Mağazaların ışığının süslediği sokakta etrafıma bakarak yürüyordum. Doğum günümdü bugün ve bu yüzden alışverişe çıkmıştım. Biraz fazla mağaza gezdiğimden dolayı hava kararmıştı. Fakat şu ana kadar tek bir tişört almıştım. Sessiz sedasız yürürken telefonum çalmaya başladı, elime aldığımda arayanın annem olduğunu gördüm, kadın haklıydı hava kararmıştı, ama ben evde değildim. Telefonu açtığımda hemen endişeli bir ses duydum.
"Kızım neredesin?"
"Geliyorum anne, yoldayım." dedim sakin bir sesle.
"Tamam çabuk ol, akşam oldu zaten" sesi hala endişeli geliyordu. "Peki anne" deyip telefonumu kapattım. Kestirme yol olur diye bir sokağa girdim. Sokak insanın içini ürpertecek kadar karanlık ve sessizdi. Bir süre ilerledikten sonra bana ait olmayan ayak sesleri duymaya başladım, ardından O sesler hızlanmaya başlayınca arkama dönmek için hamle yaptım fakat dönerken ağzımı kapayan bir el hem dönmeme hem de bağırmama engel oldu birden çırpınmaya başladım, korkuyordum. Beni mi kaçıracaktı, ya da başka birşey mi yapacaktı? Lütfen allahım kurtar beni derken o yabancı sesi duyunca duraksadım.
"Korkma sana bir şey yapmayacağım sadece bana yardım etmen gerek." deyince biraz rahatlamıştım ama hala huzursuzdum. Beni bir duvara yasladı eli hala ağzımdaydı. Uzun boylu, hafif sarı saçlı ve gerçekten çok yakışıklı biriydi. Dediğine karşılık olur der gibi kafamı salladım yavaşca elini ağzımdan çekti ve konuşmaya devam etti. "Peşimde adamlar var Onlardan saklayacaksın." hem arkasını yokluyordu hem de benimle konuşuyordu.
"Nasıl?" ben onu nasıl gizleyebilirdim ki evime falan mı götürecektim. Kesinlikle hayır!! "Böyle" diyerek beni kucağına aldı ve beni kendine yaklaştırdı, ses çıkarmadım, fakat çok şaşırmıştım ilk defa bir erkeğe bu kadar yakındım. Bu tarafa doğru gelen bir grup adamı görünce panikledim
"Geliyorlar."
Iki duvar arasina girmiştik burası pek geniş değildi, en fazla iki kişi yan yana geçebilirdi.
"Sakin ol" nasıl sakin olabilirdim acaba. Tanımadığım birinin kollarındaydım ve silahlı adamlar bize doğru geliyordu. Ayak sesleri daha yakından gelmeye başlayınca onu buda-yani beni kucağına alan kişi- farketmiş olacak ki beni kendine daha da yaklastirdi. Nefeslerimiz birbirine karışıyordu ve anlamsız bir şekilde kalbim daha da hızlı atıyordu. Adamlar artık yanımıza yaklaşmışlardı. Bir adam yanımızda durarak
"Gidin evinizde yapın ne yapıyorsanız." dedi.
Utanmıştım. Ama utanmamalıydım çünkü ben yanlış birşey yapmıyordum. Eğer karşımdaki seri katil veya ünlü bir suç dehası değilse. Ona yardımlıktan belki benimde başım belaya girebilirdi. Tam bunları düşünürken beni aniden yere bırakınca sendeledim.
"Keşke insan gibi bıraksaydın"
sinirlenmiştim bir anda. Cevap vermesini beklemeden gitmek istedim taki kolumu tutana kadar.
"Beni görmedin, bilmiyorsun. Tamam mı?" dedi sakindi hemde fazlasıyla. Kafamı onaylar gibi sallayıp koşarak bu mahalleden de o kötü yaşantıdan uzaklaştım. Bu tür olaylar bana da ağır gelmişti ve bu olay süpriz gibi hiç beklemediğim bir anda gerçekleşmişti. Ama doğum günümün en kötü süpriz idi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ve Bir Gün
Teen FictionAdam hayatına bir gece ansızın girdi kızın ve hayatını alt üst etti. Unutmak istediği geçmişi kızı her görüşünde tozlu raflar arasından kendini tekrardan belli ediyordu fakat adam kızdan bir türlü uzak duramıyordu. ******************************* ...