdum. Özgür bana baktığında, önce beni süzdü sonrada "O tişörtü çıkar" dedi. Bende "Hayır ya nedenmiş hem?" dediğimde "Asya beni delirtme çıkar" dedi sinirli bir şekilde. Ayağa kalktım ve hırkamın fermuarını kapattım. Kapıya doğru ilerleyip superstar'larımı giydim.
Soğuk hava yüzüme vurduğunda biraz üşüdüğümü hissettim. Kulaklaramı takıp telefonumdan TNK-Yine yazı bekleriz- şarkısını açtım, en sevdiğim şarkılardan biriydi! Sahile doğru yürümeye başladım. Yaşadıklarımı düşünmeye başladım. Sanki her şey planlanmış gibiydi.
Önce Annem Babam ve Kardeşim'in ölmesi sonra evde ağzıma kapatılan pamuk! En büyüğüde karşıma Özgür'ün çıkması ve 9 yıldır beni sevdiğiydi. Bunları biraz daha düşünürsem kafayı yemekten beter olacağım kesindi.
Sahildeki banklardan birine oturdum.
Her zamanki gibi sigaramı çıkardım ve yaktım. Ciğerlerim bayram ederken kafamdaki tilkiler kuyruk sallıyordu. Yanımda bir kıpırdanma hissedince kafamı çevirdim. Gördüğüm kişiyle ağzım o şeklini alırken kaşlarım çatılmıştı. Alperen yüzüme sinirli bir şekilde bakıyordu. "Senin burda ne işin var" dedim kızgın bir halde. "Öyle geziniyordum seni gördüm" dedi. Aklıma okul çıkışı sahile gittiğim gün geldi. O günde böyle olmuştu.Bir nevi dejavu yaşıyordum! Sigaramdan uzun bir duman çektim ve dumanı uzunca üfledim. Alperen ise "Olanları duydum başın sağolsun" dediğinde "Sağol" dedim ve biten sigaramı denize fırlattım.
Ayağa kalkıp Alperen'i takmadan arkama bakmadan yürümeye devam ettim. Bu hayatta böyle olması gerekiyordu kimseyi takma! Eve geldiğimde ise salonda Özgür yoktu hızla koşup odasına gittim. Kapıyı açtığımda balkonda sigara içen bir adet Özgür vardı. Üstü çıplak altında ise düşmekte olan eşofman vardı. Yanına gittim ve ona sarıldım. Özgür'e ihtiyacım vardı. Bunu anlamıştım kimse onun kadar iyi gelmiyordu.
Kanayan yaralarımı öpüp iyileştirendi. Özgür bir süre bekleyip oda kollarını bana sardı. Gözümden akan yaşları umursamadan Özgür'ün boynuna gömdüm yüzümü. Özgür ağladığımı anlamış olacak ki benden ayrılıp
yüzümü ellerinin arasına aldı ve gözyaşlarımı sildi."Ne oldu?" diye sorduğunda "Annemi, Babamı ve Batuhan'ı çok özledim. Ben onlardan hiç bu kadar ayrı kalmamıştım. Birde hepsini birden kaybett-" cümlemi tamamlayamadan ağzımdan bir hıçkırık daha kaçmıştı. Özgür seslice nefes alıp daha sıkı sarmaladı beni. Hiçbir şey söylemedi. Çünkü söyleyecek bir şey yoktu.
***
Bu aralar çok ağlıyordum. Normalde böyle biri değildim. Biri beni dövse bile ağlamazdım. Hayatım çok değişmişti. Değişik şeyler yaşıyordum. Kendime birdaha ağlamayacağıma dair söz verdim. Özgür'den ayrılıp yüzüne baktım. Çok derin bakıyordu. Bana kimse böyle bakmamıştı. Ondan hoşlanıyordum.
Beni gerçekten sevdiğine de inanıyordum. Özgür hayatımı tamamen değiştirmişti. Bunları düşünürken yerden havalandığımı hissettim. Özgür kucağına almıştı. Salona gidip beni yavaşça koltuğa bıraktı. Yanıma yattı ve bir film açtı. Ben ise onu izliyordum. Fazla mükemmeldi. Yüzündeki benler muhteşem duruyordu. Her birini öpme isteği gelsede yapamadım. Telefonumun melodisi kulağıma geldiğinde telefonu cebimden çıkardım ve ekrana baktım. Zehra arıyordu.
Açma tuşuna bastım. "Efendim kanka" dediğimde Zehra "Seni çok merak ettim. Arıyorum açmıyosun, okula gelmiyosun, hiç aramıyosunda" diye bağırdı. "Kanka ...Şeyy benn biraz kötüyüm ve okula gelmek istemiyorum." dedim. "İyi tamam bir şeye ihtiyacın olursa ara bebeğim." dedi ve telefonu kapattım. Özgür soru sorar gözlerle bakıyordu. "Zehra merak etmiş" diyip Özgür'e sarıldım. Dışardan silah sesleri geldiğinde ayağa fırladım. Özgür'de ayağa kalkmıştı. Her yerden silah sesleri geliyordu. Camlar tuzla buz olmuştu. Etrafı şaşkınlıkla izlerken karnımda hissettiğim acıyla yere yığıldım. En son gördüğüm ise Özgür'ün saşkın surat ifadesiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞURİMŞİNE
Novela JuvenilOnunla ne zaman lades oynasak hep o kazanırdı. Kalbimdeyken nasıl aklımda derdim?