"Galiba şu son günlerde olan olaylar hakkında konuşmamız gerek" dedim
"Evet Haklısın Hayal , böyle devam edemez"
"Gel benim yalnızlık bankıma oturalım" dedim yüzümdeki aptal gülümsemeyle
"Tamam"
Ikimizde oturduğumuzda artık yalnızlık bankı değil galiba diye düşündüm ve dışarıdan güldüm.
"Yalnızlık bankı?"
"Uzun hikaye" dedim ve kendimi tutamadan bilmediğim bir nedenle gülme krizine girdim.
"Benim yanımda mutlusun biliyorum ama şimdi ciddi olma vakti" dedi ve göz kırptı Arın
Utanmadım denilemez ama hiç bozuntuya vermeden yüzüme ciddi
bir ifade takındım.
"Şimdi bayım eğer benimle zaman geçirmeye devam ediceksen Irem ve Arın diye birşey olmıycak anlaştık mı?"
"O zaman Berk ve Hayal diye birşey de olmıycak"
"Tamam bana uyar"
"Tamam o zaman banada uyar"
"Berk'ten özür dilemeni istiyorum"
"Hayır asla"
"Arın!" dedim yüzüne ciddi bir ifadeyle bakarak.
"Tamam tamam"
"Üzgünüm ama gerçekten " dedim ama devamını getiremedim.
"Gerçekten ne?"
"Gerçekten sensiz olmuyor"
ARININ AĞZINDAN
Gülümsedim ama ben Irem'i bırakamam eğer bırakırsam bütün popülerliğim biter , arkadaşlarımı kaybederim.
Arkadaşların mı ? Sevdiğin kız mı ?
diye sordum kendi kendime
"Arın ne oldu ne düşünüyorsun?"
"Hiç öyle dalmışım"
"Tamam şimdi sen az önce konuştuğumuz şeyleri yap bende yapıyım" dediğinde içimden ağlamak geldi yapamam ben bunu yapamam diyerek ağlamak.
"Tamam görüşürüz o zaman"
"Görüşürüz" dedi ve yanağıma bir öpücük kondurdu.
Banktan kalktım ve ilerlemeye başladım.
Kalbim Hayal'i ama mantığım arkadaşlarımı seçiyor.
Kendi kendime düşündüm hiçbirşey değişmese ama ben bunu Hayal'e öyle göstersem mesela?
Biraz daha düşündükten sonra en iyi planın bu olduğunu fark ettim.