SAKURA
Kendime gelmem bir kaç dakikamı aldı. Şaşkınlıkla ve acıyla doğrulmaya çalıştım, zaten ne olduğunu tam olarak çözememiş bir şekilde nerede olduğumu hatırlamaya çalıştım. Evet ! En son eski okul binasına gitmek için yola çıkmıştım, eski okul binasının kapısını açıp içeri girdikten hemen sonra duvara çarptım ama neden ?
Etrafa biraz bakınmaya ve nedenini bulmaya karar vermiştim ki bu kararımın hemen üstüne içerdeki eski püskü sınıf kapısının ardında bazı sesler duydum. Bağrışma seslerine benziyordu, aslında daha çok bir taraf yakında dayak yiyecekmiş gibiydi. Bende merakıma engel olamayınca kapıyı biraz aralayıp bakmaya karar verdim. Fakat kavgaya da karışmak istemem hem yakında zil de çalıcak bu yüzden tam kapıyı sessizce aralıyordum ki eski olmasından dolayı çok fena bir şekilde gıcırdadı. Bu gıcırdamayla bırakın ses çıkarmamayı benim çıkardığım ses neredeyse bütün kavga ortamından çıkan sesi bastırdı. Kahretsin neden bunlar hep benim başıma geliyor! Veee beklenen an içerde bulunan iki kişi şaşkın bir şekilde ve benim kim olduğumu sorarcasına bana bakıyor. Bakalım şimdi ne yapacaksın dâhi Sakura...
Ben bunları düşünürken sonunda bir tanesi bu sessizlikten rahatsız olup konuşmaya karar verdi.
" Hey eğer bu çocuk için geldiysen vazgeç onunla biraz işimiz var. Hele ki bu çocuğun hayranı falansan üzgünüm ama kendisi narşistin teki" diyerek yakasından tuttuğu çocuğu işaret etti.
Açıkçası çocuk sanki bir yerlerden tanıdık geliyor fakat nereden? Biraz daha yakından bakınca çocuk tam günümüz kızlarının " yakışıklı (!) " diye adlandırdığı tiplerden. Şimdi öbür çocuğun neden bana hayranıysan diye uyarıda bulunduğunu anlıyorum. Yinede bu çocuk, nerede gördüm acaba? Gerçi ona baktıkça içimde nedensiz bir öfke oluşuyor, yoksa b-bu çocuk... Tabi ya bu bütün dersi konuşmasıyla ziyan ettiği gibi üstüne durmadan adımı soran çocuk. Baya bir görmezden gelmiştim herhalde ondan hemen tanıyamadım.
" Sadece orda dikilmiyip birazcıkta yardım etsen" diye şikayet etti popüler fakat dayak yemek üzere olan beyefendimiz.
Bende cevabımı esirgemeden " Memnuniyetle " dedim ve onu yumruklamak üzere olan çocuğun yanına geçtim. Yakışıklı çocuğumuzun ayağına bir güzel bastım.
Çocuk ortaya büyük bir inleme koydu ve bana dönerek bağırdı " Hey hani yardım edicektin bu yardımdan sayılmaz "
Açık konuşmak gerekirse suratını acıyla buruşturması aşırı komikti. Bu muydu bütün vakaları başarıyla çözen sözde mükemmel dedektif. Hemde bir yıldır burada okuyor neyse onun partneri olucak kişiye yazık.
- Hey kim olduğunu bilmiyorum ama bu gerzeğin tarafında olmaman çok güzel.
+ Ne demek. Hem zaten beni dersten alıkoyduğu yetmezmiş gibi bin kere adımı sorduktan sonra ona niye yardım ediyim, zaten tanımıyorum bile.
- Bu arada benim adım David. Amerika'dan geldim.
Elini tanışmak istermisçesine uzattı. Ben de onun uzattığı eli tutup ona adımı söyledim.
+ Memnun oldum ben de Sakura. Umm.. izniniz olu-
- Resmiyete gerek yok !
+ Peki... izinin olursa bu okulun salağıyla ne işin olduğunu bana söyler misin ?
- Tabiki. Kendisi benim kardeşimle flörtleştiği yetmemiş gibi üstüne ona hakaret etti ve bir güzel redetti.
Tamam kabul ediyorum bu yeterince gerekli bir neden değil ama sonuçta çocuğun nedeni var.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
♡ Sekai De Tada Hitori ♡
RomanceTramvatik ve yalnız bir genç kız , hayatı için savaşmaktan başka şansı yok. Tek istediği sakin bir hayatken yapacağı seçimlerle hayatının beklediğinden daha hareketli olacağından , kaderle verdiği bu büyük savaşta hayatına girecek beklenmedik dostla...