1.Bölüm

288 12 2
                                    

Bu bendeki nasıl bir şans böyle ya!! Ne güzel şubat tatiline girmişiz gün boyu yatıp hiç birşey yapmayacağım arkadaşlarımla gezip tozacağım abimin yaptığı şeye bak.Hayır yani başka zaman yaptırsan burnunu olmaz mı ?!

Bir de beyfendinin nazını çekeceğiz şimdi yok Ceylin su getir yok karnım acıktı yok başım ağrıyo yok gülemiyorum güldürme beni...

Her neyse gelelim hikayemizeee

"Allahım okulun olmaması kadar güzel birşey var mı? Evet var uyumak.Tam olarak 13 saat uyumuşum yeni rekorummm.

Hemen yataktan kalkıp banyoya gittim.Aman allahım bu saçların hali ne böyle yaa ;(( Gece yatarken o kadar güzel görünen saçlar nasıl böyle berbat bir hale girebildi nasılll!?!! Neyse saçlarımı da hallettim şimdi sıra geldi kıyafete dün kızlarlar anlaşmıştık bugün dışarı çıkacaktık.Aman onlar şimdi süslü süslü giyinicekler ne yapsam ki?

Hemen dolabımdan güzel olan birkaç kıyafet çıkardım en sonunda spor olup tarzıma da uygun olan aşırı yırtık kot,salaş t-shirt ve kolej ceketinde karar kıldım.Çok zayıf olmasam da düzgün bir fiziğe sahipmişim.Evet mişim.Bana sorsanız ben camışın önde gideniyim ama bunu bide bizimkilere siz söyleyin ben söyleyince ağzımın ortasına yiyorum şamarı ondan artık söyleyemiyorum.Her neyse sonunda üstüme de uygun olan çantayı seçtim çok hafif bir makyaj yapıp parfümümü sıktım ve gözlüklerimi de alıp odamdan dışarı çıktım.

Günün asıl işgencesiyle karşı karşıyaydım "Ter kokulu dolmuşa binmek" ne yapalım Allah'ın emri diyerek bindim dolmuşa.Müzik de dinletmiyorlar iki tam bir öğrenci uzatacakmışım.Götün cadı kazanına dönmüş biraz kaldırda kendin ver paranı belki erirsin.Dolmuştan indiğimde verdiği oksijen için Allah'a dua edip bir de temiz hatim indirip buluşacağımız yere doğru ilerledim.Cafeye girdim.Yine bir popi mekanında daha sizlerleyiz, bu mekanlardan nefret etsemde bu ne kadar eğlenceli olduğu gerçeğini değiştirmiyor, her olay buralarda oluyor. Cafenin bahçesinde oturan arkadaşlarıma arkadan yaklaşıp "Baba naber yeaaa" diye bağırdım. Ne kadar korktuklarını inkar etselerde bok kokularını hala duyabiliyordum. Genelde keyifler yerindeydi, otururken akbaba kılıklı garson yine tepemde dikildi ve sipariş verene kadar gözlerimin içine delici bakışlarını fırlattı.Sonunda dayanamayıp çay istedim. Emre gergindi yoksa şimdiye kadar beni bunalıma sokana kadar kilomla falan dalga geçerdi. Dayanamayıp benim bile ağzıma almayacağım küfürler sıralamaya başladı. "Sen dalarsan bizde dalarız yoldaş, sonuna kadar arkandayız babaaaaa" gibi gaz veme cümlelerinin sonunda birisini aradı ve masadan kalktı.Tabiki bende adeta bir mahalle karısının merakı olduğundan dayanamayıp masaya paket bırakma aptallığını yapan kankilerden sigara yürütüp Emre'nin peşine takıldım. Ben kuul bir şekilde sigaramı içerken(Şekilim ya hıammına) bir yandan da Emre'nin telefon konuşmasına kulak misafiri oluyordum. Anladığım kadarıyla orospu ağızlı salaklardan birisi yine çenesini tutamayıp bizim adeta bir biscolata erkeği olan Emremizin arkasından sallamak gibi bir hata yapmış. Emre bağırarak küfürler ederken ben de haykırarak adeta kişneyerek kahkahalar atıyordum.

Emre telefonu kapattıktan sonra asker arkadaşı edasıyla yaklaşıp "Dalıyoz mu" dedim. "Anasını bile sikiyoruz " dedi ve telefonu tekrar çıkartıp Hazar denilen bir çocuğu arayıp kavgaya çağırdı. Bu çocuğun adını daha önce duymuştum psikopatın tekiydi, kavga ettiği kişiler en az bir hafta hastaneden çıkamıyordu. Eminim tipik sahil apaçisinin tekiydi.

Emreyle beraber çocuklarla buluşacakları mekana doğru yürürken onu kararından vazgeçirmeye çalışıyodum ama bok inatlı arkadaşım beni siklemiyodu bile kodumun malı !!Ben onu düşünüyorum burda ama salak işte.Mekanın onüne gelince çekingen bir tavırla Emreye döndüm.O da bana bakıyordu.Bu tür ortamları hiç sevmiyordum her bok vardı burda ot,alkol... ne ararsan artık.Emre hala bana bakarken gözlerimi kaçırdım ve onu dışarı beklediğimi söyledim.Üstüme gelmemesi gerektiğini bildiği için uzatmadan alnımı öptü ve dikkatli olmamı söyledi.Sen onu beni bu sikimkolik yere getirmeden önce düşünücektin Emre bey.Neyseki çok geçmeden bizim tayfa da geldi yanıma.Öğrendiğim kadarıyla Ali yani bizim Sıla'nın sevgilisi Arasın arkadaşıymış (Emrenin kavga edeceği çocuk).İçim biraz rahatladı ama yinede tedirgindim.Bizimkilerle kapıda beklerken 3 tane öküz gibi çocuğun Emrenin olduğu kafeye doğru geldiğini gördüm.Umarım düşündüğüm şey değildir derken Emre de çıktı kafeden ve Alinin bize gösterdiği Arasla konuşmaya başladı.

Baba naber yaaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin