Alarmım çalıyor saat 5:00 olmuş olmalı, kurallar böyle ne yazık ki. Bu kuralları kim koyduysa yani bir şey demiyorum. Öğretmenler bizi uyandırmaya geliyor bazıları çoktan kalkmış yataklarını yapıyordu. Beni kaldırmak için Işıl Öğretmen geliyor, çok sert biri geliyormuş ya neden ben, neyse sıvışayım şuradan.Nasılda bağırıyor hoca da hiç insaf yok anlaşılan, geldi işte ve kolumdan tuttu.Nasılda acıtıyor, biliyordum insaf yok derken nasılda haklıymışım. Yüzüne acılıyla baktım bu yöntem herkes de işe yarar normalde ama Işıl Öğretmen'de yaramadı. Işıl Öğretmen beni doğru Müdüre'ye götürüyordu.Duyduğuma göre oradan ceza almadan çıkılmıyordu.Işıl Öğretmen kapıyı açtı ve beni içeri doğru sertçe itti sonrada arkamdan kapıyı sert bir şekilde kapattı.Müdüre'ye doğru bir adım attım.Müdüre yaklaşmamı söyledi. Sesi yumuşacık çıkıyordu bende dayanamayıp yavaş adımlarla yanına gittim.Müdüre neden buraya geldiğimi sordu bende anlattım.Bana daha önce böyle bir şeyin olup olmadığını sordu bende kafamı hayır anlamında salladım.Bunun üzerine bilgisayarına bir şeyler yazmaya başladı,bana dönüp 9-A ile ilgili sorular sormaya başladı.Sınavda kopya çekip çekmediğimi sordu.Elbette çekmemiştim,başımı hayır anlamında salladım.Sonra tekrar bana doğru dönüp gidebileceğimi söyledi.Bilgisayarda ne yazdığını çok merak ediyordum sonunda ne yazdığını sorma cesaretini kendimde bulup sorumu sordum.Birkaç evrak işi olduğunu söyledi,tam kapıdan çıkıyordum ki bana yetim olup olmadığımı sordu.Olduğumu söyledim.Boğazıma bir şey düğümlenmişti.Koşarak odadan çıktım,yüzümü yastığa bastırdım.Ağladıkça ağladım bana bu soruyu neden sormuştu cezam bu muydu? Bunu neden yapmışlardı bıktım artık bu sorudan bir ailem yok herkes öğrensin bunu artık.Her neyse kendimi üzmemeliyim artık derse geç kalabilirim yoksa birde derse geç kalıp Müdüre'nin karşısına yine çıkmak istemiyorum.Koşarak sınıfıma gittim.Herkes gözlerini bana dikmişti ne var dedim sessizce,ve öğretmenden izin alıp yerime oturdum.Matematik defterimi ve kitabımı çıkardım.Keşke matematik dersinde olmasaydık kafamı veremeyeceğim çünkü bu gidişle.Öğretmen benim yanıma geldi.Onu dinleyip dinlemediğimi sordu dinlediğimi söyledim.Revire gidip dinlenmek ister miyim diye sordu.Kararsız kalmıştım.Revire gitse miydim gitmese miydim? Hayır gitmeyecektim.Matematik en zorlandığım dersti başımı hayır anlamında salladım.Öğretmen dersi dinlememi söyledi.Daha bu sınıfa bu sene gelmeme rağmen şimdiden tüm sınıfa rezil olduğumu düşünüyorum.Geçen sene bir yetimhane de kalıyordum berbat bir şey olduğunu söylemem gerekiyor.Neyse derse odaklanmam lazım yoksa öğretmen reviri bırakıp hastaneye götürecek beni ve bunu hiç istemem doğrusu.Ne işliyoruz bakalım.Bu bebek işi bir konu.Öğretmen soruyu çözmem için beni tahtaya çağırıyor konuyu kavradım gibi zaten dersin bitmesine 5 dakika kalmış.Soru tahtada beni bekliyor,tahta kalemi gerekiyor.Herkesten istiyorum ama kimsede yok anlaşılan.Sonunda öğretmen yanıma geliyor ve elime bir tahta kalemi tutuşturuyor soruyu çözmemi istiyor beni rezil mi etmek istiyor acaba zilin çalmasına son 2 dakika.Tahta kalemin kapağını açıyorum sonra kafadan ata ata problemi çözmeye başladım nasıl oldu bende bilmiyorum ama soruyu çözmüşüm.Hemde doğru.Ama meğerse toplama işlemiymiş yani öyle çok zor bir işlem değil tebrik edilecek bir yanım yok yani.Ders bittikten sonra sınıftakiler gelip beni tebrik etti tabii ki de dalga amaçlı bir tebrikti bu.Öğretmen gelip neyimin olduğunu sordu.Bir şeyimin olmadığını söyledim yarayı kanatmak istemiyorum çünkü.Öğretmen uzaklaşınca çantamı açıp telefonumu çıkardım Yağmur'a mesaj attım.Yağmur benim en iyi arkadaşım.Ece gibi satmıyor beni.Yağmur'a şöyle bir mesaj attım''Sence bu ders sınıfa rezil oldum mu?''onun cevabı beni teselli etme amaçlıydı.Ama benim bayağı rezil olduğum ortadaydı.Neden hep ben rezil olurum ki.Aha Ece geliyor.Yüzünde kocaman bir gülümseme var ama kocaman olduğu kadar sinsi bir gülüş.Git başımdan diye bağırıyorum.Hemen amaçsız bir cevap veriyor.Rezil Kraliçe bağırmayı da mı biliyormuş.Bende onun yüzünün ekşiyeceği(Satıcı Kraliçe, en azından senin gibi biriyle akraba değilim.)cevabı yapıştırıyorum hemen uzaklaşıyor.Onursuz gerçekten hayatımda gördüğüm en onursuz kızlardan biri.Her gün başına bir dert almayı nasıl başarıyor acaba.Onun yaptığı kötülükleri bir anlatsam destan olur doğrusu.Kendisine iyice yerleşmiş o kötü huy.Satıcı ve onursuz bir kız olup çıkmış.Neyse onun yaptıklarını anlatsam bayağı uzun sürecek bu iş.Sıradaki ders Türkçe.Eşyalarımı çıkarmam gerek,bu öğretmen sert biri.Kalem kutu peki kalem nerede,kalemi bulmam gerekiyor kalem isteyecek zamanım yok.Ah anda geldi öğretmen.Nasıl halledebilirim bakayım.Kalem kutuya iyice bakayım çantaya da,uf işim gerçekten çok zor.Yok yok yok.Ne yapacağım ben şimdi,moral bozuyorlar burada.Hey editör beni duyuyor musun burada kaleme ihtiyacım var,uzat bir tane.Hele şükür.Öğretmen tahtaya birşeyler yazıyor.Defteri açmalıyım.Boş sayfa,hep beni gıcık eder şu Türkçe zaten.Öğretmene yakalanmadan yazmaya başlamam gerek.Bu taraflarda dolanıyor.Evet açtım işte oldu ama bu kalemin ucu kırık.Hiç adil değilsin editör.Yere bakayım.Deli misin diyebilirsiniz ama yerlerde hep kalem olur.İşte alın bakın bir tane buldum.Öğretmen iyice göz menziline girdi.Yaz Ela yaz.Öğretmen geldi bana neden geride kaldığımı sordu.Bende kalemimi bayağı aradığımı anlattım.O da uzaklaştı.Ders zili çaldığında hemen lisenin bahçesine fırladım.Yağmur bugün sınıfta çok sessizdi.Hiç yanıma uğramadı.Bu teneffüs bahçeye çıktığını gördüm.Onun için şu anda onu bahçede aramakla meşgulüm.Onu gördüm galiba.Yanında bir kız var.Bu kız Ece,bunu nasıl yaparsın Yağmur nasıl bu kadar can acıtıcı biri olup çıkarsın.Biz aslında hiç arkadaş olmadık mı? Her şeye inanırım ama buna asla inanmam.Belki de konuyu yanlış anlamışımdır.Yani belki Ece onunla uğraşıyordur.En iyisi onları gözlemliyim.Yağmur neler diyor öyle(Onu nasıl da kandırdım aslında biz sınıfın başından beri en iyi arkadaşız.Ama o kadar saf ki bunun farkına bile varamadı.)Kalbimin kırıldığının farkında bile değil.Demek ona göre safın tekiyim.Görecek o.Sınıfa koşarak çıktım.Onun telefonunu bulmalıyım,işte burada.Giriş şifresini değiştirmeliyim ki aklıbaşına gelsin.Kafadan harf atıyım işte asla bulamayacağı bir şifre.Sınıfa yaklaşıyor.Şifreyi bende unuttum gerçekten.İşte Yağmur tek başına sınıfa girdi.Yanıma doğru geliyor.Bakışları ne yaptın sen der gibi.Başımı önüme eğdim.Önümden geçip gitti.İnsan bir merhaba der.Neyse,işte telefonu açtı.Hayır açamadı.Canıma da değsin.Birazdan çıldırma noktasına geçer.Telefonu çantaya attı.Yanımdan geçip gitti bayağı sinirli görünüyordu.1saat sonra yanında müdürle(size müdüre den bahsettim ama 2. müdürden bahsetmemiştim) geldi.İkisi de bana doğru geliyordu.Müdür bana yapan kişiyi görüp görmediğimi sordu bende...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEN BUYUM İŞTE
Fiksi PenggemarBu kitapta yetim bir kız olan Ela'nın yaşadığı olaylar anlatılıyor