Beni Diğerlerine Benzetme.

gamzelerini nutellaya soktuğum adam.

dayanamadım yine başa yazıyim dedim. :D
Her ne kadar 21 tane bölüm yazmış olsamda hala ilk bölüm gibi heyecanlanarak ve düşünerek yazıyorum.
Bana destek olan herkesi çok ayrı seviyorum.Hepinize teşekkür ediyorum. ♥♥♥

...

Gözlerimi başka bir odada telefon melodimle açtım.
Büyük ihtimalle gece Eneslerde kalmıştık.
Bunu düşünmeyi sonraya erteleyerek ısrarla çalan telefonumu aldım alime.
Kimin aradığına bakmadan açtım telefonu.
-efendim.

-sizin evin önündeyim.Ve sen yoksun.
Denizdi.

-ha şey..haber verseydin keşke.Bekle geliyorum.

-nerdesin almaya gelicem.

-Eneslerde kaldık bu gece.Ben sana adresi atıyorum.
Deyip telefonu kapattım ve acele ederek pantolonumu geçirdim üzerime demek istesemde-dünki kıyafetlerimle yatmıştım.
Enes tek yaşadığı için kız gece takımı felan yoktu.

Ayağa kalkıp direk ayakkabılarımı giydim.
Aynadan kendime baktığımda dün yıkadığım için yüzümde makyaj yoktu.
Hemen çantamdan makyaj çantamı çıkarıp abartısız bir makyaj yaptım ve Enese telefondan mesaj atarak durumumu belirttikten sonra sessiz bir şekilde evden çıktım.Rüzgar ve Enes koltukta yatıyordu.Biz kızlarda Enesin yatağında yatmıştık.
Tam kapıyı kapatıp evden çıktığımda Denizde iki katlı villaya giriyordu.
Bahçeye girmemesi için elimde dur işareti yapıp hızlı adımlarla ben çıktım bahçeden.
Arabaya bindiğimde ben konuşmazsam konuşmayacağını bildiğim için attım birşeyler.

-hallettin mi?

-evet.

-nasıl ?
Bu kadar çabuk halletmesine şaşırmıştım açıkçası.
-yani kimmiş bulabildin mi?

-evet.Ve sende biliyorsun.
Gözlerimi onun göremeyeceği şekilde büyütüp konuştum.

-Bende yeni öğrendim zaten.

-sabret dinliycem hepsini.
Başımı sallayıp arkama dahada rahat bir şekilde yaslandım.Irmağın dediklerini harfi harfine iletmem gerekiyordu Denize.Yoksa bu heyecanla çıkamazdım işin içinden.

Arabayı uçurum gibi biryere çekti.
İşte böyle yerlere bayılıyorum.
Hatta hayallerimden biri böyle bir yerde ellerim havada bağırmaktı.

Ellerimi iki kere çırpıp hızla indim arabadan.
Biran önce tadını çıkarmak istiyordum bu eşsiz manzaranın.

Tam ucunda durmuştum ilerisi ıssız bir deniz olan taşlığın.
Açtım kollarımı ve arkamı dönüp Denizi kontrol ettim.
Arabasına yaslanmış elleri ceplerinde bana bakıyordu.Hoşuna gitmişti sanki.
Ona otuz iki diş gülüp yanıma çağırdım ve ne yapacağını umurmasadan önüme döndüm.
Sadece yüzüme çarpan rüzgarın tadını çıkarmak istiyordum.
Gözlerimi kapatıp kendimi ona-belime birşey dolanmıştı.
Denizin kollarıydı bu.
Kafamı yan tarafa çevirip dışarı verdiği nefesini içime çektim.
Huzur buydu işte...
Biraz Derin,biraz Deniz ve biraz da Rüzgar...
Saçmaydı ama aklıma bir şey gelmişti.
Eğer birgün Denizle çocuğumuz olursa ismini rüzgar koyacaktım.
Uzaktı bu düşünce belki...ama olsundu.Hayal kurmak konu Denizse her türlü şekle girebiliyordu.
Rüzgar...diye fısıdadım sessizce.Anlamıştı sanki oda.Kafasını salladı.
Deniz çok garipti.
Onunla olmak uzaktan çok zordu.
Ama yakından içine giremesende tadıyordun huzuru.
Belki bir kaç gün sonra onu göremeyecektim.Belki de hep benimle olacaktı.Belki birgün saçma birşey olan sevgili kavramının içine girecek belkide evlenecektik.
Çoğu zaman aklımı okuyordu.Kafamdan geçen düşünceleri belli ederek onaylıyordu.
Denizin bir sebebi vardı.
Böyle olmasının bir sebebi vardı.
Bunu bana anlatamayacağı için fazla yüz vermiyor derine inmemi istemiyordu.
Ve en başından beri hep siyahmış gibi davranıp insanlara anlayacakları birşey bırakmıyordu.
Bizim aramızda ilişki hep benim Derinlerimden geçiyordu.Ben içimden konuşunca o mimikleriyle karşılık veriyor,sesli dile getirince ise soğuk davranıyordu işte.
Korkuyordu...açılamıyordu.