Yorumlarınız için çok teşekkür ederim, bıcırcanlar. İyi ki varsınız. Artık tatilde olacağımız için daha sık bölüm yükleyeceğim, fakat lise sınavına hazırlandığımdan dolayı aksarsa eğer affedin. Dershaneye de gideceğimden bölümler kısa olabilir ama sık sık bölüm yükleyeceğimden emin olabilirsiniz :)) Öpüldünüüz.
Multide Seval (Deniz'in 'danışmanı') vaaar !!! :))
Bölüm şarkısı: Bitmedi Elem - Oğuzhan Koç ve Emre Aydın - Eyvah
"Deniz yetmedi mi şu kış uykusu? Kal git okula son gün bugün!" Diye bağıran annemi görmezden geliyorum fakat bu sefer ergen triplerinde olan babam işin içine gireceği için hiç kendimi tehlikeye atmadan yatağımdan kalkıp anneme sesleniyorum, "Kalktım!"
Yatağımı toplama gereği duymadan direkt üzerimi giyiniyorum ve bizim okulun karne günü güzellerini izleyip kusmak üzere evden dışarı çıkıyorum. Birkaç saniye sonra telefonum çalıyor. Elimi cebime atıyorum ve dün sabah giden Nisan'ın beni aradığını görüyorum. Yav abi daha dün gittin, ne arıyon ki, diye içimden geçirmeden edemiyorum ve telefonu alıp açıyorum.
"Sevgilim!"
"He?" Diyorum odunsal yöntemlerimle kıza derinden girerek. Girmek derken öyle hemen fesatlaşmayın yani hayvanız falan da o kadar da değil.
"Deniz, sen ne kadar pislik bir insansın öyle!" Diyor Nisan sesinden kızdığını anlarken. Gerçi bunu söylediği sözlerden de anlayabiliyoruz ama Nisan bu, sağı solu belli olmuyor bunun.
"Ne yaptım yine kızım?" Diyorum bıkkınlıkla ve şişko Hasan Abi'nin bana verdiği selama karşılık 'Hop' diyerek köşeyi dönüyorum.
"Hop ne ya?"
"Hasan abi'ye selam verdim güzelim, hadi anlat ne yaptım?" Diyorum ve telleri görüyorum. Tabii aklıma yine soksalar girer mi lafı geliyor ama bu sefer düşünmeden edemiyorum. E nasıl olsa insanın sevgilisi olunca diğer kızları düşünmüyor hehe, kıskanın ezikler.
"Arıyorum seni, sevgilim diyorum, sen hemen 'he' diyorsun. Bu mu senin ideal erkek arkadaş anlayışın be gerizekalı?"
"Valla, unuttum. İstersen kapat, sonra tekrar ara ben de sana sevgilim diyeyim." Diyorum sanki beni göreiliyormuş gibi kaşlarımı havaya kaldırırken.
"Odun! Defol git lan! Aramıyom daha, haydı eyvallah." Diyor ve pat diye telefonu yüzüme kapatıyor.
Lan sanırsınız ben kızım, o erkek. Bu da öyle bir cins.
Okula vardığımda bizim 'manken olmaya çalışıp da olamayan' kızlarımız bir tarafa, favori kızlarım yani 'karne gününü götüne takmayan' kızlarımız ise bir tarafta takılıyor. Ben tabii ki direkt sınıfa çıkıyorum ve Berkay malının orada olmadığını görüp sinirleniyorum.
Bahçeye iniyorum ve İrem'in merdivenlere oturup saçlarıyla oynadığını görüyorum. Valla sıkıtnıdan İrem'le takılacağımı hiç düşünmemiştim ama Allah yaptırıyor işte.
Sahte gülümsemeyle İrem'in yanına oturuyorum ve birkaç saniye sonra telefonuma Nisan'dan mesaj geliyor.
'' Ben yokum diye başka kızlara yavşarsan seni öldürürüm, SEVGİLİM :) ''
Tüylerim diken diken olurken hızla etrafıma bakıyorum ve bu malca davranışım İrem'in bana 'ne yapıyor mu amk salağı' diye bakmasını sağlıyor. Daha fazla kendimi rezil etmeden mesajı görmemiş gibi yaparak kapatıyorum ve telefonu cebime atıyorum. İrem'e baktığımda gülümsüyor. Ah masum kız ya, çok masum çok, "Nasılsın İremciğim?" Diyorum neşeyle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nisan Kızı
Fiksi RemajaBeni her zaman bıkmadan, usanmadan dinleyen anneme... O Deniz. Deniz Demirsu. Sıradan ve normal bir hayatı var, ama hayatındaki tek kusuru ilkokuldan beri tanıdığı kendinden bir yaş küçük arkadaşı olan Nisan'ın ona fazlasıyla aşık olması. O, ne kada...