5. BÖLÜM
"Yunuslar ve Umutlar.''Göz kapaklarımı aralamak istesem bile yapamıyordum. Bilincim ikilemde kalmış gibiydi. Uyanmak ve uyumamak arasında takılmıştı. Bu hissi en son Alanya da yaşamıştım. O günlerin gerçekliği ve doktorun söylediklerinden kaçıp gitmiştim. Şimdi ise aynı şeyler farklı şekilde tekrar ediyordu. Odada yankılanan seslere odaklanmaya çalıştığımda konuşulanları dinlemeye çalıştım.
''Ben hastalarımdan asla bir şey saklamam,'' dedi doktor olduğunu düşündüğüm erkek sesi. ''Onun nasıl bir şeyle yüzleştiğini bilmesi gerek.''
Gözlerimi açıp bu benim kararım, istemiyorum demek istesem bile yapamadım. Alanya da ki doktorun aksine sorunumu açık açık konuşuyordu.
''Kendine zarar vermiş Mehan. Onu buraya getirdiğin zaman kendi kendine konuşuyordu. Büyük ihtimal geçmişi ve şimdi ki zamanın arasında kalmasına sebep olmuş yaşadıkları.'"
"Anlamıyorum Alex,'' dedi gergin ses bir sesle. ''Ya da anlıyorum...''
Cümlesinin devamını getiremedi. Mehan'ın sesinde hissettiğim gerginlik ve çekingenlik onu tanıdığımdan bu yana kendinden ödün vermediği sert bu ikilemin arasına gizlemişti.
''Kâbuslar,'' dedi doktor olduğunu düşündüğüm kişi sözlerini açıklamak için devam etti. ''Rüyalardan biraz daha farklı bir durumdur. Kâbuslar "rüya psikozu" olarak adlandırılabilir. Uyku esnasında ya da eski anılarının zihninde belirmesiyle limbik sistemdeki enerji yoğunluğunun kontrolsüz bir şekilde salıverilmesi söz konusudur. Bu patolojik enerji yoğunluğu, ön korteksin hiç bir müdahalesi ve kontrolü olmadan iç dünyamıza yansır. Aynı zamanda karşında ki insanların tavırlarını geçmişe yorumluyor. Onların hareketleri kendi benliklerinde yarattığı karakterleri karalık bir kuytunun içinde kaybolmasına sebep oluyor. Limbik sistemdeki merkezlerin anormal kontrolsüzlüğü, girift bir şekilde birbirine karışarak aşırı ve istenmeyen görüntüler halinde iç dünyamıza yansır. Bazı ilaçlar ve uyuşturucular limbik yapılardaki nörokimyayı bozarak çok rahatsız edici kâbuslara yol açabilir. Sanırım kullandığı antidepresanlar onu iyi yapmak yerine bağımlılık yapıyor.''
''Benim dilimde konuş Alex,'' dedi sinirle. ''Bu kızın nesi var?''
Adam derin bir nefes alıp otladı. "Ben sadece bu kızın rüya psikozu olduğunu düşünmüyorum. Sorununu bulabilmek için onu uzun bir süre gözetimde tutmamız lazım.''
Gergin ve çekingen sesinin arasına gizlediği öfkeli sesini sonunda duydum. ''Gözetim falan olmayacak. Ne düşündüğünü umursamıyorum. Söylediklerin saçmalıktan ibaret. Bu kız zeki ve akıllı biri. Deli falan değil Alex. Sadece yaşadıkları zor olduğundan kaldıramadı.''
''Ben bir doktorum Mehan,'' dedi aksanlı Türkçesiyle. ''Bu kız normal biri değil. Buraya getirdiğinde sayılarla şarkı söylüyordu. Benimle ya da seninle değil kendi kendine konuşuyordu.''
Mehan cevap vermeyince kabul edeceğini anladığımda doktorun söylediği saçmalıklara hayır demek istiyordum.
''Onda kişilik bozukluğu olabilir Mehan. Bu yüzden yardımcı olmama izin ver.''
''Ne saçmalıyorsun,'' dedi ters bir sesle. ''Dizi ya da film çekmiyoruz.''
''Kişilik bozukluğu nadir görünen bir belirtidir. Herkes kolay kolay bu aşamalara gelemez. Bu kıza zeki ve akıllı dediğine göre cidden zeki biri ve bu da onun hakkında teşhisimi doğruluyor.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUHU RUHUMA DOLANAN ADAM
Teen FictionKadın, uçurumdu. Adam, onu boğacak olan okyanus. Kadının kalbi kırıktı. Adam, kırılacak kalbe bile sahip değildi. Kadın, sessiz çığlıkların içinde büyütülmüştü. Adam, sert rüzgârla birlikte karanlığa savrulmuştu. Kadın, hayatına giren adamın onun s...