Motya ve Darya, Kral Lev'e şaşkınca bakmaya başladığında, Kral Lev kaşlarını sertçe çattı ve yutkundu.
Darya şaşırmıştı. Ciddi miydi? Eğer ciddiyse bu pek iyi olmazdı. Çünkü ya yanlışlıkla kralın bir yerini incitirse; o zaman ne yapardı? Bu iş çok riskliydi. Ama bir yandan da istiyordu. İstemesinin sebebini bilmiyordu.
Kral Lev, "O daha çok acemi. Bu kızı eğitebileceğinden şüpheliyim. Bu yüzden bu işi bana bırak," dediğinde tedirgin gözüküyordu.
Darya ile Motya şaşkınlıktan çıktıktan sonra birbirlerine baktılar.
Motya, Kral Lev'in teklifini reddedemezdi. Bu yüzden, "Peki, majesteleri," demekle yetindi. Gitmeden önce Darya'nın gözlerine baktı ve elindeki kılıcını kınına yerleştirdi.
Darya çekinerek sordu: "Bundan emin misiniz?"
Kral Lev'in çenesindeki kaslar seğirdi. "Eminim, yeşil."
Darya, ona yeşil demesine aldırış etmedi. Bunu bir hakaret olarak da algılamadı çünkü gerçek buydu. O bir yeşildi. Yerinden huzursuzca ve biraz da heyecanla kıpırdandı. Kral ona eğitim mi verecekti?
Burnuna gelen kan kokusunu yutarak, beynindeki onca soruyu boş vermeye çalıştı. Cüppesinin eteklerini düzeltti ve, "Pekâlâ, efendim," dedi.
Kral Lev, Darya'nın elindeki kılıca baktı. "Görünüşe bakılırsa kılıç seçmişsin, Evpraksiya."
Darya elindeki kılıca göz gezdirdi ve başıyla onayladı. "Evet. Bu bana daha cazip ve uygun geldi."
Kral Lev, diğerleri ile birlikte eğitime başlamak için siyah cüppesinin kemerindeki kınından kılıcı çıkardı. Oldukça değerli bir kılıca benziyordu. Üzeri onlarca tanzanit taşı ile bezenmişti. Ucu bir iğne kadar ince ve keskindi.
Eğitime başlarken ikisi de tedirgindi. Eğitim boyunca Darya sakarlıklar yaptı. Ama en azından dövüş pozisyonlarını, kılıcın nasıl tutulup nasıl vurulacağını az çok öğrenmişti. Darya her hareketine dikkat ediyor, Kral Lev'e zarar gelmesin diye elinden geleni yapıyordu. Kral Lev iyi bir öğreticiydi. Hatta epey sabırlıydı da. Ayrıca kendisine zarar gelmemesi için Darya kadar bile tedirgin değildi.
Darya biraz olsun bir şeyler öğrenebildiği için mutluydu. Sonunda ikisi de yorgun düşmüştü. Ama Kral Lev'in daha fazla yorgun olduğu bir gerçekti.
Darya çabuk öğreniyordu, ancak dövüş öğrenme konusunda biraz sıkıntıları vardı. Çünkü hayatında sadece birkaç kez kılıç görmüştü; bundan sonra da oldukça fazla göreceğini anladı.
Ortalık karardığında, çoğu kişi saraya gitmek için ayaklandı. Bazıları çantalarını topluyor, bazıları ise karanlık olmasına rağmen hâlâ devam ediyordu.
Herkes Kral Lev'in, Darya'ya eğitim vermesini garipsemişti. Kızlar, özellikle Vera, tüm akşam boyunca Darya'ya ölümcül bakışlar atmak ile meşgul olmuştu. Darya bu şekilde göz önünde bulunmaktan rahatsızdı. Eğer tüm günler talimleri Kral Lev ile yaparsa durum ciddi olurdu. Sarayın en nefret edilen kızı olmak istemiyordu. Gerçi zaten öyleydi; bir yeşilin altınlar gibi yaşamasını kimse hoş bulmuyordu. Ama kralın ona eğitim vermesinden daha önemli işleri vardı. Darya sadece bir günlüğüne olmasını umdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YÜKSELİŞ
FantasiFantastik #1 Yeşil Prenses serisinin 1. kitabıdır. Ve şeytan, inini, parçalanmış ruhları koymak için kendisine sakladı. O in, kalbinin tam ortasındaydı. ♕ Adına dünya denen bu yerde hiçbir zaman eşitlik olmadı. Her zaman birileri ezildi, birileri...