Hayatımın kurbanı kim ki
Hayatımı çalan kim ki
Hayatımı düzensiz yapan kim ki
Hayatta içine kapanık yapan kim ki
Babamdı ve herşeyden uzak tutan babamdı.Okulun önündeki çardakta oturuyordum. "Hey Yağız gelsene yemekhaneye gidiyoruz." dedi Eren.Ben kafamı sallayıp geliyorum dedim. Yürürken bir yandan düşünüyordum. Bu akşam babam ne zırvalıyacak acaba diye . Eren " Yine ne sıktı canını?" dediğinde " Anlarsın Konu Babamın zırvalıkları" dedi.
Eren Fatih abiyi çok iyi tanırdı, ama her zaman Yagız'ın tarafında olurdu ne olsa bile canını verirdi Yağız için.
Eren "Anladım yanında olmamı istermisin?" diye sordu. Cevabım herzaman ki gibi hayır cevabını verdim.
Yemekhanede yemeğimi alıp masaya oturdum. Eren Kutayla konuşuyordu. Kutay "Ee sen ne diyorsun abicim" dediğinde ona döndüm "konu ne ki dinlemedim?" dediğimde nefeslerini verdiler. Eren " Okul Çıkışından sonra kafeye gidelim diyoruz" dedi. Aslında biraz kafamı dağıtmak iyi gelirdi. "Tamam hadi o zaman son 4 derse girelim çıkalım boğuldum çünkü" dedim. Kafalarını sağladılar ve sınıfa ilerledik. Sınıfa girdiğimizde yine gözler bize dönmüştü. En arka sıraya geçtiğimde zaman nasıl geçtiğini anlamamıştım. Daha doğrusu sırama oturduğumda kafamı koymuştum.Kafeye geldiğimizde bir masaya geçtik. Eren "abi bundan sonra eve gidip babanla konuşacaksın sanırım" dedi
Ben" Malesef evet "dediğimde sıcak çikolata bardağım geldi. Garson kız bana gülümseyerek geri çekildi. Eren ve Kutayla sohbet ettikten sonra onlara veda ettim.Eve doğru yürürken bir bayan çarptı.
" Hey görmüyor musunuz hanımefendi" dediğimde yanakları kızarık " çok özür dilerim" dedi ve gitti. O gidene kadar gözüm onu takip etti. Kızarık yanak onda hoş durmuştu. Biraz yürüdüğümde aklımda kırmızı yanaklı bayan vardı.
Eve girdiğimde Elif" Hoşgeldiniz Yağız bey buyrun babanız içerde bekliyor "dedi. Salona girdiğimde elinde dosya ile bekliyor şeklinde buldum. Oturduğumda babam söze başladı
" Yağız sen ve Eren ile başka okula gitceksiniz."
" Ne baba ne dediğini kulağın duyuyor mu? Bana ait olan okulu bırakıp başka okula gitmemi nasıl istersin. "
Babam sözümü keserek" Yağız karşı çıkma dediğimi yap şımarıklık yapmasaydın şuan kendi okulunda olacaktın. Üç gün önce çocuğu hırpalamışsın cezanı çekeceksin."dediğinde hızlıca nefesimi verdim.Elime çeketimi alıp odama çıktım.Eren'i aradığımda ona olayı anlattım. Artık fazla olduklarını bilmeleri gerekti.
"Eren bunlar fazla oluyorlar. "
Eren" Evet abi acaba ne düşünceleri var?İki gün sonra başka okula geçicez sonra ne olacağını bilmiyorum umarım özel lisedir "dediğinde içime kuşku düşmüştü.
" Evet bunu hiç düşünmedim neyse olacakları zaman gösterecek. Kapatıyorum yatmam lazım "dediğimde Eren" Tamam abi görüşürüz "dedi. Telefonumu yatağa fırlatıp duş almaya girdim.Çocukluğumdan beri babam tarafından kontrol ediliyordum. Oraya git, bunu yap, sen çalışkan olmak zorundasın, onlar aptal sen daha iyisin, onlardan sanane, sen Fatih Yükselenoğlu'nın Oğlusun.... gibi saçma şeyler
En son söylediği şeyden sonra kendimi ona bağırmış buluyordum.
"Ben Fatih Yükselenoğlu'nun Oğlu değilim. Ben Nehir Yükselenoğlu'nun Oğluyum!. "diyordum. O zaman babamın gözünde ufak şeyler görüyordum. Pişmanlık ve Özlem...
Ama yine aynı şeyleri söylüyordu.Duştan çıktığımda elime telefonu aldım. Sürekli birileri fotoğrafıma birşeyler yazıyorlardı. İstanbul'un neredeyse ünlü fenomen olacak seviyedeydim.
Gözlerim kapanmak üzere iken telefonumu bırakıp yorganımın içine girdim. Rüyamda Güzel annemi görmeyi düşünmekten başka düşüncem yoktu.Sabah telefonumdaki alarm çaldı.Bir taraftaki gözümü açtığımda bugün cumartesi olduğunu hatırlayınca küfür etti. Gözünü tekrar kapattığında artık uykumun kalmadığını farkettim. Sürekli kapıya vuran hizmetçi adımı da söylüyordu. "Hey uyandım artık kapıya vurmaktan vazgeç" diye bağırdığımda ses gelmedi. Tam giyinirken telefon çalması ile ona döndüm. Arayan Kuzey 'dı.
"Evet Kuzey? "
" Abi senin Kafede sorun çıktı"
"Busefer ne oldu? "
" Abi bu sefer durum farklı bir kız' ın arkadaşları ortalığı yıktı. "
" Tamam 10dk 'ya oradayım "dedim
Aşağıya inip Elif' e selam verip Kafeye gideceğimi söyledim.
Hizmetçim Elif beni durdurduğunda ne oldu diye sorduğumda" Kuzenim Aybüke gelebilir mi? "dediğinde ben" İstediğin zaman gelebilir ama bi şartım var beni rahatsız etmesin yeter hoşçakal " dedim.
Hizmetçim Elif" Teşekkür ederim Yağız Bey görüşürüz "dedi.
Garajı açtığımda en sevdiğim arabayı seçtim. Mercedes benz Jeep 'i seçtim. Bindiğimde burnuma kakaolu parfüm kokusu geldi. Kafeye doğru yol alırken radyodan şarkı açtım.
Cem Adrian - Mutlu yıllar
Benim için siler misin geceyi gökyüzünden
Benim için tutar mısın kendi ellerinden
Benim için okşar mısın saçının her telini
Kendin için yakar mısın mumları bu gece
Mutlu yıllarŞarkı benim için o kadar değeri vardı ki. Sonlarına doğru geldiğinde nerdeyse varmıştım. Kafeye girdim. Bakış açıma Kuzey girdi. Kuzey "Abi odanda bekliyorlar" dedi. Ben "Tamam" dedim ve yukarıya çıktım. Odama girdiğimde karşımdaki gördüğüm güzellikle donup kalmıştım yine o kızdı Kırmızı Yanaklı.....
#*#*#*#*#*#**#*#*#*#*#*#*#*#*#*#*#*#**#*#*#*#**#*#*#*
Umarım bu ilk bölümümü beyenmişsinizdir. Çünkü hem istekle hemde düşünüp kurguladığım bir bölüm oldu.
İyi Okumalar :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kırmızı Yanaklım
RomanceHayatımı düzene sokan kadın mı demeliyim... Hayatımı güzele dönüştüren kadın mı demeliyim... Peki "Hey görmüyor musunuz hanımefendi" dediğimde yanakları kızarık " çok özür dilerim" dedi ve gitti Ondan sonra hep Kırmızı Yanaklım oldu... ...