Uyandığımda oda zifiri karanlıktı. Hala gece yarısı olmasına sevinmiştim. Tek duyduğum ses melodi gibi kulağıma dolan Nil'in nefes alıp verişiydi. Göğsüme dökülen siyah saçları ve bembeyaz elini bana dolamış olması hayatımda gördüğüm en güzel manzara olabilirdi. Onu rahatsız etmemek için nefes almaya çekindim.
Yanımda bir kalbi taşıyordum artık ve sorumluluklarım artıyordu. Onu korumalıydım, aynı zamanda dostlarımı ve Nurgül annemi de korumalıydım. Nil'i canlı canlı gömmek neymiş onlara göstermeliydim. Aklımdan geçen binlerce plandan bir tanesini seçtim. Şimdi önemli olan onu uygulamaya koymaktı. Nil'in yanından ayrılmak istemiyordum. Onu büsbütün seviyordum işte. Hayatımda ilk defa bir şey bana anlamlı gelmişti.
Nil kolumdan çekiştirerek bana arkasını döndü. Koluma sarıldığı için ben de arkasından sarılmak zorunda kaldım. En güzel zorunluluğumdu galiba. Saçlarının kokusunu içime çektiğimde onu artık asla bırakamayacağımı biliyordum. İkimiz için yapmam gereken şeyler vardı ve acele etmeliydim. O uyanmadan tekrar yanında olmalıydım.
Usulca yatağı oynatmamaya da dikkat ederek doğruldum. Nil'in sırtını örttükten sonra ses yapmadan üzerimi giyindim. Odadan çıkmadan önce son bir defa daha Nil'in yanına diz çöküp güzel yüzünü izledim. Elimin tersiyle kolunu okşadım ve hafifçe gülümsediğine şahit oldum. Kalbimin atışını hızlandıran bu kadın için yapacağım çok şey vardı.
*
Evde herkes uyurken ses yapmadan çıkıp arabama ulaştım. Arabanın anahtarını anarken bir gece önce dağ evinden çaldığım fotoğraf aklıma geldi ve ceplerimi yokladım. Fotoğraf hiçbir yerde yoktu. Muhtemelen giyinirken odada düşürmüştüm.
Arabaya atlayıp doğruca Aslı ve Kudret Demir çiftinin villasına yol aldım. Çok yüksek güvenlik önlemleri almışlardı fakat beni henüz tanıyamamışlardı. Onlara çok kötü bir sürpriz yapacağımdan habersiz sıcak yataklarında uyuyorlardı.
Gecenin karanlığı ve içime dolan intikam alevleriyle İstanbul'un lüks villalarının olduğu semte geldim. Arabayı birkaç sokak ötede bırakıp başıma kar maskesi geçirdim. Güvenlik kameralarına yakalanmak istemediğimden villaya ulaşacağım yolu başka villalarının bahçelerinden atlayarak geçtim. Hava çok soğuktu ve etrafı sis kaplamıştı. Bu benim için iyi bir fırsattı.
Düşmanlarımın villasının bahçesine indiğimde ağzımdan yoğun buhar çıkıyordu. Arkamı bahçe duvarına yaslayıp ortalığı kolaçan ettim. Meriç'in ecza dolabından aldığım zehir şırınganın içinde cebimde duruyordu. Elimle varlığını yokladıktan sonra derin bir nefes aldım.
Villanın dört bir yanında korumalar nöbet tutuyordu. Önceden yaptığım araştırmalarda Aslı Demir'in korumalarını seçerken canice bir yönteme başvurduğunu öğrenmiştim. Korumalarını işledikleri suç oranına göre seçiyordu. Yani burada bekleyen adamlar aslında hiç de iyi insanlar değillerdi. Geçmişlerinde çok fazla masum insanın kanını taşıyorlardı kirli ellerinde. Çoğu yabancı, kaslı ve korkunç heriflerdi.
Bahçe kapısını takip ederek korumaların daha az tutulduğu bölgeye gözükmemeye dikkat ederek yanaştım. Villa üç katlıydı ve en üst katta Aslı Demir ve Kudret Demir çiftinin yatak odaları vardı. Villanın önünde duran büyük havuz ve önüne atılan şezlonglarda nasıl keyif yaptıklarını hayal edebiliyordum. En alt katta mutfak ve oturma odası, orta katta da gizli bir şekilde yürüttükleri toplantıların yapıldığı salon vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlıktan Sonra (TAMAMLANDI)
Teen FictionKatledilen Ekin ve Can'ın biricik oğlu Yaman. Kendini bildi bileli yalnız. Ağzında hep bir acı tat. Aklında intikam alevleri. Henüz gücünün farkında değil. Hala kalbi buzdan...