EN YAKIN ARKADAŞIM BİR CADI -BÖLÜM SEKİZ

264 11 2
                                    

EN İYİ ARKADAŞIM BİR CADI    Bölüm Sekiz                         

             Stefan' ı akşam 1000 lerce aramış 1000 lerce mesaj atmışımdır.Fakat geri dönüş yok.Stefan için endişelenmeye başladım,ya başına bişey geldiyse,belkide bana kızgındır.Moralim bozuk, bir şekilde aşağı indim,babam hem sütlü kahvesini içiyor,hem kahvaltı yapıyor,hem de gazate okuyordu.

         -Günaydın baba, sanırım annem erkenden gitmiş.

         -Evet tatlım erkenden gitti,bu sırada yarın öğretmenlerinle konuşmaya gelicem.

         -Ne!Baba sen iyi misin? Okul başlayanı sadace ama sadace 2 gün oldu hatta dünü saymayalım çünkü ders işlemedik,1 günde öğretmenlere ne sorucaksın acaba baba merak ettimde!

        -Babanla düzgün konuş! Alex istediğimi sorarım sanane! Şimdi hemen okula hemen marş! Marş!

           Uflaya  uflaya dışarı çıktım.Okula otobüsle gittim,Kat'i aradım ama açmadı,galiba bugün herkez bana kaprisli.Okula geldim.Kat birden karşıma çıktı.

         -Kat nerdesin? Seni defalarca aradım niye açmadın?!

         -Afedersin duymamışım,ayrıca şu cadı meselesi yüzünden kafam biraz dağınıkda.

         -Afedersin ben o olayı unutmuşum da,nasılsın iyimisin?

         -İyiyim sağol sen nasılsın?

         -İyiyim Stefan la çıkmaya başladık,yani dün.

        -Ne!Bi gün rahat bıraktım seni, hatta bi gün bile değil.Bravo sana Alex:)

        -:) Yani başa- Stefann!

            Stefan' nın  yanına doğru koşarak gittim.Ona sarıldım.

        -Stefan seni çok merek ettim binlerce defa hem aradım hem de mesaj attım,neden açmadın?Bişey mi oldu?

       -Hayır bitanem telefonum suya düştü:)

       -Ne:) telefonun suya mı düştü,bunu nasıl başardın acaba?

      -Çok özel bir yetenek söyleyemem :)

      -:)Benimedebiyat dersim var canım.

        Onu öpereken ;

     -İngilizce dersinde görüşürüz dedim.

       İngilizce dersi gelmişti.Stefan benim yanıma oturmuştu.Bütün ders boyunca bana baktı öğretmen anlayacaktı.Kısık sesle;

     - Stefan bana bakmayı kesmezsen öğretmen anlayacak.

         Stefan önüne döndü.Okul çıkışı stefan benim yanıma geldi.

     -Güzeller kraleçesi:) diyip beni öptü.

     -:)Yakışıklı prensim:)

     -Bişeyler yapalım mı?

     -Üzgünüm hayatım ama benim eve gitmem gerek.Yarın buluşalım mı müsait misin?

     -Seninle olduğum her saat,her dakka,her saniye,her salise müsaidim.

         Ross ve kat ordan oooooo dediler.Stefan'a sarılıp onu öptüm.Arabayla ordan uzaklaştık.Eve geldiğimizde babam iş kıyafetlerini giymişti,bu demek oluyordiki,babam işe gidicekti.Onu öptüm.Kat Ross ve ben yukarı çıktık.Yatağa oturduk.Kat 1.30 saat boyunca cadılığından bahsetti.İkimize birden sarıldı.

     -İnanamıyorum en iyi arkadaşım bir cadı,sevgilim jack bir kurtadam!Yani şey ııı,tamam pes ediyorum jack bi kurtadam.

   -Neeeeeeeeeeeeeeeeeeee   dedik Kat ve ben.  Bu inanılmazdı ilk olarak ross'un Jack le çıkması,daha sonre ise Jack in bir kuradam olması.Hep beraber gülmeye başladık.

    -Bi de bu senenin heyacansız normal bi lise günlerinden geçicek diye endişeleniyorduk.Alın size heyacan:)

    Hep beraber güldük.Aşağı indim.Birisinin yemek yapması gerekiyordu.Annem pizza yapmıştı,yada almıştı.Annem yemeklerini böyle yapardı,bi yemeği beğenmişsek kendi yapmış olurdu.Beğenmemişsek dışardan olmuş olurdu.Pizza yı ısıttım.Teker teker tabakları koyup tepsiye koydum bide herkeze fanta koydum yukarı çıktım.Yemekleri yedik.Ders çalıştık ,ve kızlar gitti.Gider gitmez Stefan'ı aradım.Sanırım Stefan'ın telefonu iyileşmişti.Çünkü  bir ses alo demişti.

     -Merhaba ben Stefan la görüşücektim de.

    -Stefan duşta sizi sonra arar siz kimsiniz acaba ALO ALO...

çığlığın sesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin