Lütfen okuduktan sonra oy verin ya bir yıldıza basmak bu kadar zor değil ! Gerçekten böyle olunca hiç yazasım gelmiyor o kadar kişi okuyor ama vote sayısı çok az !Neden ?
Yazım yanlışı var farkındayım ama yarın en sonunda bilgisayarım geliyor :D Bütün yazım yanlışlarını düzelticeğim ve bir daha hiç bölümde yazım yanlışı olmayacak inşahlaa...
Gözlerimi açtım ve odada gezdirdim. Ceylan koltuğa oturmuş sırıtarak bize bakıyordu. Sinirle yataktan kalktım ve Ceylana doğru yürüdüm oda benle beraber ayağa kalkmıştı.
"Seni öldürmemem için tek bir sebep söyle Ceylan" diye cırladım ben Ceylana doğru yürüdükçe o geri geri gidiyordu.
"Ben arkadaşınım" dedi ve geri geri gitmeye devam etti
"Yeterli bir sebep değil?" dedim ve ona doğru yürümeye devam ettim. Arkadan gelen sesle ikimizde oraya döndük Kuzey oyanmış bize bakıyordu. Oda aynı benim gibi sinirle kalktı ve Ceylanın üzerine doğru yürümeye başladı.
"Seni öldüreceğim!" diye tısladı Ceylan birden hızla kapıdan çıktı ve koşmaya başladı bizde Kuzey ile arkasından koşuyorduk.
"Gel buraya Ceylan "diye Kuzeyle aynı anda bağırdık. Koridora çıktığımızda herkes bize bakıyordu onları umursamayıp Ceylanı kovalamaya devam ettik.
"Kötü mü oldu ya? Bence siz halinizden gayet memnundunuz" dedi bunu demesiyle ikimizde daha hızlı koşamaya başlamıştık. Ceylan en sonunda bir çocuğun arkasına sakladı.
"Lütfen kurtar beni bunlar psikopat öldürecekler beni yardım et" diye çocuğa yavralıyordu ama çocuk ne olduğunu anlamamış bir Ceylana bir bize bakıyordu. Ceylan bu sefer kapıdan yeni giren Mertte doğru koştu ve onun koluna yapıştı.
"Yardım et Mert " dedi Mert bir şey anlamamıştı hızla yanlarına gittik. Mert bana baktı ve.
"Ne oluyor Duru ?" dedi sonrada gözü Kuzeye kaydı.
"Mert şu Ceylanı bir öldürüp anlatacağım"
"Tamam " dedi ve gülerek Ceylanı bize doğru itti. Ceylan "hayın" diye fısıldadıktan sonra bize yavru köpek bakışları atmaya başlamıştı bile. Kuzey Ceylanı hızla sırtına aldı Mert ve bende onları takıp ediyorduk. Kuzey okulun havuzunun oraya geldiğimizde Ceylana bıraktı ama tabi havuza bırakmıştı. Ceylan sudan çıktı ve bir çığlık attı. Üçümüzde Ceylanın bu haline gülüyorduk. Mert ve Kuzey göz göze geldiklerinde gülmeyi kestiler ve birbirlerine kötü bakışlar atmaya başladılar Ceylan sinirle havuzdan çıktı ve bize doğru yürümeye başladı.
"Ben şimdi seze gösteririm" dedikten sonra Kuzeyi havuza itti Mert Kuzeye bakıp gülerken onuda çoktan havuza itmişti. Şimdiki kurmanı ise bendim geri geri gitmeye başladım ama çoktan kolumdan tutup beni havuza doğru iteklemeye başlamıştı. Ben yanıyorsam oda yanar mantığıyla bende onun kolunu tutum bizde artık suyun dimini boylamıştık. Birden bazı kişilerin bize bakıp güldüğünü gördüm. Al işte birde rezil olmuştuk. Ama doğruyu söylemek gerekirse bu çok eğlenceliydi. Ben kahkaha atmaya başlayınca 3 de ilk bana anlamayarak baksa da sonra onlarda kahkaha atmaya başlamıştı. Yüzerek havuzdan çıktık ve okulun içene girdik. Tabi sırır sıklam olduğumuz için herkes bize bakıyordu. eee bende 4 tane kıyafetleriyle ıslanmış insan görsem bende bakardım yanı gayet doğal bir şey bu. Sınıfa gidip eşyalarımızı aldık. Eve gedecektik zaten bugün cumaydı. Buda demek oluyor ki yarın okul yok! Çantalarımızı alıp okuldan çıktık ben Mert ile bir taksiye bindim ve oradan ayrıldık. Ondan Kuzey ile aynı taksiye binmesini isteyemezdim daha birbirlerini görmeye tahammül edemiyorlar. Mert yavaş yavaş elimi tutu başımı kaldırdım ve ona baktım. Gülümsedi bende gülümsedim ve geri önüme dondum. Artık Mertte karşı aynı şeyleri his etmiyordum. Neden? Acaba Ceylan haklımı onu sevmiyor muyum? Derin bir nefes aldım ve kafamı cama yasladım. Kuzeyde daha farklı his ediyordum o beni heyecanlandırıyordu, utandırıyordu, sanki... Sanki kalbim yerinden çıkacakmış gibi atıyordu ama Mert te öyle değildi evet Mert benim için değerliydi ama... Bilmiyorum işte. Kuzeyi sevdiğimi düşünmüyorum yani galiba sevmiyorum. Sevmiyorum değil mi? Arabanın durmasıyla eve geldiğimizi anladım Mertte döndüm ve ona sarıldıktan sonra taksiden inip eve doğru yürüdüm. Çantamın içinden anahtarımı çıkardım tam içeri giriyordum ki bahçe kapısının orda yine o kızı gördüm. Çöm korkuş bir şekilde sırıtıyordu dönüp kaldım sanki gerçek gibiydi. Ben ona bakıyordum o hala sırıtıyordu yavaşça elini kardırdı ve orta parmağını gösterip kahkaha atmaya başladı. Hızla eve girdim korkudan tutuğum nefesimi dışarı verdim hemen yukarı çıkıp kendimi banyoya attım artık gerçekten korkmaya başlıyordum! Biraz soyun altında durduktan sonra çıkıp üstüme rahat bireyler giydim kurutma bakınasını almak için makyaj masama doğru döndüğümde yine donup kalmıştım kırmızı rujla "Ben geldim! İkisindendi uzak dur onlar benim " yazıyordu. Aynaya bakmay7 devasam ediyordum hemen koşarak tuvalete gittim ve bir bezi ıslattım geri odama girdim hızla ayna<ayı silmeye başaltım. Eve kadar girmişti o kimse eve kadar girmişti! Beklide şuan odamdaydı kapının birden açılmasıyla küçük bir çığlık attım.
"Özür dilerim efendim sizi korkutmak istemedim" hizmetçilerden biri gelmişti elimi kalımım üzgüne koydum ve derin nefesler almaya devam ettim.
"Öne... Önemli değil."
"Kenan Bey gedil aşağıda ve sizi görmek istiyor"
"Peki, hem geliyorum" dedim o aşağı iğince komi dimimin üstüne duran sür ayıyı elime aldım ve bardağa koyup hızla içtim. Sakın kalmaya çalışarak salona indim ve Kenan amcanın karşısına oturdum.
"Hoş geldiniz" dedim ve gülümsedim bu durumda ne kadar gülümseye bilirsem!
"Hoş buldum Nasılsın kızım her şey yolunda mı?"
"Evet " dedim
"Mutfak masasına kredi kartını bıraktım şifresi 3344 " dedi ama ben birden en alakasız soruyu sordum yoksa patlayacaktım.
"Deryaya ne oldu ?" diye birde sorduğumda şakınca bana baktı.
"Ne olduğunu biliyorum budaklandıktan sonra onu o evden siz çıkardınız. Peki, nereye götürdünüz"
"Derya öldü kızım" dedi gayet sakın bezeklide.
"Eminmişsiniz?"
"Evet" dedi beklide ben kuruttu yapıyorumdur gerçekten ölmüştür.
"Peki. Onu o evden çıkardıktan sonra ne yaptınız? Doktora götürdünüz mü?"
"Bunları neden soruyorsun?"
"Merak ediyorum" bana doğru eğildi.
"Bak kızım biz bu konuyu uzun süre ökence kapattık ve bir daha açılmayacak!" bu sefer sesi sinirli çıkmıştı.
"Ama..." eliyle lafımı kesti.
"Âmâsı yok " dedi derin bir nefes aldım.
"Bana çok benzediğini söylediler resmi varsa bakabilir miyim ?"
"Bende yok ama şu dolapta okul yılıklarının içinde resmi olması lazım" dedi başımı sallayarak dolaba doğru yürüdüm ve yılığı elime alıp hızla odama çıktım 1 yıl öncesinin yalağıydı sayfayı altığım anda Ceylan ve Simaya çıktı yananaydılar ve ikimside gülümsüyordu. Altında ise 'okulumuz en güzel kızları yazıyordu' bir sayfa daha çevirdiğimde Mert ve Kuzey çıkmıştı onunda altında ise 'En iyi arkadaşlar hata kardeşler' yazıyordu. Sayfaları değiştirmeye devam ettim tanımadığım kişilerin fotoğraflarını hızla geçtim en sonda yine Mert ve Kuzeyin olduğu bir fotoğraf daha gördüğümde durdum ve fotoğrafı incelemeye başladım Mert ve Kuzeyin arasında bir kız duruyordu ve bu kız sanki... Sanki benim ikizimindi ağzım açık hala fotoğrafa bakıyordum altındaki yazıyı okumaya başladım ' okulumuzun iki taş erkeği Mert, Kuzey ve okulumuzun değimlisi Derya" derya ismi beynimde yankılanmaya başladı bu kız işte benim gördüğüm kızdı evet bana benziyordu ama farklarımız açıkça ortaydaydı... Bu kız o kızdı kapının önündeki sırıtması bile aynıydı. Kapıdaki kız deryadır. Derya ölmemiş miydi?